Anneliği araştırmacı kimliği ile bütünleştiriyor

TÜBİTAK 2209-A  Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı araştırmacılarından biri olan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ), İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü öğrencisi Ceren Tekin 11 aylık çocuğu Gurur Aslan ile proje yazma süresince katılarak, anneliği araştırmacı kimliği ile bütünleştiriyor.

MSKÜ, TÜBİTAK 2209-A  Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı kapsamında büyük bir başarıya imza attı ve toplam 84 öğrenci projesi TÜBİTAK tarafından kabul edilmişti.

Ekip çalışması ve öğrenci-akademisyen iş birliği sayesinde ürettiği projeleri ile öğrenciler MSKÜ’nün, tarihi boyunca en fazla öğrenci projesinin üretildiği ve kabul edildiği dönem olmasını sağladı.

Bu araştırmacılar arasında bulunan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü öğrencisi Ceren Tekin ise 11 aylık çocuğu Gurur Aslan ile proje yazma süresince katılarak, anneliği araştırmacı kimliği ile bütünleştiriyor.

Aynı zamanda bir perakende markette müdür yardımcısı olarak görev yapan Tekin, proje ile ilgili tüm toplantılarına yine minik oğlu Gurur Aslan ile birlikte katılıyor.

Danışmanlığını İİBF öğretim elemanı Araş. Gör. Dr. Hilmi Etçi’nin yaptığı, “Çalışan Öğrencilerin Gözünden Pandemi Süreci” projesinde araştırmacı olarak görev alan Ceren Tekin anne, araştırmacı, eş ve yönetici rollerini yerine getirirken zaman zaman büyük zorluklar yaşadığını dile getiriyor.

Ceren Tekin, “Bu üçgende tıkandığım, zorlandığım hatta dibe vurduğum zamanlar oldu elbette. Ama her defasında inancım, azmim ve ailemin desteği ile üstesinden gelmeyi başardım. Şimdi bu üçgenin tepe noktasında oğlum var. Sahip olduğum öğrenci, eş, çalışan rollerimin yanında belki de en güzeli annelik. Tüm bunları en iyi şekilde gerçekleştirebilmek için gerekli olanın iyi bir planlama ve zamanı etkin şekilde kullanabilme becerisi olduğunu düşünüyorum” dedi.

Ceren Tekin, önceleri küçük bir çocuğun annesi olduğu ve aynı zamanda çalıştığı için bir projede görev alamayacağını düşündüğünü düşüncelerini ise projenin danışmanlığını yapan Araş. Gör. Dr. Hilmi Etçi değiştirdiğini aktaradı. Projeye dahil olma fikrinin hayatında aldığı en güzel kararlardan biri olduğunu söyleyen Tekin, başarmak için öncelikle kişinin kendine inanması ve güvenmesi gerektiğini söyledi. Ceren Tekin, “Bir sabah katılım sağladığım dersimde Hilmi Hocamız bizi Tuğba Uçma Uysal Hocamızın TÜBİTAK projeleri hakkındaki konferansına götürmüştü. Tuğba Hocamız ve Ceray Hocamız projeler ile ilgili bilgi verdiği sırada, ‘Ama çalışıyorum. Zaman ayıramayabilirim ve yetiştiremem’ diye düşünüp sadece dinlemekle yetinmiştim. Bu yıl da Hilmi Hocamız bizimle iletişime geçip projede yer almak isteyip istediğimizi sorunca, bu defa kayıtsız kalamadım. O dönem oğlum daha küçüktü. Zamanın kısıtlı olmasından dolayı projede görev alan diğer arkadaşım İbrahim İskin ile birlikte gündüz literatürleri tarayıp, geceleri ise sabahlayıp projeyi taslağa döktük. Zamanın kısıtlı olmasıyla elimizden gelenin en iyisini ortaya koyup Üniversitemiz, Fakültemiz ve Bölümümüz adına bir şeyler yapmak istedik ve oldu da nihayetinde. Güzel bir ekip çalışması, beraberinde güzel bir başarıyı getirdi bize” şeklinde konuştu.

Öğrenmeyi ve öğretmeyi çok sevdiğini söyleyen Ceren Tekin’in en büyük dileği ise yine oğluyla birlikte daha büyük projelerde yer almak.