Son 41 gün!

Eskiler boşuna dememiş “41 kere maşallah” aman nazar değmesin seçmenin sandıkla buluşmasına sadece 41 gün kaldı. Anayasamız gereği genel seçimler dört yılda bir yerel seçimlerde beş yılda bir yapılır. Öyle bereketli bir dönem yaşıyoruz ki Yüksek Seçim Kurulu kuruldu kurulalı bu kadar yoğun çalışmadı.

***

2014 yerel seçimleri ile başlayan seçmen sandık buluşması, İlk kez Cumhurbaşkanlığı seçimini de yaptık. Vakti geldi Haziran 2015’de genel seçimleri de yaptık. Olmadı Kasım 2015’de tekrar sandık başına gidiyoruz. Siyasi parti teşkilatları, adaylar ve seçmen yorgun. Git gide özlenen seçim atmosferinden uzaklaşılıyor.

***

Seçimlerin ana argümanı değişim ve gelişimdir. Bizler nedense yıllardır Muğla’da hep ana argümanın dışında kalmayı tercih ettik. Hep değişmemesi için çalıştık. Süre gelen yerel ve genel seçimlerde değişmeme kazandı. Düz mantıkla düşününce insan eğer değişmeyecekse neden seçim yaparız ki diyor.

***

Aslında yavaş yavaş küçük Amerika olma yolunda ilerliyoruz. Zira bu sefer seçim yakın kısıtlı sürede adayların kendilerinin çalışma yapma şansları epeyce zor. Bu yüzden seçim sonuçlarını siyasi partilerin genel politikaları ve genel başkanlarının söylevleri belirleyecek.  Bu dönemde de kim kimin peşine takılacak hep birlikte göreceğiz. Önce hamle yapan akılcı siyaset izleyen diğer tüm siyasi partileri peşine takarak 41 günlük süreyi lehine çevirecektir.

***

Gelin görün ki orada da sorunlarımız var. En son hangi seçim döneminde siyasi parti genel başkanlarının bir televizyon programında yan yana politikaları üzerine tartışırken gördüğünüzü hatırlayabiliyor musunuz?  Çok oldu. Nedense her biri ayrı ayrı televizyon programlarına çıkarak kendileri tarafından belirlenen gazetecilerin yine kendileri tarafından belirlenen sorular sormasını sağlayarak istedikleri cevapları veriyorlar.

***

Bizler televizyon başında bu adama neden bunu da sormuyorlar diye çırpınırken, hata kaza bir basın toplantısında sorarlarsa gazeteciler haddini aşmak hatta pravakötürlükle suçlanıyor. Küçük Amerika olma yolundayız ama bir yandan da dünya ülkeleri sıralamasında alt basamaklara iniyoruz. Amerika’da seçim dönemlerinde başkan adayları televizyonda bir modülatörün yönettiği tartışma programlarında karşılıklı projelerini açıklar. Bu bizde pek mümkün görünmüyor. Zira biz toplum olarak tartışmayı bilmiyoruz biz tartışmayı kavgaya çeviririz.

***

Hal böyle iken 554 mahallesi 650 bin seçmeni ve 6 milletvekili olan Muğla’da farklı değil. Muğla’da geniş coğrafyaya yayılmış mahallelerde kendini, partisini ve projelerini anlatacak 18 milletvekili adayı zamanla yarışacak. Haziran seçimlerinde seçilebilecek sıralarda olmamalarına rağmen canla başla koşturan milletvekili adaylarını düşünüce bu dönemde de aynısını görür müyüz diye merak ediyorum.

***

Seçmen eskisi gibi sandığı özlemiyor. Bir yıl içinde dördüncü kez sandık başına gidecek. Yine görevini yerine getirecek. Kalan 41 günlük sürede hangi siyasi parti yada hangi aday yapacağı çalışmalarla seçmenin oyunu alabilecek göreceğiz. Ast olan iktidar olmak için kim hevesli yada sadece muhalefet olayım yeter düşünceleri.

***

Umarım bu kez seçmenin verdiği kararla oluşacak meclis seçmene sandığı özleme şansı tanır. Hem siyasi parti teşkilatları, hem de seçmenler seçim yorgunluklarını unutur ülke için Muğla için proje üretmeye devam ederler. Kalan 41 günde milletvekili adaylarının işi zor. Seçmenden gelmesi muhtemel sorular onları zora sokacak. AK Partili milletvekili adaylarına “daha yeni sizi seçip gönderdik neden geldiniz yine?”, CHP’li milletvekili adaylarına “Madem olmayacaktı neden 40 gün oyaladınız masadan neden kalkmadınız?”, MHP’li milletvekili adaylarına da “karşı olmadığınız bir çözüm yolu var mı?”. Artık seçmen sıkıldı en sonunda “verin misketlerimi, ben oynamıyorum” diyerek sandığa da gitmeye bilir. Kos koca 41 gün kaldı çalışan koşan adaylarımıza “41 kere maşallah!”