SOÇİ’DE DİPLOMATİK İNSİYATİF

SOÇİ’DE DİPLOMATİK İNSİYATİF
30 OCAK 2018 tarihinde Rus Federasyonu’nun Soçi kentinde yaklaşık 1353’e yakın delege ve 50 gözlemcinin katılımıyla düzenlenen “Suriye Ulusal Diyalog Kongresinde; Anayasa Komitesinin kurulması  üzerinde durulması dikkat çekiciydi.Garantör...

30 OCAK 2018 tarihinde Rus Federasyonu’nun Soçi kentinde yaklaşık 1353’e yakın delege ve 50 gözlemcinin katılımıyla düzenlenen “Suriye Ulusal Diyalog Kongresinde; Anayasa Komitesinin kurulması  üzerinde durulması dikkat çekiciydi.

Garantör ülkeler tarafından 2012’de Cenevre düzenlenen ve sonuç alınamayan müzakkerelerin yeniden canlanması adını taşıyan Soçi’de Suriye Toprak bütünlüğünün korunması bir diğer gündem maddesiydi.

Burada asıl hasıl olan bu taprakların bütünlüğünün sağlanmasının ne şekilde korunacağı,asayiş berkemal olana kadar kimlerin kalacağı,rollerinin ne olacağı ,Çatışmazlıkların sonlandırılması konusunda izlenecek yol haritasının muhteviyatı nın ayrıntılı bir şekilde ele alınıp basın aracılığıyla kamuoyuna aleni bir şekilde deklare edilmelidir.

Rus ve İran yetkilileri kapalı kapılar arkasında ne konuşuyor bilmiyoruz ama tatminkar ve ikna edici cevaplar vermelerine rağmen ne yazıkki  güven telkin etmemektedirler.

Suriye topraklarında yerleşim faaliyetleri başta olmak üzere,imar,iskan ve barınma politikaları anayasal düzenlemelerde koruma altına alınma realitesi uygulanmalıdır.

Tampon bölgede kim ne şekilde yerleşecek,burada uygulanacak politika ve hukuki düzenlemelerin uygulama şekli,uluslararası angajman kuralları tarafından dizayn edilerek geçerliliği göz önünde bulundurulmalıdır.

Adı geçen bölgede savaşan rejim ve muhalefetgüçlerinden oluşan her iki tarafın mağduriyetlerine bakılmaksızın Yerleşimcilerin durumu,emniyet ve asayişi sağlıyacak askeri birimlerin olası bir aksilik durumunda kuvvete başvurma hakkının meşrutiyeti,denetim mekanizmasının uygulanması,günümüz koşullarına uyarlanıp,ileride doğabilecek bir hata veya yanılmaya mahal vermemek için hukuki temeli imzalanıp güvence altına alınmalıdır.

Kongrede ayrıca Suriye seçimlerinin gerçekleşmesi hususunda mutabakata varılan bir diğer maddeydi.

Burada tabiki herkesin aklına ilk gelen soru Esad’lımı,Esad’sızmı? Devam edileceği merak uyandıran bir diğer maddeydi.

Şayet rejim değişikliğine gidilecekse garantör ülkelerin üzerinde durduğu mevcut bir isim üzerinde mutabakata varıldımı?

Garantör ülkeler tarafından Suriye’li bir çok delegeyi bir arada tutan müzakkerede,%95 lik kısım ile Araplar temsil üstünlüğünü elinde bulundururken geriye kalan %5 lik kısım ,Kürt,Süryani,Ezidi,Ermeni ve Türkmenlerden oluştuğu anlaşılmaktadır.

Davet usulu ile düzenlenen müzakkerede katılımcıların kriterlerini belirlemede anlaşılan o ki Rusya Faktörü ön plana çıkmaktadır.

2013 yılında Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 52 kişinin ölümüne sebebiyet veren Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Cephesi (THKP-C ) Acilciler örgütünün lideri Mihraç Ural’ın katılımı herkesi şoke etmiştir.

Eli kanlı terör örgütü mensubu ile aynı kongrede olmamızın izahatı mümkün olmamakla birlikte yetkililerin masaya oturmadan diplomasiye uygun bir şekilde İnsiyatif kullanarak tavır takınıp salonu terk etmeleri gerekirdi.

Bu haber toplam 842 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.