Yüzüne Kezzap Atılan Kadın, Acı Dolu Anlarını Anlattı

Uyuduğu sırada yüzüne ve vücudunun çeşitli yerlerine kezzap dökülen kadının vücudunda ciddi yanıklar oluştu.

Eski sevgili yüzünden hayatı karardı

İstanbul’da 4 yıl önce garson olarak çalışan, aslen Bartınlı olan Yasemin Uzunçelebi, 42 yaşındayken çalıştığı işletmeye müşteri olarak gelen Mehmet Y. ile tanıştı. Arkadaşlıkları kısa sürede sevgililiğe dönüştü. Ancak bir süre sonra çift ayrıldı ve Yasemin Uzunçelebi Antalya’ya taşınma kararı aldı.

İşten eve geldi, uykuya daldı

Avcılar Merkez Mahallesi Katip Ahmet Sokak’ta ablasıyla birlikte yaşayan Uzunçelebi, 5 Ekim 2021 günü işten eve döndü. Antalya’ya taşınmadan kısa bir süre önce eşyalarını toplayan kadın, o akşam uykuya daldı.

Önce suyu kesti, sonra yüzüne kezzap döktü

Gizlice eve giren Mehmet Y., iddiaya göre evdeki tüm su kaplarını boşalttı ve şebeke suyunu kesti. Ardından elindeki kezzabı uyuyan Yasemin Uzunçelebi’nin yüzüne ve vücuduna döktü. Gece saat 03.00 sıralarında acıyla uyanan kadın, yüzünü yıkamak için su aradı.

Su bulamayınca yardım istedi

Su bulamayan Uzunçelebi, apartmandaki dairelerin zillerine basarak yardım istemeye çalıştı. Ancak kimse kapıyı açmadı. Bunun üzerine tekrar evine döndü ve 112’yi aradı. Ağır yaralanan kadın hastaneye kaldırıldı.

Vücudunda kalıcı hasar oluştu

Talihsiz kadının sol gözü aktı, sağ gözünde görme kaybı meydana geldi. Vücudunun çeşitli yerlerinde üçüncü derece, kıkırdaklarında ise dördüncü derece yanık ve erime oluştu. Uzunçelebi, 6 ay yoğun bakımda, 4 ay da serviste tedavi gördü.

"Canice bir saldırıya uğradım"

Yasemin Uzunçelebi, yaşadığı korkunç saldırıyla ilgili şunları söyledi:

“5 Ekim 2021 günü erkek arkadaşım tarafından canice bir saldırıya uğradım. Elektriği ve suyu kapatmış. Kezzabı evde mi, dışarıda mı hazırladı bilmiyorum. Acıyla uyandım. Bütün apartmanı dolaşıp dairelerin kapılarını çaldım ama kimse açmadı. Daireme döndüm, 112’yi aradım. Ambulans geldi, hastaneye kaldırıldım. Sonrasını hatırlamıyorum.”

“Bu olay yüzünden bir gözümü kaybettim. Ellerimi, ağız yapımı, birçok uzvumu kaybettim. Doğru düzgün yemek yiyemiyorum, nefes almakta zorlanıyorum. Çok büyük acılar çektim. Bunların bir daha yaşanmasını istemiyorum. Hiçbir kadının, hiçbir gencin bunları yaşamasını istemiyorum. Artık buna ‘dur’ denmeli. Devletimizin bu konuda adım atması gerekiyor.”

"O acıyı tarif etmek imkansız"

Kezzapla saldırıya uğradığı geceyi anlatan Uzunçelebi, o anları şu sözlerle aktardı:

“Kafede garson olarak çalışıyordum. Orada tanıştık. O müşteri olarak geldi. Önce tanıştık, sonra arkadaş olduk. İlişkimiz ilerledikçe onu iyi bir insan sandım. Ama öyle değilmiş. Bunu sonradan anladım. Sonradan öğrendim ki devletten sahte şekilde engelli maaşı alıyormuş.”

“O gün Antalya’ya taşınacaktım. Gece uyurken eve girmiş. Kezzabı nasıl hazırladı bilmiyorum. Kafam çok karışıktı, tam olarak hatırlamıyorum. Bir çocuğun rüyadan uyanması gibi… O acıyı tarif etmek imkânsız. Yüzünüzün bir kısmı erirken hissettiğiniz şey anlatılamaz. Yüzünüzün dış tarafı eriyor, ellerinize, ayaklarınıza damlıyor. O can havliyle su arıyorsunuz ama su yok. Damacanaları, çaydanlıkları, ısıtıcıyı, sürahiyi boşaltmış. Her şeyi önceden planlamış. Elektriği, suyu kesmiş. Gündüz mü yaptı bilmiyorum. O gün yoldan gelmiştim, yorgundum. Eşyalarımı toplayıp saat 22.00 gibi yattım. O yorgunlukla hiçbir şeyi duymadım.”

"Kolay güvenmeyin, tatlı sözlere inanmayın"

Gençlere tavsiyelerde bulunan Uzunçelebi, şu uyarılarda bulundu:

“Genç arkadaşlarımıza, bayan arkadaşlarımıza, hangi yaşta olurlarsa olsunlar; tatlı sözlere kanmasınlar, inanmasınlar. Kolay güvenmesinler, arkadaşlık kurarken dikkatli olsunlar. Ben çok saf bir insanım. Her şeye inanıyorum. Kalbimin temizliğinden mi bilmiyorum ama çabuk inanıyorum ve bu yüzden kaybediyorum.”

“Sadece erkekler değil, bayanlar da beni sırtımdan vurdu. Bu yaşadıklarımı asla unutamıyorum. En büyük hatam kolay inanmak oldu.”