48 Senelik Tenekeci, Nam-ı Diğer “Tenekeci Durmuş”

48 Senelik Tenekeci, Nam-ı Diğer “Tenekeci Durmuş”
Muğla’nın Tarihi Arasta bölgesinde Tenekeci Durmuş olarak tanınan Durmuş Ali Abra, 48 yıldır kendine has küçük dükkânında tenekecilik yapıyor. Bu...

Muğla’nın Tarihi Arasta bölgesinde Tenekeci Durmuş olarak tanınan Durmuş Ali Abra, 48 yıldır kendine has küçük dükkânında tenekecilik yapıyor. Bu mesleğe çıraklık döneminden başladığını dile getiren Tenekeci Durmuş, mesleğin yok olmayacağını fakat azalacağını belirtti. Ustasının, abisi olduğunu söyleyen Tenekeci Durmuş Ali Abra ile röportajımız şu şekilde;

-Sizi tanıyabilir miyiz?

Durmuş Ali Abra ben. 1954 Denizli Kale doğumluyum. Tenekeci Durmuş derler bana.

-Tenekeci Durmuş olarak sizin Muğla’da bu kadar tanınmanızın sırrı nedir?

Onu, Muğla halkına sormak lazım. Mesleğimi iyi yaptığım için ve bu mesleği yapan az insan olduğu için tanındığımı düşünüyorum.

-Bu mesleğe ne zaman ve nasıl başladınız?

Çırak olarak başladım bu mesleğe. 1977 de açtım bu dükkânı. Halen daha devam ediyorum. Abimden öğrendim bu mesleği. Ustamdır kendisi. Abim de devam ediyor bu mesleğe ben kendi dükkânımı açtım.

-Kaç yıldır sürdürüyorsunuz bu mesleği?

1971 yılından beri çıraklık dönemiyle beraber 48 senedir bu mesleği icra ediyorum. İşimi severek yapıyorum.

-Bu meslek için unutulmaya yüz tutmuş mesleklerden birisi diyebiliriz. Bu duruma gelmesinin sebebi nedir sizce?

Bu hale gelmesinin tek sebebi okul sistemidir. İlkokul, ortaokul sonra lise dönemini okuduktan sonra çocuklar 18 yaşına basıyor. 18 yaşından sonra bir çocuğa hiçbir şey öğretemezsin. Daha küçükken eğitmen gerekli. 12 yıl zorunlu kılındığı için bu hale geldi esnaflar. Zorunlu kılınsın ama her çocuk da okumaz. Okuldaki yönlendirme çok önemli. Sanatla mı ilgilenecek çocuk yoksa okuyacak mı bunlara yönelmesi lazım.

-Bu mesleğin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Ama bitmez çok çok azalır. Tamamen bitmez ama nadir kalır.

-Siz eleman yetiştiriyor musunuz?

Yok maalesef.  Çocuk gelmiyor ki eleman yetiştireyim. Her esnafın çektiği gibi bizde bu sıkıntıyı yaşıyoruz. Biraz da meslekten kaynaklanıyor bu sorun. Kirli meslek diye kimse yanaşmak istemiyor. Herkes başka şeylere yöneliyor. Bu sefer yaş geçiyor. 18 yaşına gelince de hiç bir şey öğretemiyorsun işte.

-Bu mesleği püf noktası nedir?

Püf nokta kafandaki tasarım. Kafada tasarladığın zaman her şey yapabilirsin.

-Tenekecilik dışında yaptığınız başka işler var mı?

Tenekecilik dışında bazı şeylerin tamiratları lehim işi oluyor. Lehim işine girdiğimiz zaman sayısız görevi var. Saç, demir bunlar lehim istiyor. Mesela biri saat getiriyor. Saat lehim ediyorsun ama ben saatçi değilim.  Lehim işine girdiğin zaman her şey olur.

-Mesleğinizi severek yapıyor musunuz?

Sevmeden hiçbir meslek zorla yapılmaz. Ben bu mesleğe abimden öğrendim. Aile mesleği de denilebilir. Muğla halkına hizmet vermekten oldukça memnunuz.

-Röportajımıza eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Yetişen nesillere bu meslekler taşınması lazım. Çocuklara tanıtılması lazım bence. Çocukların görmesi gerekiyor bu o mesleği yapıyor bu şu mesleği yapıyor görevi bu diye. Okullarda meslek tanıtımı olursa meslek daha tez öğrenilir. Bizde bunun olumlu dönüşünü alırız diye düşünüyorum. 18 yaşından sonra olmaz. Tütün dikmesini bilmez, ekin biçmesini bilmez, çapa vurmasını bilmez, zeytin silkmesini bilmez e ne yapacak bu çocuk. Herkes okursa olmaz. Bu tür mesleklere yönelmeleri lazım. Bu sefer senin cebindeki paraya göz diker. Aç kaldığı zaman sana saldıracak bu sefer. Beleş den para gelsin istiyorlar ama öyle bir dünya yok.

Röportaj: Sinem Karakaya

Bu haber toplam 1527 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum