NOMOFOBİ VE NETLESSFOBİ  

NOMOFOBİ VE NETLESSFOBİ  
Terimlerin son kısımlarından farkına varmış olmalısınız, Evet son zamanların iki yeni korku türü. Geçenlerde karşılaştığım 1994 doğumlu birinin...

Terimlerin son kısımlarından farkına varmış olmalısınız, Evet son zamanların iki yeni korku türü. Geçenlerde karşılaştığım 1994 doğumlu birinin  "Telefonum olmadan asla, onsuz yaşayamam..." sözleri üzerine, ona "Ciddi misin ?"  diyerek "Evet" yanıtını alınca, bu bağımlılık ve korkulardan bahsettim ve bu konuda yazmak istedim. Teknolojik ilerlemeyle ortaya çıkan ve gençliğin ruhsal sağlığını hedef alan modern çağın yeni sorunları İngilizce "no mobile phobia" nomofobi yani "cep telefonundan mahrum kalma korkusu" ile "net less phobia" , netlessfobi "internetsiz kalma korkusu" endişe verici boyutlara ulaşmış durumda. Mobil iletişimin ülkemize geliş tarihini bir hatırlayalım. Eskiden İskandinav ülkelerinde 450MHz frekansta çalışan bir şebeke geliştirilmişti. Bu şebeke NMT450 adı altında 1981 senesinde İskandinav ülkelerinde devreye girdi açılımı ise  "NMT Nordic Mobile Telephone System". NMT450'ile 1970'lerden beri geliştirilen otomatik santraller üzerinden görüşme sağlanabiliyordu. C-şebekesi adı verilen bu sistemde ilk defa tüm ülke genelinde aynı alan kodu kullanılıyordu. Avrupa'da NMT sistemi 900MHz frekansı üzerinde geliştirildi. Bu yüksek frekanslar nedeniyle cep telefonları gittikçe küçülmeye başladı. 23 Ekim 1986 senesinde Türkiye'de NMT şebekesi Ankara ve İstanbul 'da devreye girdi. Belki çoğu kişi hatırlamayabilir ama NMT sistemde sim kart kullanılmıyor ve görüşmeleriniz iki ayrı abone birbirine çok yaklaşınca karışıyordu. Daha sonra Global System for Mobile Communications veya kısaca GSM Mobil İletişim İçin Küresel Sistem, 23 Şubat 1994'de Türkiye GSM teknolojisiyle tanıştı. Turkcell şirketi ilk kez Ankara, İstanbul ve İzmir'deki abonelerine hizmet vermeye başladı. Mayıs 1994'te Telsim faaliyete geçti. 2000 senesinde Aria ile ilk 1800MHz frekansında çalışan şebeke Türkiye'de faaliyete geçti. Bunu bir yıl sonra Aycell izledi. Aralık 1999'dan itibaren WAP uyumlu telefonlarla internet hizmetlerine direkt telefondan ulaşılmaya başlandı. Nesil- nesil günümüze kadar gelişti ne yazık ki o yıllarda doğan çocukların birçoğu cep telefonu ve akıllı telefonlar dahası internet hep vardı sanıyorlar onlarsız yaşam çok zor olur düşüncesine sahipler. Akıllı telefonların zararlı kullanımı ve internette aktif olamama durumuna dair 15-24 yaş kuşağı arasında sanal bir bağımlılık oluşmuş durumda, bu bağımlılık türü 2013’te kaynaklara "davranışsal bağımlılık" olarak girdi. Nomofobi ve Netlessfobi zihinde aşırı uğraş oluşturmakta ayrıca beyindeki ödül-ceza sistemini bozuyor. Kendinizde şu cevapları eşleştiriyorsanız, sizde bu korkulara sahipsiniz; Uyandığınızda, yüzünüzü yıkamak yerine telefonunuza bakıyorsanız. Evden çıktığınızda telefon şarjınız %100 olduğunda kendinizi harika hissediyorsanız. Dışarıda şarjınız bitiyorken sizin için de gün bitiyorsa. Elinizi cebinize attığınızda telefonu bulamayınca minik kalp krizleri geçiriyorsanız. Hatta bazen telefon elinizdeyken bir an için nerede acaba diyerek etrafa bakınıyorsanız. Telefonun kulaklığını unuttuğunuzda günü asabi şekilde geçiriyorsanız. Telefonu evde unuttuğunuzda, iç sıkıntısı ve bir endişe sizi sarıyorsa. Telefon elinizden yere düşünce yaşadığınız gerginlik hiç bitmeyecek gibiyse. Ekranı kırılınca, artık hiç bir şey yapamam diyorsanız. Ekranı kırılmış olsa bile telefonunuzu kullanma yöntemleri deniyorsanız. Yatarken yatağa telefonunuzla giriyorsanız. Arkadaşınızla buluşacağınız zaman onun geç kalmasına "telefona bakıp telefon oynarım" diyerek aldırmıyorsanız. Yeni tanıştığınız insanların olduğu ortamlarda sizi yeni insanlarla tanıştıran kişi uzaklaştığında konuşup sohbet etmek yerine içinize kapanarak veya ortamdan kaçış için telefonunuza sarılıyorsanız. Gittiğiniz yerlerde ilk sorunuz wi-fi şifresiyse. Telefonunuzdaki uygulamaların kısa yollarını ezbere biliyorsanız. Zaten açmış olduğunuz uygulamayı başka bir şeylere baktıktan sonra tekrar açmaya çalışıyorsanız. Araba sürerken bile whatsapp kullanıp instagram' dan fotoğraf beğeniyorsanız. Katıldığınız etkinlik ya da bir konseri izlemek yerine telefon ile video çekip paylaşmaya çalışıyorsanız. Telefonunuzu hiç kapatmadan kullanıyorsanız, Telefonun kapatılması gereken yerlerde uçak moduna almayıp ya da kapatmayarak kendinizi huzurlu hissediyorsanız. Gelen onlarca bildirime bir anda bakmak sizi keyiflendiriyorsa. İnternet kesintisini su kesintisi gibi hissediyorsanız. Konum bilgisini açmadan kendinizi kayıp hissedip, yön bulmak için lüzumsuz Harita ve GPS kullanıyorsanız. Her sorunun yanıtını arama motorlarına danışmadan bulamaz olduysanız. Bu modern korkulara sahipsiniz. Hoşça kalın…

Bu haber toplam 973 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.