Yöreye uygun ırkta arı seçilmeli!

Milas’ta arıcılara eğitim veren Dr. Ali Korkmaz, arıcılığın gelişmesi için arıcılara büyük görevler düştüğünü belirterek, “Arı ırklarının yöreye uygun olması gerekiyor. Bu yöredeki arıcılarımızın yüksek verim için Muğla arısı ırkını tercih etmelidir!” dedi.

Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği(MAYBİR) ve Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü işbirliğinde arıcılığın geliştirilmesi ve verimin artırılması için dün saat 10.00’da MİTSO Toplantı Salonu’nda arıcılara eğitim verildi. Samsun Gıda, Tarım, Hayvancılık İl Müdürlüğü personeli Dr. Ali Korkmaz’ın verdiği eğitimde, arıcıların karşılaştığı sorunlar ve çözüm önerileri konuşuldu.

Milas’taki arıcılığın geliştirilmesi ve arıcıların sorunlarını çözmek amacıyla 2002 yılında Muğla’da kurulan Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği(MAYBİR) ve Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, arıcılıkta verimin artırılması için düzenlediği eğitimlerine devam ediyor. Arıcılıkta karşılaşılan kemikleşmiş sorunlara öneri sunan eğitime, Milaslı arıcılar katıldı.

Katılımcılara oksalik asit uygulamalarını içeren bilgi formunun dağıtıldığı eğitime ayrıca; Milas Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü görevlisi Veteriner Hekim Yusuf Yavuz Demirezen, Veteriner Sağlık Teknisyeni Ferhat Haney, Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği(MAYBİR) 2. Başkanı Yılmaz Kaya ve Gıda Mühendisi Yasin Kırgız katıldı.

KOVAN SAYISINDAN ÇOK KOVANIN VERİMİ ÖNEMLİ!

Türkiye’deki bal verimliliği düşük olduğu için birim maliyetin yüksek olduğunu belirten Korkmaz, “Yurtdışındaki üreticiler, 2 dolara ürün satarken bizim sadece maliyetimiz 5 dolara ulaşıyor. Bizim öncelikle verimimizi artırmamız gerekiyor. Verimi artırırken de kaliteyi bozmamamız gerek.” dedi.

Arıcılık ile ilgili istatistikleri de paylaşan Korkmaz, “Türkiye’de 8 milyon kovanımız var. Dünyada kilometrekare başına en fazla kovanı olan ülkelerden biriyiz. Yani 1 kilometre karede 10 kovan düşüyor. Dünya birincisi olan Çin’de ise bu sayı yalnızca 1. Çin, kilometrekareye bir kovan koyarak 50 kilo bal alıyor, biz Türkiye’de kilometrekareye 10 kovan koyarak 150 kilo bal alıyoruz. 10 kovan ile uğraştığımız için maliyetimiz artıyor.” ifadelerini kullandı.

Verimi artırmak için verilen ilaçların doğru kullanılması gerektiğinin altını çizen Korkmaz, “Eskiden tabiat güçsüz olanları öldürür, doğanın döngüsü devam ederdi. Ama biz ilaçlarla arıları yaşatarak doğaya karşı geliyoruz. Gerçek doğada güçlüler ayakta kalır.” diyerek arıcılıkta doğal olmayan ilaçların iyi denetlenmesi gerektiğini belirtti.

YÖREYE UYGUN IRK SEÇİMİ…

Muğla arısının en verimli türlerden biri olduğunu ve tanıtım konusunda eksiklikler nedeniyle pazarlamanın yetersiz olduğunu söyleyen Korkmaz ayrıca, “Bu yörenin arısı bu bölge için en iyi arıdır. Örneğin Kafkas arısı, propolis üretmede dünyanın bir numarası. Hatay’daki meslektaşlarım bir bilimsel çalışma yaptı. Kafkas arısıyla Hatay’da propolis üretimini denediler. Sonuç olumsuz çıktı. Çünkü arılar yaşadıkları bölgeye göre özellik kazanır. Arıların yöresel özellikleri var.” dedi.