‘Herkes Usta Olur Esnaf Olamaz, Esnaf Olur Usta Olamaz.’
Muğla’nın Merkez ilçesi Menteşe’de terzilik yapan Uysal Dikim Evi sahibi Mehmet Ali Uysal, Muğla’nın en genç terzilerinden birisi. Ustası olan eniştesinden bu mesleği öğrenen Mehmet Ali Uysal, 22 yıldır terzilik mesleğini sürdürüyor. Mesleğini çok severek yaptığını dile getiren Mehmet Ali Uysal, ustasının ‘Herkes Usta Olur Esnaf Olamaz, Esnaf Olur Usta Olamaz.’ Sözünü kendine rehber ederek bu işe başlamış.

Muğla’nın en genç terzilerinden biri olan Uysal Dikim Evi sahibi Mehmet Ali Uysal ile Röportajımız şu şekilde;
-Sizi tanıyabilir miyiz?
İsmim Mehmet Ali Uysal. 34 yaşındayım. Muğla İkizce ‘liyim.
-Bu mesleğe ne zaman ve nasıl başladınız?
1996 yılında ilkokuldan sonra başladım bu mesleğe. Çırak olarak başladım. Usta yanında yetişmeyim kendim. Ustam aynı zamanda halamın eşi yani eniştem oluyor. O öğretti bana bu mesleği.
-Kaç yıldır bu mesleği sürdürüyorsunuz?
22 yıldan beri bu işi yapıyorum. Çıraklıktan başladım bu zamana kadar geldim çok şükür.
-Bu mesleğe dair eleman yetiştiriyor musunuz yanınızda? Bu mesleğin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Eleman yetişmiyor. Çünkü okullar mecbur hale geldi. Bunun için yetiştirecek eleman bulamıyoruz. Bu mesleğin geleceği zor biraz. Muğla için söylüyorum yetişen eleman yok. Muğla’nın son yetiştirdiği elemanlardan birisi de benim zaten. Bir, iki tane genç nesil kaldı sadece.
-Çoğu esnaf eleman yetişmediği için şikâyetçi durumda. Bu durumun sebebi nedir sizce?
Mesela yazlık elemanlar geliyor iki bilemedin üç ay durup gidiyor. Okul başladığı için gitmek zorunda kalıyor. Her sene tekrar ediyor mesela bu. Süre kısa yani. Bir elemanın tam yetişmesi için uzun süre kalması lazım.
-Mesleğinizi severek yapıyor musunuz?
Evet çok seviyorum mesleğimi. Sevilmeyen bir iş zaten yapılmaz. Bu iş ince iş. Özellikle bayan işi de yapıyorsanız hem sabır etmeniz lazım hem de sevmen lazım.
-Bu mesleğin püf noktası nedir?
Bu mesleğin püf noktası işini severek yapmak ve ustalık. Ben tamirat işleriyle uğraşmayı çok seviyorum. Bozuk bir şeyi yapmasını çok seviyorum. Severek yaptın mı işini de bildin mi gerisi geliyor zaten. Bir de kalıplı çalışmıyorum tamamen pratik yapıyorum. Pratik yaptığım için hata olduğunda düzeltme şansım var ama kalıbın aynısını yaparsam onun geri dönüşü olmuyor.
-Ne tür dikimler yapıyorsunuz?
Bay bayan her türlü dikimi yapıyorum. Yeter ki kumaş olsun. Derler ya, kumaşlar dans ediyorum diye. Bende o şekildeyim. Model gösterirsin bana o modelin aynısını çıkartırım.
-Sadece tamirat mı yapıyorsunuz?
Ben çekirdekten yetişme olduğum için hepsi var. Kalıbına göre çalışmayız. Abiye dikimi, takım elbise dikimi hepsi mevcut.
-Düğün sezonunun canlı olduğu dönemlerdeyiz. Yoğunluk var mı?
Var. Aşırı bir yoğunluk var hem de. İnsanlar giyime çok önem verdiği için yoğun bir şekilde çalışıyorum.
-Genel olarak terzilik mesleği hakkında neler söylersiniz?
