Yatağan Belediye Başkanı Mesut Günay, Belediye Meclisi üyeleri Av. Oktay Yönter, Av. Nadiye Asu Arda Uysal ve Mehmet Uyan, Şahinler ve Eskihisar mahallelerinin sınırında, yerleşim yerine 110 metre mesafedeki mermer ocağının kapasite artışı için düzenlenen kamuoyu bilgilendirme toplantısına katıldılar.
Bölge halkının sağlığını, yaşam kalitesini, doğal çevreyi ve tarımsal faaliyetleri ciddi şekilde tehdit edecek nitelikte olduğu ÇED raporuyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na sunulan projeyle ilgili olarak, Yatağanlıların yaşam kalitesini artırmak ve çevreyi korumak idealiyle hareket eden Yatağan Belediye Başkanı Mesut Günay, projeye karşı olduklarını açıkladı.
Bilgilendirme toplantısında Şahinlerli ve Eskihisarlıları yalnız bırakmayan Başkan Günay, toplantının iptal edilmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Burada olmamızın sebebi, yaşam hakkımızı savunmaktır. Bu kadar açgözlü bir ortamda ‘her yeri biz kaplayacağız, her yeri biz yapacağız’ bakış açısına ve anlayışına karşı dimdik durmak için buradayız. Bugün burada ÇED bilgilendirme toplantısı için toplanıldı ve biz bunu kabul etmedik. Çünkü zaten burada bir kirletici var. Hatta bir kaç kirletici var. Şu anda mevcut bahsedilen ocak sahiplerinin zaten yerleri de var ama maalesef doyumsuz olan sermaye 3 buçuk 4 kat daha arttırıp alanı genişletmek istemektedir. Ama alanı genişletirken bizim yaşam alanlarını daraltmaktadır. Yaşam alanlarımızın daralmasına müsaade etmeyeceğiz. Buna, ben belediye başkanı olarak, halkımızla birlikte mücadele etmeye kararlıyız. Azimliyiz, bunun için ne gerekiyorsa yapacağımızı, herkesin bilmesini isterim” dedi.
Tıpkı Deştin Çayı’nın özgür akması için gösterdikleri mücadelenin aynısını, burada da göstereceklerinin altını çizen Başkan Günay, “Şahinler ve Eskihisar mahallelerimizin sınırında, yerleşim yerinin hemen yanı başında, çocuklarımızın oynadığı, büyüklerimizin nefes aldığı bir bölgede böyle bir tesisin kurulmasına karşı olduğumuzu açıkça beyan ediyoruz. Söz konusu mermer ocağı kapasite artışı projesine ilişkin gerekirse tüm hukuki yolları kullanacağımızı, gerekli itiraz süreçlerini başlatacağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. Mahalle sakinlerimizin, doğamızın ve geleceğimizin yanında olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz. Belediyemiz, bu sürecin takipçisi olacak, halkımızın sağlığını, huzurunu ve çevresel değerlerini korumak adına gereken tüm adımları atacaktır” ifadelerinde bulundu.
Mahalle sakinlerinden Demet Mazak ise, “Biz sadece toplantını iptal edilmesini istemiyoruz, projenin de iptalini istiyoruz. Şimdi burada ‘halk bilgilendirilmek istemedi’ deyip daha sonra bu proje devam edecekse, biz bunu istemiyoruz. Buraya gelirken halka değil, kuşlara, böceklere hayvanlara, dağdaki domuzlara, tilkilere soruluyor mu? Onların da yaşam alanı var. Çocuklarımızın geleceği soruluyor mu? Biz çocuktuk, burada hiç toz yoktu. Ovamızda her şey yetişiyordu. Zeytinciliği bitirdiler, arıcılığı bitirdiler, hayvancılığı bitirdiler. Bu fabrika kurulurken bu köyün insanları işe girecekti. Burada yazıyor ki 30 personel çalışacakmış, daha sonra 5 personel. Ama bu köye bu fabrika yapılırken herkes çalışacak sözü verildi. Biz bu köyün çocukları olarak bu memlekette kalamadık. Çünkü her şey elimizden alındı. Buraya gelen görevlilere ben az önce bir şey sordum, hanginiz Muğlalı? Bir tanesi ‘İngiliz'im’ dedi. Çok ayıp, gitsin İngiltere'de yapsın bu projeyi o zaman, burada değil” diye konuştu.
