Marmara denizini yaşanmaz hale getiren deniz salyası istilası, Marmara denizinin, fosseptik çukuru gibi kullanılması neticesinde meydana gelmiştir.

Kimyasal atıkların yoğun olduğu evsel ve sanayi artıklarımızı arıtma tesislerinde tam arıtmadan denize verir isek, başımıza her zaman MÜSİLAJ belası gelebilir.

MÜSİLAJ sorununun yanlız Marmara denizinde olur, tuzağına düşenlerimiz var maalesef.

Ege ve Akdeniz kenarında meydana gelen evsel ve sanayi artıklarımızı da tam arıtmadan denize vermeye devam eder isek, MÜSİLAJ belası ile her an karşı karşıya kalabiliriz.

Örneğin, Muğla sahillerindeki turizm tesisleri ile evsel artıklarımızı arıtmadan hâlâ birçok yerde foseptiklere veriyoruz.

Foseptikler de az da olsa bu atıkları sızdırıyorlar.

Foseptikler bu güne kadar MÜSİLAJ oluşmasını önleyebildiler.

Ama bu, foseptiklerin atıkları engellemesinin devam edeceği anlamına gelmiyor.

Muğla sahillerinde MÜSİLAJ afeti ile karşı karşıya kalmamamız için, fosseptik yönteminden bir an önce vaz geçip,  evsel ve turistik artıklarımız için arıtma tesisleri yapılmalı ve arıtılan suları da yeşil alanların sulamalarında kullanabilmeliyiz.

Muğla ilinde imar planı henüz yapılamayan tüm sahil köylerimizde foseptik yöntemi kullanılıyor.

Çünkü,  alt yapı ve arıtma tesisi yapımı için, o yörenin öncelikle  imar planının yapılması gerekiyor.

Foseptik yöntemi ile, daha fazla yol gidilmesi mümkün değildir.

Muğla ili, sahillerinde, MÜSİLAJ tehlikesini bu günlerden karşılamak için harekete geçmelidir.

MÜSİLAJ, yanlız Marmara denizine has bir tehlike değildir.