“Fast food beslenme” öldürüyor.

Günümüzde beslenme nedeniyle sağlığımız her an tehdit altındadır. Sağlığımızı tehdit eden en önemli unsur beslenmedir. Günümüzde sıkça tercih edilen Fastfood beslenme şekli Kalp karaciğer ve kilo sorunu gibi hastalıklara davetiye çıkarmaktadır.

Önce, fastfood nedir? Nasıl doğmuştur? Buna göz atalım.

Amerikalı mutfak araştırmacıları Bireyler ve okula giden çocuklar için zamanın çok değerli olduğunu keşfettiler. Vakitlerinden  tasarruf sağlamak ve yemek düzenine geçmeden, ayaküstü hızlı bir şekilde açtıklarını gidermek için Fastfood beslenme şeklini geliştirdiler. Böylelikle fast food kültürü Amerika’da doğmuş oldu. Nur topu gibi bir kültür dünyaya geldi. İnsanları zehirleyen, insanlık düşmanı bir canavar.

Fast food ürünleri, başta hamburger olmak üzere pizza, cips, ekmek arası ürünler, sıcak, soğuk sandviçler ve ayaküstü atıştırma yapılabilen abur cubur yiyeceklerdir.

İlk başlarda fast food beslenme şeklinin önemli avantajları vardı. İnsanlar alışveriş yaparken ve çalışırken bile beslenme ihtiyaçlarını giderebiliyordu..Okula giden çocuklar erken kalkıp okula gidildiği için, kahvaltı yapmama, ders aralarında sağlıklı ara öğünler yerine arkadaşları ile birlikte fast food yemekleri tüketme alışkanlıkları kazandılar. Bu kötü alışkanlığın kazanılmasında Anne, Babanın payı büyüktür. Sabahları çocuklarına kahvaltı yerine soğuk sandviç benzeri yiyecekler paket yapıp, yanına hazır meyve suyu koyarak okula gönderen Anne, Baba sorumludur.

Önlem alınmazsa ne olacak?

Fast food bir yemek alışkanlığı olmaktan ziyade bir kültür haline geldi. Önlem alınmazsa Genç nüfusun artmasıyla beraber önümüzdeki 50 yılda çok insan hastalanacak, çok insan ölecek.

fast food kültürü gelişen ülkelerde, yöresel ve geleneksel yemekler unutulacak, Ülkelerin Mutfak kültürlerinde onarılamaz hasarlar gelişecektir. Mutfak kültürümüzü zamanla Fast food kültürüne teslim etmiş olacağız.

Fast food yemeklerinin zararları

Fast food ürünleri, bu ürünlerin içerisine konan umami tat nedeniyle bağımlılık yapmaktadır.

Fast food yemeklerinde besin değerleri ve posa miktarı düşüktür. Buna karşın kalori yüksektir.

Yetişkin bir bireyin günlük alması gereken kalori miktarı 2000 kaloridir. 1 öğün hamburger menüsü yediğinizde 1600 kalori alırsınız. Diğer 2 öğünü de buna ilave ederseniz. Günlük almanız gerekenin neredeyse 2 katı fazla kalori almış olursunuz. Bu obezite demektir.

Vücuda alınan fazla kalori eğer yakılmazsa yağ olarak vücudumuzda birikiyor. Şişmanlamaya başlıyoruz. Vücut hatlarımız bozuluyor, kıyafetlerimize giremiyoruz, Çorabımızı ve ayakkabımızı bile giyemiyoruz.

Motivasyon eksikliği, eklemlerde ve dizlerde rahatsızlık, Omurga ve Kalça ağrıları, yorgunluk, merdiven çıkmakta zorlanma obezitenin zararlarıdır.

Fast food ürünleri Vitamin, mineral ve posa yönünden çok fakirdir. Bu durum sindirim sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Vücudumuzda besinleri sindirmemize yardım eden en az 1400 farklı iyi bakteri bulunmaktadır. Fast food ürünleri bağırsaklardaki bu iyi bakterileri yok eder.

