Muğla ırkı arı yetiştirildi

Muğla cinsi arının neslinin yok olmasını önlemek ve damızlık Muğla arası yetiştirmek için 2006 yılında yapılan çalışmalar sonuç verdi. Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Devrim Oskay, 2006 yılından buyana iklim değişikliği, kimyasallar ve zirai ilaçlar nedeniyle arı ırkında büyük koloni kayıpları yaşanıyor. Yerli arı eko tipi olan Muğla Arısının Amerikan Yavru Çürüklüğü hastalığına karşı dirençli hale getirecek damızlık ana arılar ürettik” dedi.

Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği, Namık Kemal Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Muğla Gıda Tarım ve Hayvanlık İl Müdürlüğü'nün ortak yürüttüğü proje çalışmaları devam ediyor.Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Devrim Oskay, 2006 yılından buyana iklim değişikliği, kimyasallar ve zirai ilaçlar nedeniyle arı ırkında büyük koloni kayıpları yaşandığını öne sürdü.

Yerli arı eko tipi olan Muğla Arısının Amerikan Yavru Çürüklüğü hastalığına karşı dirençli hale getirecek damızlık ana arılar ürettiklerini belirten Oskay, “Proje sayesinde bu damızlık anaları kullanan arıcılarımızın kovanlarına kimyasallar ve antibiyotikler akmak zorunda kalmayacak. Hastalıklara karşı dirençli, yaşama gücü daha yüksek arı kolonileri yetiştirerek, Muğla balının kalitesini artıracağız” dedi.

Oskay, hastalıklara karşı kullanılan ilaçların arının bağışıklık sistemine karşı olumsuz yan etkilerinin yanı sıra ürünlerdeki ilaç kalıntıların da insan sağlığını olumsuz yönde etkiler yaptığını anlatarak, "Bu etkileri ortadan kaldırmak istiyoruz. Bu hastalıklara karşı damızlık ana yetiştirerek, üreticilerimize verebilirsek kovanlarında kimyasal kullanmak zorunda kalmayacak. Proje kapsamında 225 koloni seçildi. Arıların Muğla arısı olduğunun genetik tanımlaması, ODTÜ Biyoloji Bölümü'nde yapıldı. Proje için Muğla dışına çıkmamış işletmelerdeki koloniler seçildi. Kolonilere çeşitli testler uygulandıktan sonra erkek arılar kafeslere konularak laboratuar ortamına getirildi. Laboratuar ortamında şırınga yardımıyla erkek arılardan alınan spermler, yapay tohumlama tekniği kullanılarak ana arılara enjekte edildi. Ana arılar daha sonra numaralandırılarak yumurtlamaya hazır olacakları kovanlara yerleştirildi. Yapay tohumlama tekniği ile koloni oluşturma işlemi 3 yıl boyunca devam edecek. Böylece elimizdeki 200 kovanın yüzde 95'inin hijyen bakımından en üst düzeyde olmasını hedefliyoruz" dedi.