Kadınlardan büyük tepki “Üniversite tacizciyi koruyor, adalet istiyoruz”

Okuldaki bir hocasının sözlü cinsel tacizine uğradığı ve üniversite yönetimi tarafından yalnızca uyarı cezası verildiği gerekçesiyle bir üniversite öğrencisinin hocasına açtığı davaya destek vermek için Muğla Adliyesi önünde basın açıklaması yapmak isteyen kadınlar emniyet güçleri tarafından engellendi. Olağanüstü Hal dönemi nedeniyle Adliye önünde destek açıklaması yapamayan  kadınlar; “OHAL’deysek, bu haldeyiz”  diyerek tepkisini dile getirdi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde okuyan birinci sınıf öğrencisi E.Y’nin okuldaki bir öğretim üyesi tarafından sözlü cinsel tacizine uğradığı gerekçesiyle  öğrencinin açtığı davanın ilk duruşmasına destek vermek amacıyla Muğla Adliyesi önünde basın açıklaması yapmak isteyen Muğla Kadın Platformu  emniyet güçleri tarafından, Valilik izni bulunmadığı gerekçesiyle engellendi.

Emniyet görevlilerinin OHAL nedeniyle Adliye önünde Valilik izni olmadan basın açıklaması yapmalarına müsaade edilmeyeceğini söylemeleri üzerine, Muğla Kadın Platformu üyeleri,  OHAL’den sonra Adliye önünde pek çok kez basın açıklaması yaptıklarını, herhangi bir sorun yaşamadıklarını, bu sefer de, hocasının sözlü cinsel tacizine uğrayan üniversite öğrencisinin davasında yanında olmak ve destek olmak için toplandıklarını belirttiler. Adliye önünde basın açıklamasını gerçekleştiremeyen Muğla Kadın Platformu üyeleri kendi merkezlerinde açıklamalarını yaptılar.

Muğla Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Şule Sındırgılıoğlu şu ifadeleri kullandı:

“Bugün Muğla 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde, genç bir kadın öğrencinin, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde öğrenim gördüğü bölümdeki bir erkek öğretim üyesinin sözlü cinsel tacizine uğraması nedeniyle açtığı davanın ilk yargılaması yapılacak. Henüz birinci sınıf öğrencisi olan ve ailesinin kendilerine güvenerek yükseköğrenim görmesi için emanet ettiği bir yükseköğretim kurumunda yaşanan bu olayı kınıyoruz. Sonuna kadar mağdurun ve ailesinin yanında bulunarak destek olacağımızı kamuoyuna buradan duyuruyoruz. Üniversite tacizciyi koruyor, adalet istiyoruz.”

“EN AZ GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA VERİLMELİYDİ”

Sındırgılıoğlu açıklamasına şöyle devam etti: “2017 yılının Ekim ayında yaşanan olayla ilgili rahatsızlığını zaman kaybetmeden bölümdeki diğer öğretim üyeleri, bölüm başkanı ve ailesiyle paylaşan mağdur, yine zaman kaybetmeden cinsel taciz saldırısını gerçekleştiren öğretim üyesi hakkında Muğla Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştur. Savcılık aracılığı ile mağduriyetin önlenmesi amacı ile 07.11.2017 tarihinde, 6284 Sayılı Yasa gereğince iki aylık koruyucu tedbir kararı alınmıştır. Tedbir kararının gereği olarak karar Üniversite Rektörlüğü’ne iletilmiş ve saldırganın görevden uzaklaştırılması talep edilmiştir. Bunun üzerine üniversite yönetimi, olayla ilgili dekanlık düzeyinde soruşturma başlatmış ancak saldırganın mağdurun kayıtlı olduğu dersi üstlenmesini engellemekten başka hiçbir önlem almamıştır. Mağdurun bilgisine bile başvurmadan tamamlanan soruşturma, artık bir ceza olarak bile değerlendirilmeyen "uyarı cezası" ile sonuçlandırmıştır. Oysa soruşturma ister Yükseköğretim Kurumları Çalışanları Disiplin Yönetmeliği, ister 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre yürütülsün, böyle bir suça verilebilecek cezanın en hafifi belirli bir süre görevden uzaklaştırma; en ağırı ise kamu görevinden ihraç olmalıydı. Mağdur açısından katlanılması mümkün olmayan ve aylar süren bu süreçte; saldırganın kendisine 50 metreden fazla yaklaşmasmı yasaklayan koruyucu tedbir kararma rağmen, mağdur her gün öğrenim görmekle yükümlü olduğu çeşitli ortamlarda saldırganla yüz yüze gelmek zorunda kalmıştır. Mağdurun hayatı, bu koşullar altında yaşadığı psikolojik yıkım ve gerilimin yanında; yürüttüğü hukuk mücadelesini hafife alan, kendisini şikâyetinden vazgeçirmeye çalışan, kararlı bir tutumla karşılaşınca da ağır mobinge maruz bırakan bir cehenneme dönüşmüştür. İlk koruyucu tedbir kararındaki iki aylık sürenin dolmasından sonra kararın uzatılması için başvurulmuş ve 02. 01.2018 tarihinde ikinci koruyucu tedbir kararı alınmıştır.”