2002 yılında ilk seçimlere giren ülke genelinde vatandaşın desteğini alan ancak Muğla’da bir türlü istenilen başarıya ulaşamayan AK Parti teşkilatları başarısızlığı kendi içlerinde artık yüksek sesle tartışmaya başladı. AK Parti’de temayüller genelde genel merkez tarafından atanan bir ismin tek liste ile sandığa girmesi. Başka bir değişle ben belirledim sizde altına bir imza atın der gibi.

***

Muğla yapısı gereği dayatmalara tepki gösteren bir çizgide ilerler. Hem muhafazakar hem de gelenekçidir aslında. Yaşam gelenekleri konforumist bir yapıda devam eder. Konforlarından taviz vermeden minimum enerji ile maksimum konfor ararlar. Buda şehrin genelinde kendine statüko olarak ortaya koyar. Kimin yönlendirdiği kimin gelişmesine yardın ettiği pek belli olmayan statüko şehrin siyasi tercihlerine de yansır. Hafta sonunu boş geçmemek gerek diyerek kısa bir Muğla turuna başlamaya karar verdim. Şehrin en batısından Bodrum’dan başladım tura. Bodrum’u bir güne sığdırmaya çalıştım. Kimileri için turistlik bir gezi gibi görünse de dolaştığım yerler pek turistlerin uğramadığı daha çok Bodrum’da yaz kış kalanların vakit geçirdiği yada çalıştığı yerlerdi. Yarım ada turum boyunca sahada siyasetin durumunu öğrenmek için epeyce sohbet edip soru sordum. Çıkan sonuçlar gerçekten çok ilginçti. Pazar günü nü de Menteşe’in eski beldeleri şimdilerde ise mahalle olan yerlerinde geçirdim. Bayır, Kafaca, Yeşilyurt ve Yerkesik. Kimi zaman kahvelerde kimi zaman ise tarlada ağaç gölgesinde sohbet ettim. Oralardan aldığım veriler ise daha da çarpıcı.

***

Bodrum’da AK Parti İlçe Başkanını tanımıyorlar. İsmini bile bilenlerin sayısı epeyce az. Acaba Bodrum’a özgü bir durum mu diyerek merakla eski DYP ve ANAP dönemi ilçe başkanlarından ve il başkanlarından bahis edince onların siyaset anlayışından tutun seçim çalışmalarında neler yaptıklarına kadar anlatıyorlar. Buradan çıkacak sonuç net. AK Parti Bodrum’da siyaset üretemiyor ürütemediği gibi kendini de tanıtamıyor.

***

Menteşe’de durum nedir? Menteşe’de de durum üç aşağı beş yukarı aynı. Menteşe’de sağ seçmen biraz daha farklı isimleri biliyor ama resimlerden tanıyamıyor. “İsmini duydum” diyenler epeyce fazla ama cismini bilen yok. Peki bana bu güne kadar başarılı bulduğunuz siyasetçileri söylermisiniz dediğimde ise, “Enver Kansu, Cavit Karaöz, Hasan Yüzbaşıoğlu, Şükrü Zeybek, İrfettin Akar, Latif Sakıcı, Tuncer Besi, Tufan Doğu……” diyerek sıralıyorlar. Ancak sıralamada hiçbir AK Partili yönetici ve milletvekilinin ismini kullanmıyorlar. Sebebini merak edip ısrarla sorduğumda da, “seçimden önce gelir sonra giderler. Ne zaman bir sorunumuz olsa yardım istesek bırakın görüşmeyi kendilerine ulaşmak bile mümkün değil” sanırım başarısızlığın en temel kısmı burada kilitleniyor.

***

Genel Merkez’e göre hazırlanmış bir teşkilat sahada istenilen verime ulaşamıyor. Muğla’da başarılı olmanın tek sırrı Muğla’ya göre bir teşkilat oluşması. AK Parti ne zaman Muğla’da başarılı olur sorusunun beklide en önemli cevabı burada yatıyor. Muğla’ya göre bir teşkilat, genel merkeze göre değil. Sanırım önümüzdeki günlerde bu oluşum yerini alacaktır. Hatırlatmadan geçemeyeceğim Validayının torunu MKYK üyesi Bülent Karakuş’un da ilçe danışmalarda gösterdiği performansında takipçisiyim.