Televizyon Programlarından mesaj

Televizyon Programlarından mesaj
Pandemi döneminde hepimiz sağlığımız için olabildiğince sokağa çıkmamaya, evde durmaya çalışıyoruz. Bu süreçte televizyon izlemeye eskisinden daha...

Pandemi döneminde hepimiz sağlığımız için olabildiğince sokağa çıkmamaya, evde durmaya çalışıyoruz. Bu süreçte televizyon izlemeye eskisinden daha fazla vakit ayırmaya başladık. Programların ve dizilerin ele aldıkları konuların neler olduğuna dikkatimizi vermeye başladık.

Bazı televizyon programlarının ele aldıkları konular cinayeti çözmeye yönelik veya kayıp insanları bulmaya yönelik olduğunu görüyoruz. Bu durum da televizyonu ve sosyal medyaları verimli bir şekilde kullanarak bilgi sahibi olunabilecek birçok kişiye ulaşmada yararlı olduğunu fark edebiliyoruz. Bunun yanı sıra bazı televizyon programların da aile içindeki sorunlara çözüm bulma odaklı yapılan programlar olduğunu görüyoruz. Bu programlar da genellikle aile sorunları olarak da yasak aşk veya sosyal medyada tanıştığı insanlar ile birlikte kaçma konuları ele alınıyor. Bu iki tür programı karşılaştırmak istersek ilk dikkatimizi çekenin birisi sosyal medyayı ve televizyonu yararlı kullanma şeklinde. Diğer programlarda toplumumuzun ahlak kurallarını değiştirmeye yönelik olduğunu, bazı olay ve durumları bizlerin gözünde normalleştirdiğini görebiliriz.

Toplumumuza şuan aldatmak veya şiddet normal bir durum mu diye sorulsa, çok nadir insanların tuhaf karşılayacağı bir hale geldik. Öyle bir duruma geldik ki sanki şiddet, yasak aşk veya aldatma gibi olayları tuhaf karşılayan kişilere farklı bakılmaya başlandı.

Dizilerin artık izlenmesi için içeriğinde mutlaka olması gereken olarak görülen bazı konular mevcut. Türk yapımı dizilerinde genellikle istenmediği birisi ile evlendirilme, kaynanayı kötü gösterme, aldatma ve lüks yaşam konuları işleniyor. Toplumumuza bu gibi olaylar ve durumlar izletilerek buna benzer olaylar yaşandığında tuhaf karşılanmaması sağlanıyor. Bir nevi bazı olayları ve durumları kabullenmeye başlıyor, tepkisizleştiriliyoruz.

Toplumumuzu bu düşüncelere ve hayatlara karşı normalleştiriyorlar. Bir insan sevmediği, istemediği birisi ile evlendirilirken sesini çıkardığında, hatayı ses çıkaranda görmeye başlandı. Ailede bir kötü olay yaşandığında alkol alıp evin huzurunu dağıtmayı eşi normal karşılayıp hiçbir müdahalede bulunmayıp o insanın yaptıklarına göz yummalıdır, aksi halde suçlu bu durumu kabullenmeyen olarak görülecek hale gelindi.

Dizilerde toplumumuza ahlak açısından uygun olmayacak konuların verildiğini hepimiz biliyoruz. Örnek vermek gerekirse, istemediğin biriyle evlendiysen ihanet edebilirsin gibi bir mesaj içeren diziler var. Zaten istemediği birisi ile evlendirilmek normal değil, bunun normal gösterilmesi yetmiyormuş gibi bir de bunun üzerine evlendirildiysen ihanet etme hakkı vererek, ihaneti normalleştiriliyor. Kaynanaları dizilerde kötü rollerde göstererek, gerçek hayatta gelin ile kaynana arasında her zaman sıkıntı oluyormuş gibi göstererek, insanları evlilikten veya karşı tarafın ailelerinden uzaklaştırmaya yönelik oluyor. Bu durumda ortada aile bağı diye bir durumun kalmaması sağlanıyor. Bir de eş eğer lüks mekanlara götürmüyor veya marka kıyafetler alamıyor ise eş yetersiz görülüyor, boşanmaya kadar giden bir anlaşmazlık başlıyor.

Benim açımdan en önemli yanlış örnek ise, sevdiği başkası ile evlendiyse yuvasını bozmanın tuhaf olmadığı gösteriliyor. Birini seviyor isen senden başka kimseyle diyalog içine girmemeli, sadece senin yanında olabilir gibi aktarıldığından sevginin anlamı yanlış gösteriliyor. Sevginin yanlış aktarılmasından kaynaklı gençler reddedilmeyi ve sevdiğinin başkasını sevmesini kabullenememeye başlıyor. Bu nedenle de genç yaşta cinayet oranları artıyor.

Televizyon programlarında ve dizilerde kısacası karşı çıkılması gereken konularda, insanların olayları normal görmesini sağlayarak tepkisizleştiriliyor. İnsanların birbirlerine olan güvenleri azaltılıyor ve yalnızlığa itiliyor. Aile olmak sıkıntı olarak gösteriliyor.

Bu haber toplam 980 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.