METABOLİZMANIZDA  KIŞ HAZIRLIĞI YAPIYOR MUSUNUZ?

Havaların bir nebze de olsa değişmeye zamanlara girdik. Her ne kadar gündüzleri sıcak olsa da akşamları yavaş yavaş sonbaharın serinliğini hissetmeye başladık.

Her evde bir kış hazırlığı telaşı başladı.

Peki siz metabolizmanızı kış aylarına hazırlıyor musunuz?

Yazın o çok eğlenceli ve yorucu temposunda vücudumuzda da oldukça toksin birikimi oluyor. Güzel bir yaz tatili, bayramlar, aile veya arkadaşlar ile geçirilen uzun akşam sofraları, düğünler, doğum günleri derken biraz vücudumuzu yormuş hatta birkaç kilo da almış olabiliriz tabi haliyle.

Detoks programları işte tamda bu zamanlarda oldukça kurtarıcı olmakta. Vücudumuzun zaten doğal olarak bir detoks sistemi mevcuttur. Fakat bazen ona yardımcı olmak adına biraz dışarıdan müdahale etkili olabiliyor.

Hadi gelin hangi durumlarda detoks yapmalıyız ona bir göz atalım:

• Sürekli kendini yorgun hissediyorsan
• Solgun ve bozuk bir cilde sahipsen
• Sindirim sistemin bozuksa
• Düzensiz ve kalitesiz bir uyku döngün varsa
• Dirençli kilolara sahipsen ve
• Son kalan 3-5 kilonu bir türlü veremiyorsan
• Tansiyon problemin varsa
• Karaciğerini yoracak besin ve içecekleri fazla tükettiysen

Güçlü  bir bağışıklık sistemine sahip olmanın önemini Covid-19 bize çok güzel anlattı. Bu sebepden artık hepimiz immün sistemimizi ayakta tutacak vitamin ve mineralleri almanın ne kadar önemli olduğunu anladık.

Peki bu aldığımız vitamin ve minerallerin emilerek vücudumuz için en etkili şekilde kullanılabilmesi için iyi bir bağırsak floramızın da olması gerektiğini biliyor musunuz?

Detoks da bu anlamda karaciğerimiz ile birlikte çalışarak vücudumuzu toksinlerden arındırmakta en güçlü savaşçımızdır.

Genellikle 3 veya 5 günlük süren kısa süreli sıvı beslenme detoksun ana felsefesidir. Sebze ve meyvelerin sularını kullanarak hücrelerimizi vitamin ve minerallere doyurarak sindirim sistemimizi dinlendirmiş oluruz.

Gün boyu ana öğünlerimizi sebze sularına  ayırırken ara öğünlerimizde de meyve, çiğ kuruyemişler, kefir ve bitki çaylarına yer veririz.

Ben kerevizi sebze olarak da kış mevsiminde tüketmeyi çok severim. Detoks yaptığım zamanlarda da kereviz sapının suyunu sıkarak mutlaka sebze sularıma eklerim. Çünkü kerevizi sapı güçlü bir antioksidanttır. C vitamini açısından çok zengin olmasının yanı sıra,  cilt sağlığımız açısından, tansiyon düzenleyici, ödem atıcı, anti enflamatuar özelliğinin yanı sıra karaciğerimizi temizleyen pek çok mineralleri de oldukça fazla içermektedir.

Fakat herkese bu tat hoş gelmeyebiliyor. O zaman yerine ıspanak, pazı, semizotu eklenebilir.

Salatalık , elma, maydanoz ve limon ile hazırladığımız bu karışımlara zencefil, zerdeçal ve karabiber üçlüsünü de ekleyerek bağışıklığımızı daha da kuvvetlendirebiliriz.

Günlük olarak mutlaka 2,5-3 litre su içmeyi ihmal etmiyoruz kesinlikle. 1 şişe maden suyu ile melisa, adaçayı, rezene gibi bitki çaylarını da yer vermemiz gerekiyor.

Tabi içtiğimiz bitki çaylarına şeker yada bal ilave etmememiz gerektiğinin de altını çizmek isterim.

Kahve ve siyah çay tüketimini mutlaka bu süreçte ara vermemiz gerekiyor. Fakat ben içmeden duramam diyenlerdenseniz 1 fincan ile sınırlama getirmeniz gerekmektedir.

Önemle belirtmek isterim ki; detoks programları kısa süreli uygulanması gereken sadece metabolizmamızı ateşlemeye yarayan, dirençli kilolarımıza etki eden, sindirim sistemimizi rahatlatarak kabızlık sorunumuzu ortadan kaldırın, gaz ve şişkinliğimizi alan ve bağırsak floramızı iyi bakteriler ile sıvamaya yarayan programlardır.

Bir uzman kontrolünde sizin metabolizmanız ve sizin yaşam şeklinizin baz alınarak sürdürlebilir olan ve uzun vadede ideal kilonuza sizi kavuşturan beslenme programları her zaman en sağlıklı ve ilk tercih etmemiz gereken programlardır.

Yeni Bir Beden, Yeni Bir Ben seçimini yaşamanız dileğiyle.

SEVGİLER