Mermer ocağı projesi tepki görüyor

***Muğla’nın Yatağan ilçesine kurulmasının planlandığı iddia edilen mermer ocağı projesi için “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu gerekli değildir” kararı çevreciler tarafından tepkilere neden oldu.

***Yatağan Yeşil Yaşam Derneği Başkanı Kazım Erol, ilçede kurulması planlanan mermer ocağı projesinin köylünün su kaynaklarına ve tarım arazilerine ciddi hasarlar oluşturacağını ve gerçekleştirilecek olan tüm talan projelerine karşı mücadele edeceklerini dile getirdi.

Beritan Yücel

Maden ocakları ve enerji santrallerinin bulunduğu Yatağan’da yeni bir mermer ocağı projesinin gerçekleştirileceği iddiası, ilçede tepkilere neden oldu.

Bazı basın yayın organlarında da gündeme getirilen proje için “ÇED raporu gerekli değildir” kararı verildiği iddia edilirken, mermer ocağının tarım ve orman arazisi üzerinde kurulmasıyla bölgenin toza dumana boğulacağı ileri sürüldü.

Özel bir mermer firması tarafından planlanan ocağın maliyeti 1 milyon 278 bin TL olduğu ve bu ocaktan yılda 810 bin ton mermer çıkarılacağı belirtilirken, ocaktaki tüm faaliyetlerde saatte 17 kilogram toz açığa çıkacağı da kaydedildi.

Projenin hayata geçmesi için ne kadar ağacın kesileceğinin belirtilmediği ve ÇED dosyasında tarım alanları için “Çevredeki tarım arazilerine olabilecek muhtemel hasarların proje sahibi tarafından karşılanacağını beyan ve taahhüt ederiz” şeklinde ifadelerin bulunduğu öğrenildi.

“TÜM TALAN İŞLEMLERİNE DAVA AÇACAĞIZ”

Yatağan Yeşil Yaşam Derneği Başkanı Kazım Erol, gerçekleştirilecek olan mermer projesinin çevre halkının su kaynaklarına ve tarım alanları için risk oluşturduğuna dikkat çekti. Başkan Erol, dernek olarak projeye karşı dava açılacaklarını ve Yatağan için oluşturulacak tüm talan işlemlerinin tam karşısında mücadele edeceklerini ifade etti.

Mermer ocağı projesinin Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasında 1. derece deprem bölgesi olarak geçtiğine işaret eden Dernek Başkanı Kazım Erol, “Projenin tam detayına ulaşamadık ama yapılacak projenin deprem fay hattı üzerinde olduğunu biliyoruz. Bu bölgede yaşayan köylülerin su kaynakları ile ilgili sıkıntıları olduğunu da biliyoruz. Bu yüzden Yatağan Yeşil Yaşam Derneği olarak bu süreçte müdahil olacağız. ‘ÇED gerekli değildir’ raporuna dava açacağız. Biz bir halk hareketiyiz ve dernek olarak Yatağan Termik Santrali kömür sahalarına 4 dava açtık. Yatağan’daki tüm yıkım projelerine ‘dur’ demek için derneğimiz hukuki süreci başlatacak. Maalesef ki, bu mermercilerin de, Yatağan’da gerçekleştirecekleri yıkımın da tam karşısında olacağız. Bu durumu asla kabul etmiyoruz” dedi.