Süleyman Akbulut

Süleyman Akbulut

BU SENARYO, İZLEYİCİSİNDEN GEÇER NOT ALMAZ

BU SENARYO, İZLEYİCİSİNDEN GEÇER NOT ALMAZ

Bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir.

Saltanatın bir başka adıdır.

Seçim dışı yöntemler kullanılır.

Bu hükümdar, Türkçede kral, imparator, şah, padişah, prens, emir, kağan, hakan gibi çeşitli adlar alabilir.

Sözünü ettiğimiz yönetim biçimini diğer yönetim biçimlerinden ayıran en önemli özellik, devlet başkanının bu yetkiyi yaşamı boyunca elinde bulundurmasıdır.

Hükümdar öldükten sonra onun soyundan biri gelir (oğlu, kardeşi gibi).

Yani yetki genellikle babadan oğula geçer.

Bu tanımların karşılığı: MONARŞİ’ye çıkar.

Bana monarşini rejiminin karşılığını anımsatan gelişme ise, devlet kademesinde değil, bir esnaf kuruluşunda.

Yani devlet başkanlığında değil, STK başkanlığındaki bir gelişmeyle ilgili.

Hemen konuya gireyim.

Dün gece okuduğum bir haberde bir gelişmeden haberdar oldum.

Şöyleydi haber:

“Muğla Esnaf Odaları Birliği Başkanı aynı zamanda Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Ayyıldız, Oda başkanlığından istifa ettiğini açıkladı. Ayyıldız, birlik başkanlığının ise devam ettiğini bildirdi.”

Okuyunca şaşırmadım değil.

“27 yıldır bu görevi yürüten Ayyıldız ne oldu da görevinden istifa etti” diye mırıldandım. 

Sonra haberin devamını okudum. Haber şöyle devam ediyordu:

“Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası seçimleri, 2 yıl önce yapılmıştı. Bu süreçte 2 yönetim kurulu üyesinin işyerini kapatması nedeniyle, oda yönetimden ayrıldıkları öğrenildi. Bunun üzerine yedek yönetim kurulundan 2 üyenin asil yönetim kuruluna katılması yönünde davette bulunuldu. Yedek yönetimde bulunan Başkan Ayyıldız’ın akrabası Mehmet Ayyıldız yönetime katıldı. Esnaf Odaları Tüzüğü gereği aynı soyadı taşıyan (akraba) yönetim kurulunda yer alamıyor. Bunun üzerine Başkan Şükrü Ayyıldız, Muğla Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanlığı ve Ankara’daki işlerinin yoğunluğunu gerekçe göstererek, Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı’ndan istifa etti. Yönetim kurulu toplantısının ardından Oda Başkanlığına Mehmet Ayyıldız’ın getirildiği kaydedildi. Şükrü Ayyıldız, Muğla Esnaf Odaları Birliği Başkanlığı görevinin devam ettiğini söyledi.”

Konuyu biraz araştırınca, haberde akraba diye adlandırılan ve başkanlığa getirilen kişi olan Mehmet Ayyıldız’ın, Şükrü Ayyıldız’ın oğlu olduğunu öğrendik.

Yani Şükrü Ayyıldız, oda başkanlığı görevini seçimsiz hülle yoluyla oğluna bırakmış.

Dolayısıyla da bahse konu olan akrabalık bağı, has oğul yönünde olunca, haberde sunulan istifa gerekçesine pek te inanasım gelmedi açıkçası.

Yani sırf aynı soyada sahip ve bu aynı soyadların aynı yönetimde bulunamayacağı yönündeki tüzük maddesinden dolayı, Şükrü Ayyıldız’ın Oda başkanlığından istifa edeceğini aklım kesmedi.

Hal böyleyse eğer, Sayın Şükrü Ayyıldız, neden yedek listesinin birinci sırasına oğlunu yazdı?

Demek ki Perşembenin gelişini Çarşambalardan hazırlıyormuş Şükrü Bey…

Yani her halükarda oğul birinci sırada ve her halükarda Şükrü Bey iki Ayyıldız’ın aynı yönetimde görev yapamayacağını bile bile oğlunu birinci sıraya yazmış.

Yönetim kurulundan biri Allah göstermesin ölebilir, Ayyıldız’ın oğlu birinci sırada, yönetimden biri düşer oğul Ayyıldız birinci sırada, pandemiden dolayı yönetim kurulu üyesi dükkan kapatır, oğul birinci sırada.

