ASİLİK RUHUMUZDA VAR AMA ZEYBEK OMUZ OMUZA OYNANMIYOR

ASİLİK RUHUMUZDA VAR AMA ZEYBEK OMUZ OMUZA OYNANMIYOR
Yüksek yüksek görünen, dışından albenisi çok ama içine girilince yılların acısını taşıyan binaları seyrediyorum bazen, tıpkı insanoğlu gibi… Burnu havada, yüzleri soluk, aslında çirkin ve sevimsiz insanlar gibi. Taşın...

Yüksek yüksek görünen, dışından albenisi çok ama içine girilince yılların acısını taşıyan binaları seyrediyorum bazen, tıpkı insanoğlu gibi… Burnu havada, yüzleri soluk, aslında çirkin ve sevimsiz insanlar gibi. Taşın ağırlığı, ahşabın oyma işçiliği hiç bir şey yok.

Sadece doyumsuz, açgözlü, kinci, hırsları ile yüzlerinde meymenet kalmayan kişiler kaplamış sanki binaları ve o güzel şehri.

Şehrin güzelliği sönük kalmış kindarlardan, kırık vazonun parçalarını eğreti yapıştırılmış gibi dokunsan param parça olacak sanki cennet dediğimiz yerler. Hor kullanıldığı her halinden belli, insanlara küsmüş artık. Taze gelin güzelliğini yansıtmaktan korkuyor doğa, kirletecekler diye gizemli kalmaya karar vermiş, adeta saklambaç oynuyor insanoğlu ile.

Oysa ki bu memlekette karşı yoldan geçene ünlerler ; “nere gidip durun bizim olan, ge baken hora” sesleri yükselirdi samimi dillerden. En küçük bir iyilikte teşekkür çok görülmez bizim topraklarda, vefanın ise anlamı tarif edilmezdi.

Asilik ruhumuzda var tamam da, zeybekte omuz omuza oynanmıyor ki buda bizim suçumuz değil.  Bizde severiz yoksa horonu, halayı, roman havasını. Birlikten kuvvetin doğduğuna inanıyoruz ama icraata gelince sözde kalıyor her zaman olduğu gibi ifadeler.

Etrafımızı vicdanları çirkin, yüzleri yapay, söylemleri sahte, yürekleri kara bağlamış insancıklar sarmış...

Halbuki bir bilseler ne kadar zavallılar, ne kadar aciz olduklarını… Arkalarından neler konuşulduğunu, karşılarında olan herkesin her şeyi çok iyi bilip “ EDEP KÖTEKTEN GEÇER” diyerek çoğu konuya sukut geçtiklerini bir bilseler…

Acaba yine suratlarına cila çekip, kişiliklerini saklamaya çalışırlar mıydı? Sütten çıkmış ak kaşık gibi davranmaya devam ederler miydi? Gülümsetiyor bıyık altından değil mi? Gülümseyelim tabi, hayat bize gülmese de biz hayata hep gülümseyerek karşılık verelim.

Artık kimsenin sokağına, kimsenin mıntıkasına girilecek gibi değil anlaşılan. Son kullanma tarihi çoktan geçmiş kişileri biz yine yenileyip yanımızda gezdirelim, hurdacıya üste para versek bile almaz zaten. Yine de tebessüm eksik olmasın yüzümüzde; hayata, çiçeğe, hayvanlara, insanlara, denize, gökyüzüne… Herkese adil, eşit dağıtalım sevgimizi yine de alınmasın kimse, kırılmasın.

Çay tadında, kahve hatırında, Temmuz şarkısı dilimizde gülümsemekten vazgeçmeyelim.

Zor olsa da yine de Sevgiyle…

Bu haber toplam 318 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.