Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Çatalkaya uyardı: “Elimizdeki veriler Fethiye depreminin yaklaştığını söylüyor”

Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Çatalkaya uyardı:  “Elimizdeki veriler Fethiye depreminin yaklaştığını söylüyor”
Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve 10 ili etkileyen depremin ardından diğer illerin deprem riskleri araştırılmaya başlandı. Muğla’daki fay hatları hakkında görüştüğümüz TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, “Fethiye depreminin tekrarlanma periyodu baya bir yaklaştı. Tarih veremeyiz ama yakın olduğunu düşünüyoruz. Elimizdeki veriler Fethiye depreminin yaklaştığını ve büyüklüğünün 7’den yukarı olacağını söylüyor” dedi.

BERİTAN YÜCEL

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki 10 ili etkileyen depremlerin ardından Muğla’da deprem üretebilecek fay hatları ve alınması gereken önlemler ile ilgili TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, gazetemize açıklamalarda bulundu.

Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) yayımladığı yenilenmiş diri fay haritalarına göre Türkiye'de doğrudan diri fay üzerine oturan, 45 il arasında Muğla’nın Fethiye ve Marmaris ilçeleri de yer alıyor.

“MUĞLA FAYIMIZ DÜĞEREK’TEN YATAĞAN’A KADAR GİDİYOR”

İl Temsilcisi Çatalkaya, Muğla’da paleosismoloji çalışmalarını yapılması gerektiğini ve fayların aktif mi, pasif mi olduğunu, ne kadar deprem oluşturabileceğinin araştırılması gerektiğini söyledi. Çatalkaya, “Yenilenmiş diri fay hattı bizim daha önce paylaştığımız bilgilerle aynı faylar ancak 5 yılda bir fay haritalarının detaylandırılması gerekiyor. Nasıl ki Elazığ depreminden sonra faylarının yöneliminde üretebilecekleri deprem miktarlarında bir kısım bilimsel çalışmalar oldu. Buna göre MTA’da bunları revize ediyor. Değişen çok fazla bir şey yok. Bizim Muğla fayımız Düğerek’ten Yatağan’a kadar gider. Muğla fayında şöyle bir sorun var. Muğla fayını MTA daha önce çalışma yapmış bu fayın aktif olmadığını deprem üretemeyeceğini ömrünü tamamladığını yönünde bir çalışma yapmış ancak bilimsel çalışmalarda bu fayın tek parça değil 2 parça olduğu, Akçaova kısmında ayrıldığını, 2 tane farklı sekment oluşturduğunu ve bunlarında 6-6,50 büyüklüğünde deprem üretebileceği konusunda bir tez var. Bu tezleri net olarak paleosismoloji dediğimiz çalışmalar bittikten sonra bu fayların aktif mi, pasif mi olduğunu, ne kadar deprem oluşturabileceği ortaya çıkıyor. Bu çalışmalar yapılmadığı için böyle bir riskimiz var. Bu fay Muğla merkezimizde olduğu için. Bunun yapılması için üniversitenin, deprem araştırma merkezinin, AFAD’ın ve MTA’nın çalışması lazım. Diğer taraftan da komplike çalışma bu” dedi.

“FETHİYE- BURDUR FAYININ 7,5 ŞİDDETİNDE DEPREM ÜRETEBİLİR”

Muğla’da 4 ayrı fay hattı olduğunu kaydeden Çatalkaya, Fethiye-Burdur fayının geçmişte ürettiği depremlere, istatistiksel verilere ve bilimsel yayınların incelenmesinin ardından 7,5 şiddetinde deprem üretebileceğini söyledi. Çatalkaya, “Fethiye’de Fethiye-Burdur fayı var. Fethiye-Burdur fayı 4 ayrı sekmenttir. 4 ayrı parçadır. Nasıl ki şimdi Doğu Anadolu fayının üzerinden 2 fay yarım gün arayla kırıldı ve deprem ürettiyse onun gibi bir şey. Birbirini tetikler mi, tetiklemez mi bunlarla ilgili bilimsel çalışmalar yok ama Doğu Anadolu fayını Naci Görür hocamız yıllar önce çalışmış, 1971 yılında İhsan Ketin fayın şeklini şemailini bulmuş, Naci Görür’de 4 yıldan beri bütün yayınlarında burada büyük bir sessizlik olduğunu bunun tehlike olduğunu söylüyordu. Bununla ilgili bizim üniversitemizin bir çalışması var. Milas fayı, Muğla fayı, Gökova fayı veya Ören fayı dediğimiz fay ve Burdur fayı. Bu 4 tane ayrı bizim fayımız var. Bu fayların paleosismoloji çalışmaları yapılmadığı için ne kadar deprem üretebileceklerini bilmiyoruz. Ama geçmişte ürettiği depremlere göre, istatistiksel verilere göre, bilimsel yayınlardan bir sonuca doğru gidiyoruz. Mesela Fethiye- Burdur fayının 7,5 şiddetinde deprem üretebilir diyoruz. Çünkü 1957 yılında 7,1 şiddetinde bir deprem oluşturmuştur. Sonucu, tekrarlanma periyodu belli. Depremler belirli bir süre stresi bekliyor. Kırılma anında boşalan enerji hareket ederek yayılarak gitmeye çalışıyor. Bu depremin ne kadar deprem ürettiği önemli değil. Önemli olan zeminde meydana getirdiği iveme değişikliği. Kaya bir zeminde dalga gelir geçer, sulu bir zeminde bulanmaya başlar. Hatay’da ki depremin yıkıma neden olmasının sebebi bu. Maraş’taki deprem fayın güzergahında olması ve binaların çok eski olmasından kaynaklı” şeklinde konuştu.