Çok farklı bir meslek terzilik. Herkesin yapabileceği bir iş değil. Müşteriyi memnun etmek zaten zor. Ustamın bir lafı vardır; ‘Herkes usta olur esnaf olamaz, esnaf olur usta olamaz.’ Bu sözü ben çok severim ve hep söylerim. Bizim meslek birazda yetenek işi. Hem esnaf hem ustaysan mükemmelsindir zaten. Muğla’da ben 8 yıllık esnafım, 22 yıldan beri bu işi yapıyorum ama 9 yıllık çıraklığım, 5 yıllık usta kalfalığım var. Ben memnunum. Muğla halkına da teşekkür ederim. Demek ki işimizi düzgün yapıyoruz ki bizi tercih ediyorlar.
-Müşterilerinizle yaşadığınız sorunlar oluyor mu? Ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz?
Bu mesleğin en zor yanı insanlarla uğraşması. Kimseyi memnun edemiyorsun hiçbir şekilde. Nabza göre şerbet derler ya o şerbeti bazen versen dahi olmuyor. Mesela bir bayana iş neyse yapıyorsundur işte alıp gitmiştir. Çok güzel olmuş eline sağlık diye gider ama sonra üç kişi toplanırlar yok burası böyle olsaydı, şurası öteki türlü olsaydı diye söylenirler. Bu tarz çok sorunlar yaşıyoruz. Erkeklerin sorunlusu bayanlardan daha kötü. Erkeklerde diklik var ya o olunca hiçbir şeyi anlatamıyorsun yani.
-Yaptığınız iş aslında el emeği, yetenek. Bunun değerini müşteriye nasıl anlatıyorsunuz?
Benim emeğim saygı. Beğense de beğenmese de saygı göstermek zorunda. Bazen beğenmedikleri zaman ukalalık yapıyorlar. O yüzden el emeğine saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum. Mesela sizin yaptığınız işte bir emek. Buraya geldiniz benimle röportaj yapıyorsunuz. Buna saygı duyulması gerekir.
-Tamirattan çok özel dikim sadece yazın elbiseler için mi geçerli yoksa senenin her günü özel dikim için gelenler oluyor mu?
Özel dikimin bir zamanı yok aslında. Senenin her günü olabilir. Abiye çok dikiyorum bu konuda. Pantolon, etek, buluz hepsini yapıyorum ben ama dediğim gibi tadilatla uğraşmayı daha çok seviyorum. Bir günde otuz tane tadilat yapsam, bir tane elbiseyi bir günde uğraşırım 100 TL para alırım ama tamiratla uğraşırım 300 TL para kazanırım mesela.
-Günümüzde fabrika üretimi kıyafetler artış gösteriyor. Artık terziye kumaş götürüp kolay kolay dikim yaptırılmıyor. Hazır alıp geçiyorlar. Bu konuda neler söylersiniz?
Şöyle söyleyeyim, mesela erkekler üzerinden gidersek bir takım elbise 300 TL’den başlıyor. Bin liraya kadar gidiyor. Takım diktireceksen kumaşı Altın yıldız olması lazım. Metresi olmuş 150 TL. Üç metre gidiyor. Aşağı yukarı nerden baksan 500 kusur Lira. Bunun dikimiyle birlikte 900-1000 TL’ye geliyor mesela. Ama bunu 20 sene kullanırsın. Ama şimdiki insanlarda bu yok. Üzerimde takım elbise olsun da ne olursa olsun kafasındalar. Tekrardan özel dikime dönecek herkes ama bu sefer terzi bulamayacaklar. Muğla’da takım diken kişi üç, dört kişi falan var. Eğer eleman yetişmezse bitecek bir meslek.
-Röportajımıza eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Şunu eklemek istiyorum. Ben ustamdan ayrıldığım zaman elbise kesimi yoktu bende. Sadece etek ve pantolon kesimi vardı. Sonra ben kendi kendimi geliştirdim. Kendime bir şeyler kattım. Gözünle çalabiliyorsun ama kalıpla onu çalamazsın. Bunun kitabını okuyarak modacı olursun sadece ama bu şekilde oldun mu usta olursun. Her şey için teşekkür ederim. Güzel bir röportaj oldu. Buraya kadar geldiniz emek verdiniz. Muğla’ya hizmet vermekten memnunum. Terzilik işi olan herkesi beklerim.
SİNEM KARAKAYA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.