Emre Aykın’dan, Ahmet Aras’a 10 soru: “Halkı kandırmayın”

Emre Aykın’dan, Ahmet Aras’a 10 soru: “Halkı kandırmayın”
 MUHABİR
Vatan Partisi Muğla Büyükşehir adayı Av. Emre Aykın, Ahmet Aras’ın sarf ettiği imar planı sözlerine yönelik; 5 yıldır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin doğal üyesi olan Sn. Ahmet Aras’ın; “Proje Tanıtım Toplantısı” konuşmasında, Parti’mizin gündeme getirdiği “Şehrin Anayasası” tabiri ile tanımladığı Nazım İmar Planları hakkındaki açıklamaları vahim ve ısrarlı hatalarla doludur.” İfadelerini kullandı.

Vatan Partisi Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Avukat Emre Aykın, Büyükşehir Belediye yönetiminin 1/25.000 üst ölçekli nazım imar planı bulunmadığı ifade etti. Aykın, CHP'li Başkan adayı Ahmet Aras’ın da aday tanıtım toplantısında sarf ettiği sözleri eleştirdi, cevaplanması adına 10 soruyu gündeme getirdi.

"PARTİLERİN HALKI YANILTMASINA GÖZ YUMAMAYIZ"

Emre Aykın, söz konusu Nazım İmar Planı hakkında iptal kararı bulunduğunu ifade ederek; “Bilindiği üzere daha önce, bağlı olduğu Nazım İmar Planı’nın geriye dönük iptali ile 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı Revizyonunun hukuken kendiliğinden hükümsüz kaldığını, buna rağmen suç işlenerek yürürlükte tutulduğunu, bu hükümsüz plan üzerinden yönetildiğimizi ortaya çıkarmış, planın hükümsüzlüğünü mahkeme marifeti ile de kanıtlamış, yürürlükten kaldırılmasını sağlamıştık. Devlet’i yönetenlerin sahip olması beklenen erdemin gereği, hatanın kabulü ile halkı aydınlatmak iken, aksi yönde halkımızın yanıltılmaya çalışıldığını üzülerek izledik. Ancak; seçime az bir süre kala, mevcut yerel iktidar adaylarının ve belediye meclisi partilerinin aynı yaklaşımla, halkı yanıltmasına göz yumamayız.” Dedi.

"MUĞLA’MIZ, 10 YILLIK BÜYÜKŞEHİR GEÇMİŞİ İÇİNDE PLANSIZ BIRAKILMIŞ, USULSÜZ YÖNETİLMİŞTİR"

Büyükşehir Belediyesi’nin 1/25.000 üst ölçekli nazım imar planının bulunmadığı ifade eden Emre Aykın; “Bir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın Anayasa’yı, yasayı, idari yönetim ilkelerini bilmemesi kabul edilemez. Planlama yapamayan, proje de yapamaz, yapsa da yönetemez. Türkiye Cumhuriyeti planlarla yönetilir. Türkiye Cumhuriyet’i yerel yönetimlerden ibaret değildir. Merkezi ve yerel idari yönetimlerin hiyerarşik uyumu, konumları çerçevesinde yetkileri mevcuttur. 5216 sayılı Yasa’da Büyükşehir Belediyesi’nin görevlerini tanımlamıştır. Bunlar içinde en önemli ve büyük görev 1/25.000 ile 1/5.000 ölçekler arasındaki Nazım İmar Planları’nın düzenlenmesidir. Ancak görüyoruz ki, CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı ve Yönetimi’nin bugüne değin yürürlükte kalabilmiş tek bir 1/25.000 üst ölçekli nazım imar planı bulunmamaktadır. Bununla birlikte; 13 adet 1/5.000’lik planın tümünü de tamamlayamamışlardır. Muğla’mız, 10 yıllık Büyükşehir geçmişi içinde plansız bırakılmış, usulsüz yönetilmiştir. Bu da, sistem partilerinin halka ancak çözümsüzlük sunduğunun açık kanıtıdır.” İfadelerini kullandı.

Emre Aykın, Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Aras’ın sözlerini eleştirdi, 10 soruyu gündeme getirdi;

"5 yıldır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin doğal üyesi olan Sn. Ahmet Aras’ın; “Proje Tanıtım Toplantısı” konuşmasında, Parti’mizin gündeme getirdiği “Şehrin Anayasası” tabiri ile tanımladığı Nazım İmar Planları hakkındaki açıklamaları vahim ve ısrarlı hatalarla doludur. Sn.Aras, Sn.Osman Gürün halefiyeti altında; “…burada sorun büyükşehir belediyemizde değil…sorun yerel yönetim zihniyeti’nin merkeziyetçiliğe doğru kaymasında…çünkü bütün yetkileri üzerinde toplayan bir anlayışla yönetiliyoruz… yani yerele kendi kararlarını verme şansını tanımıyorlar… bakanlık dahil beş ayrı kuruluşta imar plan yetkileri var… en son 1/25.000’lik imar planımız iptal oldu ama çalışmalar sürüyor…ardından plan onanması için süreçlere başlanacak… turizm bakanlığı ile, çevre ve şehircilik bakanlığı ile, toki ile, ilçe belediyeleri ile bir araya gelip planlamayı hızla birlikte yapacağız... bu, kaçak yapılaşmayı, yatırımların gecikmesini engelleyecek… planlanmamış alanlarda kaçak yapılaşma kaçınılmaz… imar planları bizim için hayati önemi haizdir..” diyen SAYIN AHMET ARAS’A SORUYORUZ; Söylediklerinizin Aksine:

