ORUÇ KARNI DOYURMAK MI? KALBİ DOYURMAK MI?

İslam’ın beş temel esasından olan oruç ibadetinin yerine getirildiği Ramazan ayı hicri aylardan dokuzuncu aydır. İslamiyet’te dini gün ve geceler ay yılı hesabına göre belirlendiği için  ay yılı güneş yılından 11 gün kadar kısadır. Bu nedenle dini günler ve geceler her sene on bir gün önce gelir

 İbadet ve tefekkür ayıdır. Yokluğu anlama ayıdır. Paylaşma ayıdır.

Oruç, nimetlerin değerini anlama, nefsi terbiye etme, toplumdaki muhtaç insanların durumlarını daha iyi anlama ve beden için bir perhiz olması gibi pek çok faydaları sağlamaktadır. Oruç tutmak sadece  açlığımızı sınamak ya da aç insanları anlamak değildir.

Aslında oruç tutmak sadece yeme içme ile bir ayla sınırlandırılmamalıdır. Oruç tutmak sadece aç kalmak değildir.

Nefsi terbiye etmek 365 gün boyunca uygulamamız  gereken ibadetlerden olmalıdır.

Müslüman’ın Müslüman kardeşini her gün hatırlaması gerekir. Kul hakkını, yetim hakkını ve vatanının devletin haklarını da düşünmek bir ibadettir.

İbadet demek;  ahlakımızın da oruç tutmasıdır. Yaşadığımız çevredeki muhtaç insanları 12 ay boyunca görebilmektir. Din ahlaktır. Ahlakı olmayanın dini olamaz.

Oruç karnı doyurmak ya da aç bırakmak değil, kalbi doyurmak ruhu temizlemektir.