Her şekilde bir gün, tüzükteki engel durum karşısında görevin oğul Ayyıldız’a devri için şartlar yerine getirilmiş.

Yani yönetimde dükkan kapatma sonucu yaşanan düşümlerle, görevin babadan oğula devri gerekçesi öyle ya da böyle bana çok inandırıcı gelmedi.

Mesela Şükrü Ayyıldız, yedek listenin birinci sırasına oğlunu değil de, herhangi bir akrabasını yazmış olsa Ankara’daki işlerinin yoğunluğunu da ekleyerek, aynı fedakarlığı yapar mıydı?

Doğrusunu söylemek gerekirse hayır yapmazdı, belki o yedekteki akrabasını istifa ettirirdi.

Kısacası bu senaryo, izleyicisinden geçer not almaz.

Uygulamadaki benzerlikler göz önünde bulundurulunca monarşiden hiçbir farkının olmadığı da apaçık ortada.

***

Ama ne yalan söyleyeyim Esnaf Odası yönetiminde aynı soyadı taşıyan iki akrabanın görev yapamayacağı yönündeki tüzük maddesini beğenmedim de değil.

Mesela bu yönde prensip kararı almış ancak pek çok kez bu kararını yok saymış ve kararını uygulayamamış belediyelerimize de örnek teşkil edebilecek türden bir tüzük kuralı hatta.

Hoş bizim belediyeler, “yönetimlerimizde aynı soyada sahip akrabalarımız yok” deseler, haksız sayılmazlar ama “aynı soyada sahip çalışanlarımız yok” da diyemezler.

Demek zorunda değiller elbette ama keşke böyle bir prensip kararları varmış gibi de dillendirmeselerdi bu konuyu sağda solda değil mi ama?

Kendi tükürüğünü yalamak gibi oluyor uzaktan bakınca.

Neyse konumuz belediyelerde görev yapan akrabalar değil.

Konumuz; Marmaris Esnaf ve Sanatkarlar Odası’ndaki babadan oğula geçen başkanlık.

Ayyıldız’dan profesyonel bir hamle olmuş desek yeridir, tabi yersen.  

***

Gelelim Şükrü Ayyıldız’ın Muğla Esnaf Odaları Birliği Başkanlığı görevine devam etmesine.

Temmuz ayında kaleme aldığımız bir yazıda, Muğla’da 37 bin esnaf bulunduğunu, bu oranı oluşturan esnafın birçok meslek kuruluşuna bağlı olarak faaliyet göstermekte olduğunu ve o meslek kuruluşlarının en üst çatısının Muğla Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği olduğundan dem vurmuştuk.

O yazımızda birliğin esnafından fiziki olarak uzaklaştığına dikkat çekmiştik.

Yani birlik hizmet binasının Menteşe’deki kent merkezinden alınıp, Ortaköy Mahallesi’ne götürüldüğünü, hatta birliğin esnaftan uzaklaştırıldığını ifade etmiştik.

Hatta bir rehabilitasyon merkezi olarak projelendirilen bir tesisin çürümeye terk edildiğini ve esnafın parasının adeta çar çur edildiğine dikkat çekmiş, bu görüşlerimizin karşılığında herhangi bir şekilde bilgilendirilmemiştik.

Aradan neredeyse geçen 6 ay sonra da dün gece Sayın Ayyıldız’ın 27 yıllık Oda başkanlığı görevinden istifa edip, bu görevi oğluna bıraktığı gelişmesini öğrendik.

Sayın Ayyıldız’ın Marmaris’teki başkanlık görevini oğluna seçimsiz bırakmasının kamu vicdanında sağlıklı bir yer bulacağını düşünmüyorum.

İstifa açıklamasında Esnaf Odaları Birliği’ndeki görevine devam ettiğine ayrı bir parantez açma gereği duyan Ayyıldız, bundan sonraki dönem için birlik başkanlığına yeniden aday olmayı düşünür mü, düşünmez mi bilemem ama olur ya aday olursa, Marmaris’teki görevi için giriştiği babadan oğula devir hamlesi, birlik seçimlerinde mutlaka önüne çıkacaktır.

Umarım ben yanılıyorumdur.

Ayyıldız’ın bu girişimi, esnaf nezdinde çok ta kabul görür gibi durmuyor.

Biz de bile görünmediğine göre…

Bu yazı toplam 697 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Süleyman Akbulut Arşivi
SON YAZILAR