Tarihi Ayıp Sürüyor
1999 yılında keşfedilerek arkeolojik ve doğal sit alanı ilan edilen ve 2000 yılında başlayan kazıların ardından 2008 yılında sergilenmeye başlayan Nimara Mağarası’nın son durumu içler acısı. Eski Taş Çağı’ndan Tunç Çağı’na kadar birçok döneme ait eserlerin çıkarıldığı, dünya çapında arkeolojik ve doğal bir öneme sahip Nimara Mağarası’nın duvarlarına kimliği belirlenemeyen kişiler tarafından yazılar yazılıp kazınarak zarar verildi. Ayrıca mağaraya giden ana ve patika yollardaki yönlendirme levhaları da yerinden söküldü. Milli Parklar Müdürlüğü sınırları içinde bulunup Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı mağarayla ilgili Marmaris Belediyesi’nden Bakanlık nezdinde girişimle bu alanın tekrar düzenlenmesini ve dokusunu kaybetmeden mağaradaki yazıların silinmesi gerektiği yönünde açıklama geldi. Turizm sezonu boyunca yerli ve yabancı binlerce turistin akınına uğrayan 12 bin yıllık doğal oluşumlu mağaranın duvarlarına kara kalem, sprey boya gibi maddelerle çeşitli isimler yazıldı; kesici aletlerle kazınarak figürler çizildi. Mağaranın içine inmek için yapılan korkulukların ise yerinden oynatılarak zarar verildiği görülüyor.
Marmaris'te kış ayında doğa sporlarıyla uğraşanların ziyaret için gittikleri mağarada gördüklerine şaşırdı. Doğa tutkunları, mağara duvarlarına yazılan yazıların fotoğrafını çekerek sosyal medya da paylaşarak altına, "Bu doğa harikası mağara ziyarete açıldıktan sonra yurdum insanı bu hale getirmiş. Adam üşenmemiş yanında boya getirmiş yazı yazmak için. Yazık, ziyarete kapatılsa daha hayırlı olacak." yorumu yaptı. Nimara Mağarası, 1999 yılında keşfedilerek arkeolojik ve doğal sit alanı ilan edildi. 26 Temmuz 2000 yılında mağara içinde ve çevresinde kazılar başlatıldı. Dönemin Muğla İl Turizm Kültür Müdürü Murat Süslü ile Marmaris Müze Müdürü Neşe Kırdemir tarafından başlatılan kazılarda elde edilen bulguların incelenmesinde MÖ 10 bin yıla dayandığını, yani 12 bin yıl önce insanların mağarayı mesken edindiği tespit edildi. Kazı çalışmalarında mağara tabanındaki açmalardaki kalker tabakası içinde 1500 kadar renkli cam, keskiler, dilgiler ve taş kemikten yapılmış delici alet uçları bulundu. Veriler doğrultusunda, mağarada kesici alet kullanılarak eşya yapılan, Tunç Çağı'na kadar bir boncuk atölyesi belirlendi. Roma döneminde kullandığı tespit edilen yüzlerce kap parçası, pişmiş topraktan yapılmış 50 insan figürü ile çok sayıda sikke bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.