Hasan Telli

Hasan Telli

Muğla Marka Olur Mu?

Muğla Marka Olur Mu?

Nezaman marka şehir olmaktan yada artık markalaşmak gerekiyor cümleleri kurulmaya başlasa aklına hiç bitmeyen sinek masalları geliyor. Muğla’nın neyi meşhur? Sorusuna birçok cevap geliyor, köftesi, simidi, büryanı, yoğurtlaması…. Peki bir başka şehirde Meşhur Muğla Köftesi yada Muğla simidi satan birine rastladınız mı? Ben rastlamadım. O halde bizim ne köftemiz nede simidimiz meşhur falan değil.

***

Bazı şehirler küçülüyor, bazı şehirler büyüyor. Bazı şehirler modernleşiyor, bazı şehirler gettolaşıyor. Bazı şehirler fakirleşiyor, bazı şehirler zenginleşiyor. Bazı şehirler göç alıyor, bazı şehirler göç veriyor. Bazı şehirlerin ziyaretçi sayısı on milyonları geçiyor, bazı şehirlerin on bin ziyaretçisi bile yok. Bazı şehirlerin adını tüm dünya biliyor, bazı şehirlerin adını ise kendi ülkesindeki vatandaşları bile zor hatırlıyor. Demek ki sadece ürünler değil, insanlar, kitaplar, filimler, ülkeler gibi kentler de markalaşıyor. Ürünler gibi kentlerinde cazibesi varsa marka değeri ve dolayısıyla taliplisi artıyor. Dolayısıyla marka değeri yüksek bir üründen bahsediyorsak, marka değeri yüksek bir kentten de bahsedebiliriz.

***

Üniversite yıllarımızda ölmeden önce görülmesi gereken kentler listemiz vardı. Marka kent yeni hayatımıza giren bir kavram. Son on yılın kavramı. Markalaşmış bir kenti ifade ediyor. Herkesin gitmek ve görmek isteyeceği kenti. Okumak, yerleşmek, belki de yatırım yapmak isteyeceği kenti ifade ediyor. Marka kent kendine turist, tüccar, yatırımcı, öğrenci çekebilen kenttir. Kentine geçici veya kalıcı gelenlere iyi hizmet sunabilen kenttir. Marka kent dışa açılmayı bilen kenttir. Marka kent davetkardır. Marka kent misafirperverdir. Marka kent ilginçtir. Marka kent sosyaldir, eğlencelidir.

***

Marka kent ile turistik yeri karıştırmamak gerekiyor. Bodrum Muğla’yı marka kent yapmıyor. Pamukkale Denizli’yi, Kapadokya Nevşehir’i marka kent yapmıyor. Bir ilin sınırları içerisinde tüm dünyanın görmek isteyeceği doğal ve tarihi yerler bulunabilir. Bu lokasyonlar dünyada ilgi görüyor ve bol turist çekiyor olabilir. Böyle olduğu halde ilin metropolü (kent) bu ilgi ve turistten faydalanamıyorsa “Marka Kent” olgusundan bahsedemeyiz. İl sınırları içerisine turist çekmeyi başarmış, fakat metropolüne (kentine) turist çekmeyi başaramamış bir sürü il var. Bahsettiğim Kapadokya-Nevşehir, Pamukkale-Denizli, Bodrum-Muğla buna örnektir.

***

“Marka Kent” kavramı tüm ile değil, ilin merkezine (kente) yatırımcı, alıcı ve turist çekmeye odaklanır. Bu sebeple “Marka Kent” olmaya çalışan illerin kent dışında ama il sınırları içerisinde olan yerlere yatırım yapması tatlı bir girişimden öteye geçemez. Bu tip girişimler “Marka Kent” projesine çok az katkıda bulunur. Tabiî ki bir şehrin Valisi, Belediye Başkanı ve diğer şehir ileri gelenleri il sınırlarındaki her yerin güzelleşmesini ve dünyaca ilgi çekmesini isteyebilir. Bunun için plan ve projeler yapabilir veya yapılan plan ve projeleri destekleyebilirler. Ama Marka Kent olma iddiasındalarsa, güzelleştirmeye ve dünyanın ilgisini çekmeye metropolden (kentten) başlamalıdırlar. Bir şehir kentsel dönüşümünü sağlamadan da marka olabilir ama marka kalabilmesi için de kentsel dönüşümünü tamamlamalıdır.

Bu yazı toplam 1493 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Telli Arşivi
SON YAZILAR