Yarın TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’na gelmesi beklenen teklifin, kamu yararını değil sermaye çıkarlarını öncelediğini belirten Özcan, “Zeytin ağacını taşımak bin yıllık tarım kültürünü yerinden sökmek demektir. Bu bir maden düzenlemesi değil, zeytinlikleri yok etme düzenlemesidir” dedi.
Teklifin bazı şirketlere özel olarak hazırlandığını ve kamu kaynaklarının yine belli odaklara aktarıldığını ifade eden Özcan, Cumhuriyet tarihinde yalnızca istisnai durumlarda kişiye özel yasaların çıkarıldığını hatırlatarak, “Bir zamanlar İdil Biret ve Suna Kan gibi gerçek ‘harika çocuklar’ için özel yasa çıkarılırdı. Şimdi ise karşımızda buna benzer ‘harika çocuklara’ yönelik hazırlanmış bir teklif var” dedi.
“2 Şirket için doğa katledilecek”
Hazırlanan yasa teklifinin özellikle iki büyük enerji şirketi için düzenlendiğini belirten Özcan, söz konusu şirketlerin uzun yıllardır ‘kapasite mekanizması’ adı altında milyarlarca lira kamu teşviki aldığını söyledi. “Zeytinlikleri söken teşvik alacak, sonra yeniden diken de teşvik alacak. Bu nasıl bir kamu düzenidir?” diye soran Özcan, taşınması öngörülen zeytin ağaçlarının yerine yeni zeytinlikler kurulması için hazine arazilerinin önerildiğine dikkat çekti.
“Akbelen’de nasıl direndiysek, bugün de buradayız”
Akbelen Ormanı’nda yürütülen doğa mücadelesine atıfta bulunan Özcan, zeytinlikler konusunda da aynı kararlılıkla direneceklerini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Toprağı, ağacı, geleceği savunuyoruz. Zeytinlikler madencilik için feda edilemez. Ortada bir kamu yararı yoktur; varsa yoksa sermayenin çıkarı vardır. AKP’nin ‘harika çocuklarına’ yönelik bu kanun teklifi derhal geri çekilmelidir. Bu ülkenin ağacına da çiftçisine de toprağına da sahip çıkmaya devam edeceğiz.”
