PTT'nin Dağıtım Kahramanları: Baba Bisiklette, Oğul Skuterde
Bayraklı PTT Dağıtım Merkezi'nde görevli olan 48 yaşındaki Ramazan Sarıbaş, 20 yıldır yürüttüğü posta dağıtıcılığı görevini, son iki yıldır 20 yaşındaki oğlu Zülfikar ile birlikte yerine getiriyor. Her sabah evden birlikte çıkan baba-oğul, dağıtım merkezine giderek günlük görevlerini planlayıp postalarını alarak mesailerine başlıyor. Ramazan Sarıbaş bisikletle, oğlu Zülfikar ise skuterle sokak sokak dağıtıma çıkıyor.
Mesleğini bir işten öte sorumluluk olarak gören Ramazan Sarıbaş, PTT’nin tarihsel önemine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“PTT dedelerimizden bile daha eski bir kurum. Biz bu tarihin içinde bir yer edinebildiğimiz için gururluyuz. Pandemi döneminde herkes evindeyken, biz sahadaydık. Maaşları, mektupları, tebligatları ulaştırdık. Bu sürecin bir parçası olmak benim için çok anlamlı.”
Oğlunun postacılıkla küçük yaşlardan beri içli dışlı olduğunu söyleyen Sarıbaş, evlerinin iş yerine yakın olduğunu, Zülfikar’ın çocukken kendisine dağıtımlarda eşlik ettiğini anlattı.
Günlük iş rutinlerinden de bahseden Sarıbaş, “Mesaimiz 08.30’da başlıyor ama biz erken gelip işimizi planlıyoruz. Gönderileri sokaklara ve kapı numaralarına göre sıraya koyuyoruz, ardından belirlenen bölgelerde dağıtıma başlıyoruz,” dedi.
Tebligat dağıtımının titizlik gerektirdiğini vurgulayan deneyimli postacı, özellikle adli evraklarda hata yapmamak adına büyük özen gösterdiklerini belirterek bu sorumluluk bilincini oğluna da aktardığını ifade etti.
Baba Bisikletle, Oğul Skuterle Yollarda
Teknolojinin mesleklerine büyük kolaylık getirdiğini söyleyen Ramazan Sarıbaş, göreve başladığında sadece birkaç motosiklet bulunduğunu, bugün ise personelin büyük kısmının motorlu araçlarla dağıtım yaptığını belirtti. Kendisinin zaman zaman bisiklet kullandığını, oğlunun ise skuterle görevini sürdürdüğünü belirterek, “Aynı üniformayı oğlumla paylaşmak büyük bir gurur,” dedi.
"Çocukluktan Aşina Olduğum Bir Meslek"
İki yıl önce PTT’de göreve başlayan Zülfikar Sarıbaş, çocukluğundan bu yana tanıdığı postacılık mesleğini seçmesinde babasının büyük etkisi olduğunu söyledi.
“Babamın işi bana her zaman çekici gelirdi. Çocukken sokak sokak onunla gezmişliğim var. O tanıdıklık sayesinde ben de postacı olmaya karar verdim,” diyen genç Sarıbaş, mesleğin insanlarla birebir temas kurulan yönünü sevdiğini dile getirdi.
Zaman zaman vatandaşların kendilerine temkinli yaklaştığını da belirten Zülfikar, “İlk başta çekinenler oluyor, dolandırıcı sanan bile var. Ama zamanla bizi tanıyınca su, kahve ikram edenler oluyor. Bu da işimizi daha keyifli hale getiriyor,” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.