Güleda’nın katili için ağırlaştırılmış müebbet istediler

Güleda’nın katili için ağırlaştırılmış müebbet istediler
Isparta’da eski erkek arkadaşı tarafından öldürülen 19 yaşındaki Güleda Cankel’in katil zanlısı Zafer Pehlivan’ın cezasının “ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrilmesi” istemiyle yapılan istinaf başvurusunun...

Isparta’da eski erkek arkadaşı tarafından öldürülen 19 yaşındaki Güleda Cankel’in katil zanlısı Zafer Pehlivan’ın cezasının “ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrilmesi” istemiyle yapılan istinaf başvurusunun 6 gün sonra reddedilmesinin ardından Menteşe Kadın Platformu Güleda Cankel’in babası Mustafa Cankel’in de katıldığı basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, “Bu karar katilin korunması için işletilmekte” ifadelerine yer verilirken Baba Cankel, “Bizim istediğimiz bir sonuç değildi” dedi.

Konuya ilişkin Menteşe Kadın Platformu, Güleda Cankel’in babası Mustafa Cankel’in de katıldığı bir basın açıklaması yaptı. Sınırsızlık Meydanı’nda yapılan açıklamada, konuşan baba Mustafa Cankel, “ “Bizim istediğimiz bir sonuç değildi” dedi.

“AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTİYORUZ”

Baba Mustafa Cankel, “Kızım Güleda’nın öldürülmesinin üstüne 1 yılı aşkın süre geçmesine rağmen acımız hala taze. Isparta’da verilen mahkemenin kararı kasten öldürülme suçundan hiçbir iyi indirim bulundurulmadan, müebbet hapis cezasına saptırıldı sanık. Bu bizim istediğimiz bir sonuç değildi. Ağırlaştırılmış müebbet olarak karar ve sonuç bekliyorduk. Bu karara istinaden bölge mahkemesine istinafa gittik.  İstinaf mahkemesi de 6 gün gibi kısa bir sürede istinaf başvurumuzu bekletti. İstinaf başvurumuzu özellikle mektup yoluyla yaptığımız hususunda hiçbir talebimiz göz önüne alınmadı. Dosya içeriği, hiçbir şeye bakılmayıp sadece mektup dahi okunsa ağırlaştırılmış müebbet konusunda adli mahkemelerimizin bu kararı vereceğine eminim. Cinayeti tasarlayıp planladığı işledikten sonra arkada kalanların bu üzüntüyü, acıyı yaşayacak olanların anne, baba bizim veda niteliğinde okuyacağı bir mektup. Güleda’ya herhangi bir tehdit yok. Tasarladığı sadece arkada kalan, acıyı çekenlere cinayeti kendince neden işlediğini itiraf ettiği ile ilgili. Sosyal medyaya cinayeti işledikten sonra yazdıklarını mektuba döken bir katil. Biz Türkiye’de adalet sistemimizin, kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için bu tür olaylarda en ağır cezaların verilmesi, ödül gibi ceza verilmemesi, diğer kadın cinayetlerinin önüne geçilmesinin sonucunda ağırlaştırılmış müebbet bekliyorduk. İnşallah karar terhiz’e Yargıtay’a gidecek. Bizim istediğimiz doğrulukta karar verileceğine inanıyoruz. En azından mektup okunsa, cinayeti tasarlayarak işlediği her şey apaçık ortada”

Menteşe Kadın Platformu tarafından yapılan açıklama, “Böylesine kapsamlı bir cinayet dosyasında dosyanın tümünü okumaya dahi yetmeyecek 6 gün gibi kısa bir sürede jet hızıyla verilen bu kararın siyasi olduğu açıktır. Bu karar bize bir kez daha göstermektedir ki yargı mekanizması gerçek adaletin tesisi için değil gencecik bir kadını vahşice katleden erkek katilin korunması için işletilmektedir” denildi.

“KADINI KORUMAYAN DEVLET, KADIN KATİLİNİ KORUDU”

Menteşe Kadın Platformu tarafından yapılan açıklama şu şekilde:

“Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Ceza Dairesi apar topar istinaf talebini reddederek Isparta 1.Ağır Ceza Mahkemesinin kararını onadı. Bu kararın Türkiye de bir ilk olduğuna şüphe yoktur. Böylesine kapsamlı bir cinayet dosyasında dosyanın tümünü okumaya dahi yetmeyecek 6 gün gibi kısa bir sürede jet hızıyla verilen bu kararın siyasi olduğu açıktır. Bu karar bize bir kez daha göstermektedir ki yargı mekanizması gerçek adaletin tesisi için değil gencecik bir kadını vahşice katleden erkek katilin korunması için işletilmektedir. Birincil görevi kadının yaşam hakkını korumak ve bu doğrultuda üzerine düşen görevi yapmak ve yasaları uygulamak olan devletin kolluk güçleri, önce Güleda’yı koruma altına almayarak, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı yasayı keyfice uygulamadı ve cinayetin önünü açtı. Sonrasında da, görevi katilin en ağır cezayı alması için etkin ve adil yargılama yapmak olan devletin mahkemeleri, katile hak ettiği cezayı vermeyerek yine İstanbul Sözleşmesi hükümlerini keyfi olarak uygulamadı! Kadını korumayan devlet, kadın katilini korudu, istinaf mahkemesinin bu kararıyla da korumaya devam ediyor. İstinaf Mahkemesinin bu kararı da politiktir. Bu jet karar bize bir kez daha göstermektedir ki siyasal iktidar yasaları uygulamayarak, sistematik cezasızlık ile kadın cinayetlerin önünü açmaya devam etmektedir.

“6284 SAYILI YASA UYGULANSAYDI GÜLEDA BELKİ DE BUGÜN YAŞIYOR OLACAKTI”

Açıklamanın devamı şu şekilde: “Şiddet mağduru kadınlar devlet tarafından korunmadıkları, yetkililerin yasayı uygulamaması sonucu her gün erkekler tarafından katledilmektedir. Ve Güleda’nın yaşadığı gibi öldürülen kadınların çoğu polise, jandarmaya, savcıya başvurduğu halde yasa gereği önlemlerin alınmadığı verilerle ortadadır. Eğer 6284 sayılı yasa uygulansaydı Güleda belki de bugün yaşıyor olacaktı. Eğer İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı mahkeme katile hak ettiği en ağır cezayı verecekti. Dava, şimdi Yargıtay’a taşınacak ve biz Menteşe Kadın Platformu olarak davayı, katil hak ettiği en ağır cezayı alana değin yakından takip etmeye devam edeceğiz. Kadınların yaşam hakkı için, devletin, kurumlarının ve Mahkemelerinin siyasi kararlarının karşısında mücadele etmeye devam edeceğiz!Biz kadınlar yıllardır haykırıyoruz, Kadın cinayetleri politiktir, bu davayla bunu bir kez daha gördük! İstanbul Sözleşmesinden, 6284 sayılı yasadan ve kazanılmış haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz”

Bu haber toplam 273 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.