Yoğurt, Ayran, probiyotik turşu gibi ürünleri tüketerek vücudumuza vücudumuz için çok değerli mikroorganizmaları alıyoruz. Fast food ürünleri vücudumuzda bu değerli mikroorganizmaları bulup imha ediyor. Yaşamasını engelliyor. Fast food yemeklerini sık tüketen bireyler üzerinde yapılan araştırmada şeker hastalığına yakalanma oranı normal beslenenlere oranla 3 kat fazladır.  Bu durum sindirim sisteminin yanlış çalışmasına sebep olarak mide kanseri ve kolon kanseri oluşumunu tetikliyor. Mide ve Kolon kanseri olan bireylerin hemen hepsi yanlış beslenme ve Fast food yemeklerini aşırı tükettikleri için hasta olmuşlardır.

Amerikadaki Ohio Üniversitesinde 8000 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmaya göre düzenli olarak fast food tüketen öğrenciler, tüketmeyenlere oranla yüzde 40 Matemetik ve Fen derslerinde başarısız oldular. Fast food tüketimi arttıkça öğrencilerin notları düşüyor. Bunun sebebi bu yemeklerde omega 3 neredeyse hiç yok. Şunu belirtmekte fayda var. Omega 3 zihin perormansını olumlu etkiliyor.

İsveç’de yapılan bir araştırmaya göre fast foot beslenen kişilerde karaciğer yağlanması, sağlıklı beslenenlere oranla yüzde iki daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.

Fast food yemekler psikolojik durumumuzu olumlu etkileyen vitamin ve yağ asitlerini ihtiyacımızı karşılayamaz. Bu durum insanlar üzerinde depresyona neden olur.

Kısaca özetlemek gerekirse fast food hasta eder, öldürür.

Tekrar ediyorum:

Fast food yemeklerdeki katkı maddelerinin insan vücudunda yarattığı tahribat yanında, Probiyotik, prebiyotik, Omega3, Vitamin, mineral ve yağ asitlerini yeterli alamayan insan vücudu hastalanır. Kanser üretir.

Bize fast food yemeklerini sunan, reklamını yaparak yediren yabancı şirketler bizi önce hasta edecekler, sonra ilaç satacaklar. Çünkü bu ilaçları da onlar üretiyorlar.

Hazır meyve suları ve gazlı içecekler ne kadar sağlıklı?

Avrupa birliği mevzuatı ve Türk gıda kodeksine göre meyve sularında koruyucu katkı maddesi kullanımı yasaktır. Ancak hemen hepsinde Fruktoz şurubu kullanılmaktadır. Fruktoz şurubu kullanımının üretici firma açısından avantajı,  koruyucu özelliği ile tatlandırıcılığının fazla olmasından dolayıdır. İştah arttırıcı özelliği sayesinde bağımlılık yapmaktadır.

Yemeklerden sonra beyindeki tokluk merkezi uyarılır. “Sen doydun, artık yeme” der. Kiş kendini tok hisseder. Ancak Fruktoz, tokluk hissi oluşturmaz. Neticede kişi fruktozlu gıdaları yedikçe ve içtikçe daha fazla yemek ister. Bu Obezite demektir.

Gazlı içeceklerde durum daha vahimdir. Fruktoz şurubunun yanı sıra çeşitli katkı maddeleri de kullanılmaktadır.

Hazır meyve suları ve gazlı içeceklerin zararları:

Bu içecekler karaciğer yağlanması ve şeker hastalığına sebep olurlar.

Bu içecekleri içen kişilerin içmeyenlere oranla % 35 daha fazla kalp hastalıklarına yakalanma riski olduğu kanıtlanmıştır.

Hazır meyve suyu ve gazlı içecek tüketen kişilerin Kanser hastalığına yakalanma riski oldukça yüksektir.

Umarım bu yazıyı okuduktan sonra geleneksel Muğla yemeklerinin ne kadar değerli olduğunu hissedersiniz.

Saygılarımla