Menteşe’deki Muğla, kitap oldu

Menteşe’deki Muğla, kitap oldu
Türkiye’nin tarihi ve doğasıyla en güzel şehirlerinden olan Muğla, yeni bir kitaba konu oldu. “Menteşe’deki Muğla” kitabının yazarı M. Ali Köseoğlu, “Bu kitapla kadim şehirlerimizden Muğla’yı, anlatmaktan daha çok...

Türkiye’nin tarihi ve doğasıyla en güzel şehirlerinden olan Muğla, yeni bir kitaba konu oldu. “Menteşe’deki Muğla” kitabının yazarı M. Ali Köseoğlu, “Bu kitapla kadim şehirlerimizden Muğla’yı, anlatmaktan daha çok anlamaya çalışıyoruz” dedi.

Muğla Basın İlan Kurumu Müdürü olarak Muğla’ya gelişinin üçüncü yıldönümünde “Menteşe’deki Muğla” isimli esere imza atan M. Ali Köseoğlu, kitabında Muğla’nın tabi ve tarihi güzelliklerinin yanı sıra, tarihten gelen zenginliklerini de edebi bir üslupla dile getiriyor. Çizgi Kitabevi Yayınları’nın Edebiyat serisinden Şubat ayında çıkan kitapta, yirmi dokuz ayrı makalede, bir yandan şehre dair duyduğu hikâyeleri, diğer yandan da kendi yaşanmışlıklarını kaleme aldığını kaydeden Köseoğlu, “Şehirlerin de bir dili vardır. O dili fark ettiğiniz andan itibaren kendisini size anlatır. Ben de aslında iyi bir dinleyiciyimdir. Muğla’yı üç yıl zarfında dinledikten sonra, bunları yazıya ve fotoğrafa dökmem gerektiğini düşündüm. Kadim şehirlerimizden Muğla’yı anlatmaktan ziyade anlama denemeleri olarak ortaya çıkan kitapta, şehirle yaptığımız uzun sohbetlerin izleri görülecektir” dedi.

ŞEHİRDE PEK ÇOK HİKÂYE VAR

Görevi dolayısıyla Konya’dan Muğla’ya geldikten sonra, üç yıl zarfında şehri bizzat gözlemenin ve sokaklarını özümseyerek dolaşmanın yanında, hakkında yazılan kitapları da taradığınız belirten Köseoğlu şunları kaydetti: Selçuklu Devleti’ne başkentlik etmiş Konya’dan, Selçukluların uç beyliği olarak Menteşe Bey tarafından kurulan Menteşeoğulları Beyliği’nin sınırlarından içeriye girdiğimde, şehir hakkında çok az bilgiye sahiptim. Fakat zamanla şehri tanımaya başlayınca, Arasta’yı, Saburhane’yi, Şahidi’yi, Hisar Dağı’nın eteklerine kurulu Muğla evlerini görünce bu şehirde pek çok hikâye olduğunu anladım. Ayrıca kültür adamları ve gazeteci dostlarımızla yaptığımız sohbetlerde de, Muğla’nın, Aydın, Denizli, Burdur gibi çevre şehirlerin yanı sıra Konya ile olan tarihi irtibatını gördüm. Bu da benim üzerime farklı bir sorumluluk yükledi. Ömrünün kırk yılını orta Anadolu’da geçirmiş birisi olarak, Kayseri ve Konya’dan sonra Muğla da benim şehirlerim arasına farklı bir duruşla girdi.

NEYİ ARADIĞINIZI BİLMELİSİNİZ

Bodrum, Marmaris, Fethiye, Datça gibi dünya güzeli ilçeleriyle daha çok tanınan Muğla’nın, bugün Menteşe ilçesi sınırlarında kalan bölümünde zengin hikâyelerin gizlendiğini ve daha çok deniz turizmi dolayısıyla gelen yerli ve yabancı turistlerin pek çoğunun buraları görmeden şehirden ayrıldığını anlatan Köseoğlu, “Kitapta da ifade ettiğim gibi doğal güzelliğin aşikâre olduğu Muğla’da kovalanmazsınız ve kaçmazsınız ama neyi arıyorsanız onu kovalamanız, onu aramanız gerekir. Bu kovalamaca, şehrin insandan kaçtığı ya da kendini sakındığı anlamına gelmez. Fakat Muğla’da neyi aradığınızı bilmelisiniz” diye kaydetti. Çizgi Kitabevi Yayınlarından “Ne hoş olur güzel ile gezmesi” üst başlığıyla çıkan Menteşe’deki Muğla kitabı, başta Muğla, İstanbul, Ankara ve Konya olmak üzere tüm seçkin kitabevlerinde ve internet kitapçılarında satışa sunuldu.

Bu haber toplam 907 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.