D E S T A N

“Ecdadın yazdığı tarihi okumaktan aciz olanlar, düşmanın yazdığı kaderi yaşamaya mahkumdurlar.”

 30 Ağustos Zafer Bayramı Türk’üm diyebilmenin imzasıdır.

Türk milletinin en büyük şansı olan Mustafa Kemal ATATÜRK’ün önderliğinde kazanılmış yüzyılın en büyük zaferidir.

İşgal edilmiş, paylaşılmış, yoksul düşürülmüş koca bir milletin bağımsızlığı için şahlanışının tarihidir.

26 Ağustos 1071’de Malazgirt Savaşı’yla Anadolu’yu yurt yapan Türklerin, 26 Ağustos 1922 ‘de başlayan Büyük Taarruz’la Anadolu’nun yurt kalmasını sağladığı destanıdır.

Reşat Paşa’nın söz verdiği dakikalarda Çiğiltepe’yi alamamasından dolayı intihar etmesinin onurunda yatar Türk olmak.  Çiğiltepe ölümünden dakikalar sonra alınmasına rağmen.

Altı ayda geçilmez denen hattın 36 saatte yarılmasıdır. Dünyanın Türk’e hayretler içinde bakakaldığı zaferdir 30 Ağustos.

Mehmetçiğin son nefesinde dahi bayrağını yere düşürmediği, bayrağının canından önde olduğu bir destandır.

Türk halkının bir karış toprağını, düşmana teslim etmemek için canını ortaya koyduğu vatanı için can verdiği destandır.

Ne mutlu Türk’üm diyemeyenlerin bu destanı anlamamaları normal.

Zira bu Türk’ün destanıdır.

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesinin zaferle sonuçlanmasının 99. Yılını onurla kutluyoruz.

Ve yüzlerce yıl daha kutlayacağız.

Yüzyıl sonrasını bile öngören ÖNDERİMİZ bize destanın şifresini verdi çünkü:

“Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”