Muğla’nın Menteşe ilçesine bağlı Emirbeyazıt Mahallesi’nde yaklaşık 100 yıllık bir tarihe sahip olan Muğla evi, yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Eski evin durumu çevre esnafını tedirgin ediyor. Esnaf, atıl vaziyette bulunan evin her gün bir parçasının düştüğünü ve ufak bir sarsıntıda yıkılma tehlikesinin bulunduğuna dikkat çekti.
Teslime Yıldırım
Muğla’nın merkez Menteşe ilçesinde atıl vaziyette bulunan eski ev, çevre esnafını endişelendiriyor. Emirbeyazıt Mahallesi’ndeki yaklaşık 100 yıllık geçmişi bulunan eski ev, bakımsızlıktan adeta bir harabeyi andırıyor.
Evin bulunduğu bölgedeki çevre esnafı, atıl vaziyette bulunan evin her gün bir parçasının düştüğünü ve ufak bir sarsıntıda yıkılma tehlikesinin bulunduğuna dikkat çekti.
Esnaf, “Gözümüz her an bu evde” derken, evin yeniden yapılabilmesi için ev sahibinin gerekli müracaatta bulunduğunu ancak halen bir sonuca varılamadığını belirttiler. Çevre esnafı, söz konusu evin bir gün yıkılabileceğini dile getirdiler.
Evin sahibi Uğur Karamanoğlu, evin yeniden yapılabilmesi için gerekli işlemlerin uzun sürdüğünü, evin uzun zamandır harabe halde olduğunu söyledi. Karamanoğlu, evin yeniden yapımına ilişkin, Belediyenin ilgili birimlerine, SİT ve Anıtlar Kurulu’na müracaatlarının bulunduğunu da söyledi.
Ev sahibi Hasan Uğur Karamanoğlu şöyle devam etti:
“Evin sahibi olarak, bugünkü durumunun ve yarattığı tehlikenin farkındayım. Bu durumun giderilmesi için gerekli yerlere müracaat ettim, gerekli dilekçeleri verdim, çözüm istedim. Evin fotoğrafları çekildi. Dört-beş yıldır bu konuyla uğraşıyorum. Evin yeniden yapılabilmesi için proje istendi. Şu an proje için maddi duruma sahip değilim fakat ev bu haliyle tehlikeli bir hal aldı. Hem insanları, hem esnafları tedirgin ettiği bir gerçek. İlgililerden bu konuya çözüm istiyorum. Şu ara yaşanan depremde yıkılmamasına şükrediyoruz. Evin şu anki durumundan dolayı mesuliyet kabul etmediğimi de içeren bir dilekçe de sundum. Kimsenin zarar görmesini istemiyorum. Belli kurumlar fotoğraf çekip gidiyor. Sorunun çözümü ve tehlikesi kimsenin umurunda değil. Geçtiğimiz Ramazan Bayramında duvarın bir kısmı yıkıldı. Diğer bir kısmı da yan taraftaki, içinde aile de yaşayan eve dayanmakta. Ev ancak böyle ayakta duruyor. Gerçekten risk büyük. İnsanlara zarar gelmesinden endişe ediyorum. En azından bu tehlikeli halin ortadan kaldırılmasını ümit ediyorum.”