KONGRENİN ARDINDAN (1)

Gelenek bozulmadı!

Olaylarla dolu bir kongre.

Kaale almama geleneği  devam etti.

Yok saymak resmileşti.

Bir yanlış var diyenlere "sen sus, hatta o ses nerden çıktı " bile dendi.

Kongre meydanında meydanı boş bulmak böyle oluyor demek ki.

Hayırlı Olsun.

Da.

Çok kötü bir durum.

Kazanan kim oldu diye bir soru sorulur mu bilmem.

Kazanan Recep Tayyip Erdoğan mı?

Ak Parti mi?

Muğla mı?

Türkiye mi?

Kazananı görmek için kör olmaya gerek yok.

Kadem Mete kazandı.

Zenginler kulübü gibi oluşturulan yönetim kazandı.

Şadi Pirci kazandı.

Yusuf Kayacık bile kazandı.

En fazla malı götüren bence Özcan Özgür Bence.

Tabi Osman Gürün ü eş geçmek olmaz.

Yaşasın kutuplaşma kazandı.... Diyenleri duymamak olmaz.

Biz bugüne kadar kimsenin şahsı ile uğraşmadık. Bir hatamız, yanlışımız varsa bize söyleyin diyenlere yanlış gördüklerimizi söylediğimiz de oldu. Cevap vermemek ise zaten bir adet.

Şimdi etme zamanı.

Dur hele, kongre dün oldu, bu ne hız diyenler de olabilir.

Bana ne ?

Sayın başkan yonetimde olup da daha bir tane parti paylaşımı yapmayan "arkadaşlar!" var demişti.

Baktım da o arkadaşlar çoğalmış epeyce.

Destek veren kadim Ak Parti li delege, üye ve gönüldaşlara dün sorduğum soruyu hemen bugün tekrar sormak istiyorum; Düne kadar sizi kaale almayanların,  yarından itibaren el üstünde tutacağını mi sanıyorsunuz? Düne kadar hiçbir işinizi,  derdinizi dinlemeyenlerin,  yarından itibaren kulak kesileceğini mi düşündünüz? Bu liste ile mi? Kime ? Tuzu kurular mı kalkıp da köylü Mehmet Ağa nın ayağına gidecek? Bir buçuk milyona yakın bir il düşünün,  hiç bir kesim, kısım, düşünce veya katman kaale alınmadan, salt MİKRO elitcilik esasına göre dizayn ediliyor. Sayın Başkanın konuşmasındaki şu sözleri duyunca epey sevinir gibi olmuştum;

" .....bu sadece siyasi  bir görev değil,  aynı zamanda vicdani ve tarihi bir görevdir."

"....En nihayetinde bu salonlar, dunya mazlumlarının umudu Recep Tayyip Erdoğanın yol arkadaşlarının vuslat yerleridir."

Demedi mi?

".....Her Muğlalı kardeşimizin gönlüne girmek için elimizden ne geliyorsa yapacağımızın  sözünü şimdiden veriyorum."

Da deyince epey sevinmeye çalışmıştım.

Sevincim 2 saat bile sürmedi.

Gönüllere girmek bi kenara, gönülleri kırmak, kongre sürerken başladı. Bu ne perhiz ?

Konuşmayı Sayın Başkan asla Muğlalılara karşı yapmadı.

Konuşma tamamen tam karşısında duran Muhafazakar Numan Kurtulmuş a, yanında oturan demokrat Nurettin Canikliye, veli nimet olarak koruma kalkanı gibi "dimdik" arkasında duran eski RP li, eski Teşkilat Başkanı Mustafa ATAŞ a yapıldı. Hep birlikte dediler ki; ne güzel bir karar verdik hele bi görün.

Ankaraya varınca da hepsi aynı kalemden çıkan şahsi kanaat raporlarını aynı cümlelerle Genel Başkanlarına sunacaklar elbette. Sonra hep birlikte gönül rahatlığı ile başlarını yastığa koyacaklar.

Fotoğraf bu.

Da.

Gerçek böyle mi diye kimse sormayacak bile.

En yeni takım elbiseler ile fotoğraflar çekildi. Herkes alabildiğince kullanacak tabi. Ne kongreydi be.

Samimiyetimle demek isterim ki ben yastığa başımı bu kadar rahat koymayacağım. Koyma lüksüm yok çünkü.

2023 e bana göre öyle 2 sene falan yok. Saatler var saatler.

Kırılan kalpleri tamir edecek eli kim uzatır sizce ?

Hiç kimse.

Davayı kim temsil eder sizce? Hiç kimse.

Partiyi kim nasıl güçlendirir sizce ?

Oy nasıl alınır sizce ?

Yok yok.

Siz bakmayın Recep Tayyip Erdoğan nın konuşmasında partimizden ayrılmış arkadaşlarımızı geri  kazanalım dediğine. O konuşsun dursun kimin umrunda sanki. Bakmayın siz Koca Reisin 100 milyonlarca insanın vebalini taşıyoruz dediğine. Kimin umrunda sanki. Muğla son seçimlerde 13 belediyenin 7 sını alarak adeta destan yazdı diyen Koordinatör vekil Mahmut Atilla Kaya nın hesap yapmaktan habersiz olduğunu Cumhurbaşkanı nerden bilsin ? Muğla nın toplam oy sayısını, 7 belediyenin toplam oyunun , genel oylara göre olan yüzdesini nerden bilsin değil mi ?

Şimdi Muğla ne olacak ? Kime ne ? Sayın vekiller Ankaraya gelen Belediye başkanları sayesinde pozlarına devam edecekler, yönetim kurulu üyeleri haftalık toplantı karelerini olanca açıklığı ile yayınlayacaklar, Sayın Kadem Mete Ben kazandım diyecek.

Öyle millet ile hemhal olmak, yürümek, koşmak.... Onlar laf olarak mesajlarda, paylaşımlarda mahkum olmaya devam edecek.

Bu kadar. Şimdilik.

Selam ve dua ile.