Güzide Kasim

Güzide Kasim

İçimdeki Çocuk…

İçimdeki Çocuk…

Yaşımız kaç olursa olsun hiç şüphe yok ki hepimizin içinde, kalbinin bir köşesinde sakladığı bir çocuk vardır. Kimileri bu çocuğu her daim yaşatırken kimileri ise kendileri bu çocuğu öldürür.

Hepimiz büyürken” ağır ol, taş yerinde ağırdır” diye büyütüldük. Evet, bu öyle hafızamıza kazınmış ki büyürken içimizdeki çocuğu da öldürmüşüz. Bizler büyüdük ve aynı şekilde çocuklarımızı yetiştiriyoruz. Bize yapılan kötülüğü biz de onlara yapıyoruz.

Korkak, ürkek hatta bazen saldırgan, kızgın, bezmiş, güvensiz bakışlarımızdan bir kurtulsak; Çocukluk bakışlarımızı geri kazanmak çok zor değil aslında…

Biz yetişkinler korkuyoruz hem de çok korkuyoruz dışarıda neyin beklediğini bilmiyoruz her şeyi o kadar çok sorguluyoruz ki resmen paranoyak gibi davranıyoruz.

Çocukları ve çocuk kalbimizi bir görebilsek, onların gördüklerini bizler de görebilsek…

Çocuklar aslında tam anlamıyla mutlu oluyorlar, gördükleri her şeyin, her anın tadını çıkarıp keyif alabiliyorlar. Hatta bizim görmediğimiz, gözümüzün önünde olduğu halde fark etmediğimiz her ayrıntıyı onlar ilk bakışta fark edebiliyorlar. Biz ise onlardan gelen her tür tepkiyi anında geri çeviriyoruz. Fark ettikleri şeyleri gördüğümüzde “Çocuklar nasıl da dikkatliler” deyip, işimize gelmeyen durumlarda “Aman çocuk işte” diyerek geçiştiriyoruz

İnce ayrıntıların farkına varabilsek…

Hayat bizim içinde güzel olacak.

***                  ***                  ***

Yaşımın ilerlemesine rağmen içimdeki çocuğu hiç öldürmedim. Bazen hiç beklenmedik zaman da ortaya çıkardığım içimdeki çocuk; küçük yaramazlıklar peşinde koşuyor.  Çevremdeki bazı kişiler “aman Güzi sen çocuk musun ne bu böyle ?“derler. Aslında bu cümle o kadar çok hoşuma gidiyor ki!... Evet ya ! ben hala çocuğum içimde hiç büyümeyen bir çocuk var. Bazen muziplik peşinde koşan,  bazen kahkahalarla gülen, bazen elinden oyuncağı alınmış ya da istediğini yaptırmak için deli gibi ağlayan bir çocuğum ben…

İçimde muzip bir çocuk var benim akşam saatinde apartmanın dışına çıkıp bütün zilleri basıp kaçmak isteyen bir çocuk…

Camdan dışarı bakan huysuz teyzeyi dil çıkarıp kaçmak isteyen çocuk var içimde…

Mesela ellerim çatlayana kadar çamur oynamak istiyorum…

***                  ***                  ***

Hep deriz ya;

Keşke hiç büyümesek hep çocuk kalsak…

Kalalım hep çocuk kalalım. Bizi kim engelliyor ki! Büyümek demek içimizdeki çocuğu yok etmek demek değil ki!

Mesela çocuk gibi sevebiliriz, çocuk gibi kavga edip ardından hiçbir şey olmamış gibi devam edebiliriz.

İstediğimiz olmayınca zırlayıp ama beş dakika sonra başka bir şeyle avunabiliriz…

Ve unutmayın içimizdeki çocuk içimizde yaşamaya devam ediyor bir yere gitmiyor. Bırakın özgür kalsın…

Bırakın arada bir de olsa bizi yaşatsın…

Bu yazı toplam 3100 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Güzide Kasim Arşivi
SON YAZILAR