Bodrum’un "Tek merasına" Güneş enerjisi santrali projesi

Çevre Şehircilik ve İlklim Değişikliği Bakanlığı Turizm Cenneti Bodrum’un elde kalan tek merası olan Dereköy- Kavak Deresi’nde hayata geçirilecek olan Güneş Enerjisi Santrali ile ilgili ÇED Sürecinin başlatıldığını açıkladı.

NOVUS Grup Yatırım Enerji Üretim A.Ş. tarafından Bodrum’un Dereköy Mahallesinde “Bodrum-1 Güneş Enerji Santrali (10 MWe/10 MWm) ve Elektrik Depolama Tesisi (10 MWe/10 MWh) (Santral Alanı: 14,686 Ha)” projesi için hazırlanan ÇED Raporu, ÇED Yönetmeliği'nin 11. Maddesi kapsamında Çevre Şehircilik ve İlklim Değişikliği Bakanlığına sunuldu ve inceleme değerlendirme süreci başlatıldı. Projeyle ilgili olarak 31 Mayıs’ta İnceleme Değerlendirme Komisyon toplantısı (İDK) yapılacağı açıklandı.

BODRUM’UN ELDE KALAN TEK MERASI

Projenin ÇED süreci başlatıldığında Bodrum’daki STK’lar ve Bodrum Belediye Başkanı seçilen Taner Mandalinci projenin bölgede hayata geçirilmesini protesto etmişlerdi.

CHP Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci ise yenilenebilir enerji kaynaklarına karşı olmadıklarını vurgulayarak şöyle konuştu;

“Biz Güneş Enerjisi Santraline karşı değiliz, Biz GES’lerin mera alanlarına, doğa alanlarına yapılmasına karşıyız. Bu mera sadece bir kişinin, bir kurumun değil tüm devletimizin, buradaki tüm köylünün, tüm vatandaşımızın ortak bir alanıdır. Burada önce güneş tarlası, yanlarında sosyal etkinlik alanları, sosyal tesislerin türemesine biz kesinlikle karşıyız. Bunun yeri mera alanları olmaması gerekiyor. Planlarda bu santraller için daha uygun yerler olduğunu biliyoruz. Mera alanlarının bu şekilde talan edilmesine kesinlikle karşı duracağız.”

Projeyi protesto eden STK’lar ise projeye karşı çıkma gerekçelerini şöyle ifade ettiler:

“Bodrum’un elde kalan tek merası olan Dereköy- Kavakderesi'nde mera alanında 20 bin panellik GES projesi kurulması planlanıyor. Sanki başka yer yokmuş gibi Bodrum’un tek merası adeta bir GES mezarlığına dönüştürülmek üzere. Ülkemizin birçok yerinde olduğu gibi yine yalanlarla dolu bir ÇED dosyası ile karşı karşıyayız. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle koruma altında olan, bölgemizin en önemli karbon yutak alanlarından biri olan ve onlarca ailenin geçim kaynağını sağlayan Dereköy’ün son doğal meralarından biri sözde “yeşil enerji” yalanları ile yok edilmek isteniyor.”