NURETTİN DEMİR: ÜNİVERSİTE HASTANELERİ RANT KURBANI OLUYOR
MUSTAFA İNCİ CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir üniversite hastanelerinin şamar oğlanına dönüştürüldüğünü belirterek “sağlıkta gelinen başarısızlığı kendisinde görmeyenler, 7 Haziran’da sandıktan çıkan milletin iradesini dahi yok saymaktadırlar” dedi. Demir, “Türkiye’nin nitelikli tıp kadrosunu yetiştiren üniversite hastanelerini çökert-batır-talan et zihniyetiyle komaya sokulduğunu” söylediDemir Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun iflas noktasına gelen üniversite hastaneleri için “hareket etmekte zorlanan obez yapılar. Yunanistan gibi borcu borçla kapatmaya çalışıyorlar” açıklamasının acizlik olduğunu iddia etti. 13 yıllık AKP iktidarı döneminde sağlık sisteminin altüst edildiğini ve büyük bir kaosun içine sokulduğunu dile getirdi.Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun üniversite hastaneleri için yaptığı “obez” benzetmesinin bir talihsizlik olduğunu kaydeden Demir yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:“Bu açıklamasıyla üniversite hastanelerini aşağılayarak, hedef gösteren Sağlık Bakanına sormak istiyorum: Üniversite hastanelerini şamar oğlanına dönüştürmekten utanmıyor musunuz?
Hizmet hastanesi olarak kar hedefli çalışmak ya da üniversite hastanesi olarak iflas bayrağını çekmek seçenekleri arasında bıraktığınız üniversite hastanelerini, ticarethane olmaya zorladınız. Yaptığımız tüm uyarıları yok saydınız. Sağlık Bakanlığına bağlı üniversite oluşturma hülyalarınızı gerçekleştirmek için “nitelikli” rakip olarak gördüğünüz üniversite hastanelerini ortadan kaldırmaya yönelik politika geliştirdiniz. Bakanlığınıza bağlı Sağlık Bilimleri Üniversitesi ile özerk, bilimsel, tıp eğitimini yok sayarak, peynir ekmek gibi unvan dağıtan bir kurum hedeflediniz. Bununla da yetinmeyip nitelikli tıp eğitimini ortadan kaldırmaya yönelik bir süreç yönetmeye başladınız. Bu açıkça sizleri de yetiştiren üniversite hastanelerine ihanet etmektir. Arazilerinin değeri herkesçe bilinen, birikimi dünyaya yayılmış olan üniversite hastanelerini yok etme projesinin ve zihniyetinin baş yöneticisi durumundasınız.
16 Ağustos’ta “başkan seçseydiniz ülkede kaos olmayacaktı” açıklamasını yapan Sağlık Bakanı, sağlıktaki tüm sorunları unutmuş gibi ülkedeki istikrarsızlığı “ben istedim, olmadı” gibi şımarıkça bir nedene bağlıyor. Oysaki sağlıkta gelinen başarısız süreç, angarya ile boğuşan hekimler ve sağlık çalışanlarının, şiddetin öznesi haline gelerek korku ve baskı altında mesleğini yapmak zorunda kalmaları, yoksulluk sınırında olan emekli hekimler ve sağlık hizmetinin niteliksizleşerek, en temel hakkı olan sağlık hakkına ulaşamayan hastaların olması 13 yıllık AKP iktidarının bir sonucudur.
Üniversite hastanelerinin önemini sağlık alanında yer almayan kişiler bile çok iyi bilir. En ağır vakaları tedavi eden, bilimsel yanı ağır basan üniversite hastaneleri bu ülkenin sağlık alanında en değerli varlıklarındandır. Sağlık sisteminin içerisinde yer alan, adını dünyaya duyurmuş hekimleri yetiştiren, oluşturduğu bilgi birikimiyle yıllarca birçok dermansız hastalığa çare olmuş üniversite hastaneleri bugün açıkça çökertilmek istenmektedir. Geçmişte ülke ekonomisine katkısı olan Kamu İktisadi Teşebbüsleri, üç beş kuruşa nasıl peşkeş çekildiyse, bugün de üniversite hastaneleri zarar ediyor denilerek, talan edilmek istenmektedir.Bir sistemin beyni çökertilirse, o sistem iflas eder. Eğer siz de sağlık sisteminin beyni olan üniversite hastanelerini yok ederseniz saatli bir bombanın pimini çekmiş olursunuz.Böylesi bir ortam içerisinde, bilim üretmesi gereken üniversite hastaneleri araştırma ve eğitim yapmak yerine borç kıskacında var olmak için direnmektedir.Obezitenin çözümü sağlıklı beslenmektir. Üniversite hastanelerini yok etmek, obezitenin daha da çok önünü açmaktır. Eğer bir hastalık keşfetmişseniz, o hastalığın büyümesini, yayılmasını önlemek için tedavi süreci başlatılmalıdır. Üniversite hastanelerinin tefeci bir anlayışla ele alınmasını kınıyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.