“GEVŞEK DOLGU ZEMİNLERİN İÇERİSİNDE YAPILAŞMA VAR”

Fay Yasasının acilen çıkarılması gerektiğini ifade eden Çatalkaya, “Fethiye’de ciddi sıkıntımız var. Dolgu sahasının içerisinde. Seydikemer’de öyle. Su seviyeleri çok yüksek, alivyon zemin dediğimiz gevşek dolgu zeminlerin içerisinde yapılaşma var. Buralar depremin büyüklüğü önemli değil, fayın kırıldığı andaki ürettiği büyüklük ayrı, binaya tesir ettiği kısmına da şiddetinin yüksek olacağını düşünüyoruz. Neden derseniz zemin sıvılaşmasından dolayı. En büyük tehlike ilçe belediyeleri buradaki planlama aşamasında çok fazla etkili olamıyorlar. Fay Yasasının acilen çıkarılması gerekiyor. Yerleşimlerin fay hatlarından çıkarılması gerekiyor. Fethiye’yi oradan çıkarabilir misiniz, çıkaramazsınız. Ama bundan sonraki yapılaşmada yerleşimi dışarıya taşırsınız. Fethiye içerisindeki mevcut binaların acil rehabilitasyonuna gidersiniz” dedi.

“VATANDAŞA CİDDİ BİR KÖTÜLÜK YAPILIYOR”

Fethiye depreminin tekrarlanma periyodunun yaklaştığını dile getiren Çatalkaya, “Afet dediğimiz şey Afet öncesi, sırası ve sonrası yapılacaklar diye mutlaka bir mevzuatının içerisine taşınması lazım. İçişleri Bakanlığı geçtiğimizi yıllarda bir genelge yayımladı. Bu genelde İl Risk Azaltma Planları diye her il bazında afet planlarınızı acilen yapın diye AFAD başkanlıklarına il müdürlüklerine acilen bir genelge gönderdi. Bu konu ciddi bir şekilde çalışılmaya başlandı ama sonuç alınmadı. Fethiye’de mesela afet öncesinde ne kadar zarar göreceği, planlaması yapılması gerekiyor. Fethiye depreminin tekrarlanma periyodu baya bir yaklaştı. Tarih veremeyiz ama yakın olduğunu düşünüyoruz. Şuanda en yakın Fethiye olarak görüyoruz. Elimizdeki veriler Fethiye depreminin yaklaştığını ve büyüklüğünün 7’den yukarı olacağını söylüyor.

İlçe belediyelerinde yapı ruhsatı, yapılaşma sırasında yapı denetim yasasında bir boşluğumuz var. Yapı denetim yasasının içerisinde İnşaat Mühendislerine zeminle ilgili kontrol yetkisini vermiş. Bünyesinde Jeoloji veya Jeofizik mühendisi yoksa hizmet alabilir demiş yasa. Belediyelerde oradaki denetimleri yaptırmıyorlar. Vatandaşa ciddi bir kötülük yapılıyor. Yapı denetim firmasıda zemin etütlerinin yerinde denetimini yapmıyor. Yerindeyi bıraktık kâğıt üzerinde bile yapmıyorlar.

Yıkılan yerlerde bina yapımında öncelik verilmesi gereken konu yapı planlaması. Muğla’da yatay yapılaşmaya doğru ilerliyoruz burada avantaj. Fethiye’de de 2 katlı binalar var ama deniz kenarında dolgu sahasının üzerine vermişler. Menteşe’de ciddi bir sıkıntının olacağını düşünmüyoruz ama bu Merkezdeki alivyon sahalardaki bina envanterinin mutlaka elden geçmesi gerekiyor” diye konuştu.

Bu haber toplam 18655 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum