Hain S-A-L-A-T-A!

Dün İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen basın bilgilendirme toplantısına katıldık. Toplantıda ev sahibi İl Milli Eğitim müdürünün yanında Vali Amir Çiçek’te vardı. İlk olarak kürsüye çıkan Vali Amir Çiçek geçtiğimiz günlerde yapılan İsveç ziyaretleri ve Muğla’da turizmin 12 aya yayılma projeleri konusunda bilgi verdi. Muğla’nın ülke genelinde Milli Eğitim standartlarında da önde olduğunu belirten Vali Çiçek konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını aldı.

***

Yemeklerden alınan numunelerin yapılan analizinde salatada “koli basili”ne rastlandı.   Konunun detaylarına girmeden önce size bir bilmece sorayım, kahramanımızın kim olduğunu tahmin edin bakalım. “İnsanlar onu çıplak gözle göremezler. Ancak mikroskopla incelediklerinde tuzaklarına düşebiliyor. Kim icat ettiyse onun katili o. Ama olsun…Bir tane değil ki…Yüzlerce,binlerce hatta milyonlarca yedeği mevcut.En çok pasaklı çocukları seviyorum. Ev hanımlarından ise nefret ediyor. Ne o öyle? Çamaşır suları, deterjanlar… Bildiniz mi? Kim olduğunu?”

***

4 kasım gecesi hastanelere gelen 5 kasımda da sayılarının giderek arttığı taşımalı eğitim gören öğrencilerin okullarında yedikleri öğlen yemeğinden zehirlendikleri iddiası üzerine bir anda herkes alarma geçti. 157 öğrenci okullarında verilen öğle yemeğinden yedikten sonra akşam saatlerinde mide bulantısı, kusma ve isal şikayeti ile hastanelerin acil servislerini doldurdu. Olaya el koyan Muğla Valiliği ilk olarak öğrencilerin sağlık durumları ile ilgilenirken yemeklerin temin edildiği firmanın mutfağından da yemek numunelerini aldı. Hemen firmaya dört günlük bir kapatma uygulandı.

***

İşte Beklenen soru ilk soru olarak geldi. Günlerdir sayfalarımızdan köşelerimizden sorduğumuz 157 öğrencinin zehirlenme olayları ile ilgili soru Vali Amir Çiçek’e soruldu. Vali Çiçek, “olay günü ilk olarak öğrencilerimizin sağlık durumlarının iyi olması ile ilgili çalıştık ardından da yemek numuneleri alındı” dedi. “Mevzuat gereği yapılması gereken her şey yapıldı. Firmaya resmi para cezası kesildi” cümlesini kurdu. Gazetecilerden ikinci soru geldi. “Aynı firma okullara yemek vermeye devam ediyor mu?” Vali Çiçek, “Mevzuat uygulanıyor. İdari para cezası kesildi savcılığa da suç duyurusunda bulunuldu.”

***

Mevzuat gereği ne yapıldığını yada yapılabileceğini merak edenlerin sorularına da cevap bulalım. Öğrencilerin hastalanmasına neden olan “Koli Basili” salatada bulunmuş. Yani mevzuat gereği pişen yemek de değil, çiğ servis edilen salatada rastlandığı için sözleşme iptalini gerektirmiyor. Başka bir değişle bu zehirlenmeden ölen olsaydı sorumlusu “SALATA”  olacaktı. Başka neler var mevzuatta? Mesela her okulda bulunması gereken numune kapları var. Zehirlenme olayı sonrası alınan numuneler firmanın mutfağından mı yoksa okullarda olması gereken ama bulunmayan kaplardan mı alındı? Mevzuat başka ne diyor? Yemek üretilen mutfak en uzak 70 kilometreye kadar yemek taşıma işlemi yapabilir. Menteşe ilçesi Bayır mahallesinde üretilen yemek’ten nasıl oluyor da Datça’daki çocuklar zehirleniyor? Firmanın Datça’da bulunan okullara 70 Km uzaklıkta başka bir mutfağı mı var? Varsa o mutfaktan numune alındı mı?

***

Aslında bu soruların ardı arkası kesilmiyor. Firmaya verilen 4 günlük kapatma kararı uygulanırken okullarda dağıtılacak yemekler nereden temin edildi? Bu yemeklerin maliyetini kim karşıladı? Temin edilen bu yemekler mevzuata ve belirlenen kriterlere uygun mu?

***

Vali Amir Çiçek, “Mevzuatta gereken ne varsa yapılacak. Yapmayanlar olursa bende onlar için gerekeni yaparım” dedi. Olay şimdi savcılıkta savcılık delilleri inceleyecek ve karar verecek. Şimdi kendinize bir sorun bakalım. Zehirlenen çocuklardan biri sizin çocuğunuz olsaydı tekrar nasıl o okulda verilen yemesine nasıl izin vereceksiniz? Bu çocuklar hepimizin 18 yaşının altında ki tüm vatandaşların sağlık güvencesi devlettir. Devletin koruması ve kollaması ile geleceğimizi onlara bırakacağız.