Kireç Fabrikası’nın Mühürlenmesine İşçiler İsyan Etti

SİNEM KORKMAZ- 1969 yılından bu yana Muğla’ya hizmet veren, yaklaşık 100 kişinin çalıştığı kireç sanayinin çevre lisansının iptal edildiği, aynı zamanda Ayfa Beton’un da izin belgesinin iptal edildi. Mühürlenen Kireç Sanayi çalışanları isyan etti. 12.12.2019 tarihinde Kireç Sanayi önünde basın açıklaması yapan çalışanlar, işyerlerinin mühürlenmesine isyan ettiler. İş yerinin mühürlenmesindeki kararın adaletsiz olduğunu, ekmekleri için gidebildikleri yere kadar gideceklerini dile getiren Kireç Sanayi çalışanları, fabrikalarının en yakın zamanda tekrardan açılmalarını istedi.

“Bu İnsanlar İşsiz, Aşsız, Ekmeksiz Kalmıştır”

Kireç Sanayi işçi temsilcisi Erdem Çelik; “ Çarşamba günü fabrikamız mühürlenmiştir ve biz bir anda ne olduğumuzu bilememişizdir. Arkadaşlarımızın halini görüyorsunuz. Bu insanlar işsiz, aşsız, ekmeksiz kalmıştır. Bu yargı sürecinin bir an önce çözülüp, işimize geri dönmek istiyoruz. Biran önce çalışmak istiyoruz. Şuan arkadaşlarımız büyük bir tedirginlik içinde evlerine ekmek götüremeyeceklerini düşünüyorlar ve haklılar. Biz biran önce neticeye varıp çözülmesini istiyoruz. İşimize, aşımıza ve ekmeğimize sahip çıkmak istiyoruz. Bu fabrikanın çalışması ve yürümesi için tüm arkadaşlarımızlar ve kamuoyunun desteği ile yürümeye devam edeceğiz” dedi.

“Zeytin Olmayan Bir Yerde Zeytin Yasasından Fabrika Kapatıldı”

Muğla Kireç Sanayi çalışanı; “ Bu şirket 5 tane Valiyle çalıştı. Yönetim kurumu başkanları valiydi. İdari şirketin %75 ine sahipti. Daha sonra özelleştirmede bu şirket özelleşti. Alan firmada o günden sonra bütün gerekli sorumluluklarını yerine getirmiştir. 9 haziran 1969 yılında kurulurken burada bir tane zeytin ağacı yoktu. Orman bölge müdürlüğü burada, ağaçlandırma çalışmaları yapmış fakat hepsi yanmıştır, yok olmuştur. Biz Muğla Kireç Sanayi A.Ş olarak 35 bin 300 ağacı diktik. 1995 yılından sonra bu ağaçları biz diktik ve bu ağaçları bire bire çalışanlarımızla birlikte göz nuru dökerek diktik. Artı 5 dönüm mezarlığa kadar giden 5 hektarlık alan özel ormandır. Bizim himayemiz altındadır ve biz bu çalışmaları yaptık. Ormandan gerekli izinlerimizi alarak çalıştık. 5 tane vali ile çalıştık. Burası kurulurken gerekli izinler alındı. Bu şirket Ticaret Odası öncülüğünde kuruldu. Özel idare daha sonra ortak oldu ve Türkiye’de hiç kimsede çalışma ruhsatı yokken, bu ruhsat ruhsata sahipti. Bunun yanı sıra  bu süreç zarfında Kireç Sanayi okullara sağlık desteği vermiştir. Köylerde dezenfeksiyon yöntemiyle Şarbon hastalığıyla mücadele yapılmıştır. Köy hizmetlerinin yol yapımlarında bu fabrika destek vermiştir. Belediye yol yaparken mıcırına altyapısına fillerini buradan almıştır, bedava vermişizdir. Bunlar unutuldu şimdi zeytin olmayan bir yerde zeytin yasasından fabrika kapatılmıştır.”şeklinde konuştu.

“Bu Kadar İnsanın Ekmeğiyle Oynamak Yazıktır”

7 yıldır Kireç Sanayi çalışanı olduğunu dile getiren Ali Gökçe; “ fabrikamız Salı günü mühürlendi. Şuan sadece rant mevzusu geçiyor kamuoyunda. Sayın eski milletvekilimiz Orhan Seyfi Terzibaşıoğlu, bizimle devamlı uğraştığı için olan oldu. Yan tarafta olduğu gibi lük daireler, araziler olması ve burada fabrika olduğu için bize devamlı uğraştığından, açığımızı aradı fabrikada açık bulunamadığından en son zeytinlik yasası sebebiyle fabrikamız mühürlendi. Zeytinlik yasası gereği 25dönümden az bir yerde 300 km yakınında fabrikamıza yakın bir yer görünmemektedir. Bunu her yerden araştırabilirsiniz. Bu karar nasıl çıktı anlamadık. Bukadar insanın, çoluğun, çocuğun ekmeğiyle oynamak yazıktır. Hepsini Allah’a havale ediyoruz işçiler olarak. Gereken neyse yapılmasını istiyoruz. En üst yerlerden, sayın Cumhurbaşkanımızdan destek bekliyoruz. Bizim geri atma gibi bir düşüncemiz yok. Gidebildiğimiz kadar gideceğiz, ekmeğimizi bırakmayacağız” ifadelerini kullandı.

Kireç Sanayi çalışanları şu ifadelerde bulundular; “Asıl bizi üzen konu şu. Zeytincilik yasası adı altında bu işi bir günde oldu bittiye vardırmak. Halbuki bundan 5-10 yıl önce hem ülkemize hem Muğla’da vergi sıralamasında ödüllerimiz vardı. Ekonomik katkıda bulunuluyor, o kadar işçiye bakılıyor. Muğla Kireç Fabrikasının hiçbir şekilde bir atığı yok. Yani taşı toprağı altın. Bu kadar insan işsiz olma korkusunda. Bu kış kıyamette. Herkesin bakmakla sorumluğu olduğu insanlar var. netlik yok. Kimse bize evet kapattık, hayır kapanmayacağız diyemiyor. Herkes boş boş birbirine bakıyor. Bizi asıl üzen bu mahkeme sürecinden bir haber olmamız. Evet rant deniliyor yan tarafta hemen arsa. Söylenecek hiç bir şey yok.”

“Burada Çalışan Tek Kişiyi En Az 4 Kişi Düşünün”

Geçimini Kireç Sanayi’den sağladığını dile getiren Durkadın Suda; “1998 yılından beri bu fabrikada çalışıyorum. 2 çocuğum var. Eşim çalışmıyor. Evin geçimini ben sağlıyorum. Böyle bir şey olmaması lazım buradan herkes ekmek yiyor. Burada 1 çalışanı en az 4 kişi düşünün. Ben yıllarca burada çalıştım bu işçiler burası kapanırsa nereye gidecekler? Ben kendi adıma söyleyeyim. Ben 48 yaşındayım şuan beni başka hangi iş yeri alır. Ben nereye gidebilirim soruyorum size. Bu evi ben geçindiriyorum ne yaparız biz?” dedi.