X K U Ş A Ğ I

X   K U Ş A Ğ I
Son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz kuşakların hangi dönemlere rast geldiğine bir bakalım.1925-1946 yılları arası doğanlar “ Gelenekseller”1946-1963 yılları arası doğanlar “Baby Boomers’1963-1981 yılları arası doğanlar...

Son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz kuşakların hangi dönemlere rast geldiğine bir bakalım.

1925-1946 yılları arası doğanlar “ Gelenekseller”

1946-1963 yılları arası doğanlar “Baby Boomers’

1963-1981 yılları arası doğanlar ‘X Kuşağı’

1981-1999 yılları arası doğanlar ‘Y Kuşağı’

1990’ların sonu 2010’ları başları ‘Z Kuşağı’

Ve sonrası doğanlar ‘Alfa Kuşağını’ oluşturur.

Eğer Baby Boomers yani bebek patlaması ile Y Kuşağı arasında yer aldığından “ORTANCA KUŞAK” da denilen X Kuşağında yer alıyorsanız en mutlu çocukluğu yaşamışsınızdır demektir.

Bizlerin mahalle kültürü vardı.

Çocukluğumuz o mahallede güle oynaya geçti.

Bizlerden büyük ağabey ve ablalarımızın davalarını anlamazdık belki ama onlara saygı duyardık.

Elimize tutuşturdukları kitapları bir solukta okurduk.

Onların gözlerine girip bir “aferin” duyabilmek için.

Akranlarımızla kapışıp dalaştığımızda bir büyüğün uyarısı ile toparlanırdık. “Öpüşün barışın” komutunu uygulardık.

Kimliğini sorgulamazdık.

Büyüğümüz olması yeterliydi sözünü tutmamız için.

Gün içerisinde tüm çocuklar sokaklarda oynardık.

Mahalleye teyzeler hakimdi.

Oyunu bırakıp eve gitmemek için en yakın penceredeki teyzeden içerdik suyumuzu.

Oyun oynayan çocuğunu içeriye alamayan bir başka teyze tüm çocuklara ekmek arası hazırlardı kendi çocuğu yerken diğer çocukların gözü kalmasın diye.

Top koşturur, saklambaç oynar, ip atlardık. Seslerimizden rahatsız olup sürekli” gidin başka yerde oynayın” diye bizi azarlayan sabit biri mutlaka olurdu.

Hem azarlar hem de ekmek aldırırdı bize bakkaldan. Paranın üzerine sakız almamızı söylerdi.

Anneler gün içerisinde ara ara çocuğuna seslenir, cevap alamazsa diğer çocuklara veya komşulara sorardı “benim oğlanı gördün mü? Benim kız orada mı” diye. Sesten bir zincir oluşturulur ve merak edilen çocuk annesine kendini gösterip oynamaya devam ederdi.

Akşam olduğunda ses zinciri yeniden kurulur ve anneler çocuklarını eve alır ve bu böyle sürüp giderdi.

Mahalleler arası maçlarımız da olurdu, mahalleler arası kavgalarımızda.

Mahallenin çocukları hem birbirine hem de büyüklere zimmetliydi.

Siyah önlük beyaz yakalarımızla mahalledeki en yakın okullara gittik bizler.

Öyle servisle, arabayla değil. Üçerli beşerli toplaşıp yürüyerek.

Öğretmenimizi yolda görsek heyecanlanırdık saygıdan.

Sınıf geçmek için çalışmamız gerekliydi. Yoksa çift dikiş tekrarlardın seneyi.

Ana babalarımız öğretmenlerin karşılarına dikilmez, eğiticinin işine karışmaya kalkmazdı.

X Jenerasyonu eşit şartlarda iyi bir eğitim aldı.

Orta okulu ayrı bir okulda okuduk mesela. Ne küçüklerin üzerine basmamıza ne büyüklerin tepemize vurmasına izin verildi.

Sonrasında ortalık karıştı. Olan ağabeylerimize, ablalarımıza oldu.

Öğretmenlerimiz içinde bulunduğumuz durumun farkındalığı ile daha da bir güzel eğitim almamızı sağladılar.

Bizim kuşak yaşamın çalışmaya dayalı gerçekleşeceğini okul yıllarında öğrendi.

X Kuşağı teknolojide, sanatta, siyasette büyük değişimlere şahit olup bunlara uyum sağlayabilmiştir.

Yine bizim kuşak tüm Z Kuşağının anne babalarıdır.

Kendi çocukluğumuzu çocuklarımıza yaşatamadığımızdandır belki de böylesi doyumsuz bir nesil yetiştirmemiz.

Bu haber toplam 1452 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.