Elvan Göçer

Elvan Göçer

Karakız Sokaklarda Mutlu…

Karakız Sokaklarda Mutlu…

Her mahallede, her sokakta görmeye alışık olduğumuz sokak köpeklerimiz, dili söylemez canlılarımız, her yerde gözümüze ilişiyor.

Hele hele havaların ısınmaya başlaması ile her gölgede boylu boyunca uzanıp serinlemeye çalışıyorlar. Her yerde gördüğümüz bu canlılar Düğerek Mahallemizde de kimseye zarar vermeden yaşamlarını devam ettiriyorlar.

Geçenlerde yaşanan bir olay dikkatimi çekti. Mahalle sakinleri ile iç içe bir arada yaşamaya alışmış bir Karakız’ımız var Düğerek’te. Bazı mahalle sakinlerinin ara ara kendisine verdiği yemekle yaşamını devam ettiriyor. Karabaş da çoğu insan gibi yemek yediği sofraya ihanet eden insanlar gibi davranmıyor.

Yemek verilen evin etrafında dolaşır durur, evi ve ev sakinlerini koruma iç güdüsüne sahiptir.

Geçtiğimiz hafta sonu yemek yediği evin yakınından karı koca iki kişi geçerken sadece ama sadece havlar bütün cinslerinin yaptığı gibi. Havlamasından karı-koca eş ürkerler, eşinin hamile olması nedeni ile  beyefendi endişelenir. Hemen belediyeyi arayarak “suçu sadece “havlamak” olan Karakız’ın barınağa götürülmesi için şikayette bulunur. Üstelik ‘Köpek beni ısırdı’ diyerek şikayet eder.

Aradan kısa zaman sonra Belediye ekipleri Karakız’ı götürmeye  gelir. Mahalle sakinlerinden birisi Karakız’a seslenir. “Kaç Karakız seni almaya geldiler götürecekler” der. Bu sözü duyan Karakız’ı tutabilene aşkolsun. Sağa sola bakarlar, her yeri ararlar, ama Karakız sanki kuş oldu uçtu yada yer yarıldı içine girdi.

Ekipler gider, Karakız  akşama piyasaya çıkar. Ben sokak köpeğiyim, sokakta yaşama hakkım var dercesine, sokak sokak gezmeye devam eder. Aslında  doğduğunda kaderi yazılmış Karakız’ın. Bütün kardeşleri erkek olduğu için sahiplenilmişler, ama Karakız dişi olduğu için sahiplenen de olmamış. Doğduğundan beri Karakız’ın evi sokaklar olmuş. Ama bir Allah’ın kuluna da hiçbir zaman bir zararı olmamış. Tek suçu “havlamak”. Ne yapsın Karakız  havlamasında konuşsun mu?

Sokak köpeklerinin yeri sokaklardır. Zaten belediye görevlileri aşılarını yapmış, gerekli bakımlarını yapmış Karakız’ın.

Doğumundan beri sokaklarda özgürce, rahatça yaşayan Karakız barınakta rahat eder mi dersiniz.

Papağanı altın kafese koymuşlar “İlle de Vatan” dememiş mi?

Bir çok insanın yaptığı gibi yapmış Karakız.  Yediği kaba pislememiş. Sadece yemek yediği evi koruma iç güdüsü ile “havlamış”.

Sadece 4 Ekim’de Hayvanları Koruma Günlerinde sıradan bir kutlama mesajı geçerek hatırlamayalım o masum varlıkları.

Unutmayalım sevgili dostlarım. Hayvanları  sevmeyen hiç  kimseyi sevmez. Hayvanlara yaklaşırken ne kadar güçlü olduğumuzu değil, ne kadar merhametli olduğumuzu hatırlayalım.

İnsan olabilmenin yolu; yaratılmış her şeye “Sevgi ve Merhamet” duyabilmekten geçer.

Bu yazı toplam 1264 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Elvan Göçer Arşivi
SON YAZILAR