Gökova Körfezi imar durumu gündemdeki yerini tutmaya devam ediyor. Açıklamalar ardı ardına geliyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü CHP İl Başkanı Mürsel Alban ve AK Parti adına açıklama yapan Kadem Mete ayrı ayrı açıklama yaptı. Her ikisi de birbirinin aksi açıklamalar yapınca okuyucularımızın da kafası karışmış olacak ki gelen telefonlar ve elektronik postalarda hep aynı soru var “kim yalan söylüyor?” şimdi her iki açıklamaya da özetle bakalım sonra değerlendirelim.

***

CHP İl Başkanı Mürsel AlbanBüyükşehir Belediye Meclis üyeleri, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, CHP Muğla Millekvekilleri Akın Üstündağ, Nurettin Demir ve Ömer Süha Aldan'ın katılımları ile bilgilendirme toplantısı düzenledi.Alban açıklamasında “Gökova Körfezinde bulunan Okluk koyunda Cumhurbaşkanlığı yazlık Sarayı yapılıyor. Orada binlerce ağaç kesildi. Okluk koyunda binlerce ağaç kesilirken Ak Parti Milletvekili Nihat Öztürk o ağaçlara niye sarılmadı? Burası Muğla, buradan çıkış yok. Koyları kimseye yağmalatmayız peşkeş çektirmeyiz” dedi. Körfezde yapılan imar değişiklikleri konusunda teknik bilgiyi verme işi ise Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün'ündü. Başkan Gürün hazırlanan slaytlar eşliğinde öncesini ve gelinen durumu anlattı. Otluk koyunda yapılmakta olan inşaatla da ilgili açıklama yapan Gürün, “Okluk Koyunda 20 hektarlık alanın yüzde 20'sine inşaat yapılıyor. 4 hektarlık alana dev bir inşaat yapılıyor. 13,5 metre yüksekliğinde olacak. Yani yaklaşık 4 katlı bina büyüklüğünde. Biz belediye olarak tüm bunlara karşı çıktık. 2017 yılında bakanlık buna karar verdi. Bizde hemen karşılığında dava açtık” dedi.

***

AK Parti adına açıklama yapan Kadem Mete ise, “Bu çalışma vatandaşımızın mağduriyetini gidermek maksadıyla yapılan, ilimizde gerçekleştirilen, STK'lardahil geniş bir katılımın sağlandığı üç ayrı ilçede gerçekleştirilen toplantıların ve 11 bağımsız bilim adamı tarafından yürütülen bir çalışmanın sonucudur. Bu çalışmalar sonrasında bahsedilenin aksine Gökova körfezindeki sit alanları 36,282 hektardan 44,021 hektara yükseltilmiştir. Daha çevreci bir anlayışla hareket edildiği rakamlardan dahi anlaşılmaktadır” dedi. Kendisine Otluk koyu ile ilgili bir soru gelmesi üzerine cevap veren Mete, “Herhangi bir şahsın deniz kenarında ki arazisinde yapılan değişiklikle eğer kişi orada birrant elde etmişse insanlar bununla ilgili iddalar ortaya atabilirler. Okluk Koyu dediğimiz yerde Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanlığı makamı için, mevcut misafirhane yenilenmekte. Bu iddiaları ortaya atan Chp yetkililerine şunu sormak lazım. Bodrum'da denize sıfır beş katlı tesisler yapılırken, bırakın üç katı beş katlı tesisler yapılırken bunların imarlarını yapan, kaçak yapılara göz yuman hangi belediye?”

***

Yoğurdum ekşi diyen olmaz. Eski SİT derecelendirmesinde 1. Derece olan alanda hiçbir eylemde bulunulamaz ancak günübirlik tesisler yapılabilmektedir. Yeni SİT derecelendirmesi ile “Nitelikli Doğal Koruma Alanı” olarak belirlenen Gökova Körfezinde şimdi neler yapılabiliyor. Çadır, Kamp alanı, Bungalov ve günübirlik faaliyetlerin yapılabildiği alanlardır. Peki buna bakarak Gökova Körfezi imara açılmış denebilir mi? Bence evet. Kimse kelime oyunları rakamları farklı toplayarak, göz boyamaya çalışmasın. Önceden tahta baraka bile yapamayacağınız alanlara şimdi kamp tesisleri, Bungalovlar yapmak sizce korumanın arttığı anlamına mı geliyor. Birde aklıma gelmişken sorayım. Akyaka ile Akbük arasında yer alan Ormana ve milli parklara ait alanları son dönemde kimler 49 yıllığına kiraladı? Bu değişiklik ile o kiralayanların önleri mi açıldı. Gelelim Otluk tartışmasına orada bir yenileme yapılmalı mı yapılmalı. Ancak bu yenileme ekolojik dengeyi de gözetmeli yapılmasını savunurken de hedef şaşırtmaya çalışılmasının anlamsız ve sığ buluyorum.