  1. İmar planları olmadan, açıkladığınız birçok projenin hüküm ifade etmeyeceğinin ve yine üst ölçekli nazım imar planı altında şekillenmiş alt ölçekli nazım ve uygulama imar planlarının Danıştay’ın da açıkça söylediği gibi hükümsüz kaldığının ve bunun, halkın taleplerine nasıl yansıyacağının farkında mısınız? İptal edilen ve bağlı şekilde hükümsüz kalan planlar için harcanmış bedellerin oluşturduğu kamu zararı Parti’niz tarafından mı karşılanacaktır; yoksa, halkın cebinden çıktığı ile mi kalacaktır?
  2. Yeniden hiyerarşik ve bütünsel bir planlamanın neredeyse seçilmeniz halinde geçireceğiniz 5 yılı alacağının farkında mısınız? Bu halde, projeleriniz ne zaman gerçekleşebilecek? Bu halde, yaşanacaklar konusunda halka saydam olamamanızın nedeni koşulsuz bir makam hırsı mıdır?
  3. Muğla Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 12.10.2017 günlü, 330 sayılı kararı ile yürürlüğe konulan Revizyon İmar Planı’nın, ana planın iptali ile hükümsüz kalmış olması, 5 yıllık Büyükşehir Belediye Meclisi üyeliğinizde meclisteki diğer partiler gibi sizi de mi Hukuk Devleti ilkesi adına huzursuz etmedi?
  4. Göreve gelirseniz ve yasalara bağlı çalışırsanız, tabi olacağınız 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun md.7/1-b hükmü gereğince, 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı’nın ve bugün yürürlükte olamamasının sorumlusunun doğrudan Muğla Büyükşehir Belediyesi olduğunu inkar etmekteki ısrarınız halkı kandırmaya devam etmek değil midir? Ayrıca, özel ve istisnai haller dışında “Nazım İmar Planını Düzenleme Yetkisi”nin yasada Büyükşehir Belediyeleri’ne verilmiş olduğu bilgisine vakıf değil misiniz?
  5. 1/.25.000 ölçekli Nazım İmar Planı’nın, Bakanlık yetkisindeki 1/100.000 üst ölçekli Çevre Düzeni Planı’na uyumlu olması gereğinin, planların bütünlüğü ve hiyerarşik uyumu zorunluluğunun sonucu olduğu; bunun, yetkinizin merkeze kayması ya da merkezi yönetimin yetkiyi tek elde toplaması kavramlarını karşılamayacağı, yetkiniz dahilindeki nazım imar planını düzenlerken Bakanlık’ın sizin yetki ve kararınıza karışamayacağı, AKSİNE, 1/25.000 ölçekli planın Bakanlık yetkisinde düzenlenen Çevre Düzeni Planı iken partiniz yönetimindeki Büyükşehir Belediyesi’nin yetkisine verilerek Nazım İmar Planı’na dönüştürüldüğü, hatta planları mecliste oybirliği ile kabul ettiğiniz gerçeğine yabancı mısınız?
  6. İlk defa geçerli ve yürürlükte olacağına herkesin inanmak istediği 1/25.000 ölçekli nazım imar planının düzenlenmesi çalışmalarında sayısı 85’e (?) varan kurum görüşünün alınmış olması size göre onanması için yeterli mi? Partiniz tüzüğünün kabul ettiği katılımcı demokrasinin de gereği olarak, planlamanın bilimsel gereği de gözetilerek Halk Meclisleri’nin ve sektörel temsilcilerin görüşlerinin dahil edilmediği bir plan demokratik ve hukuki midir?
  7. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ve Köyceğiz İlçe Belediye Başkanlığı ile birlikte hızla planlamalar yaparken, Akbelen ve Deştin kadar gerçek ancak bir türlü partinizin ilgi alanına giremeyen Toparlar Köyü’nde TOKİ konut planı altında betonlaştırılmak istenen 100 dönümü bulan zeytinlikler ve gündeme girmemiş doğa ve KIYI alanları için de mücadele edecek misiniz? 40 yıldır, kendini zeytinciliğe ve tarıma adayan Toparlar köylüsünü ve üreticilerinin geleceği hakkında bir kaygınız var mı?
  8. Plansız kalan bir il için kaçak yapılaşmayı kaçınılmaz ve sorun olarak görmeniz karşısında; Parti’nizin 2014-2024 yılları arasında geçen plansız yönetim döneminde 1/25.000 ölçekli Muğla Büyükşehir Belediyesi Nazım İmar Planı sınırı içinde kalan tüm kaçak yapılaşmalardan sorumlu olduğunu kabul mü ediyorsunuz? Yapı Kayıt Belgeleri iptal edilen ve barınma hakkından olan mağdurları/köylüleri Hukuk Güvenliği ilkesinin koruması altında değerlendirecek misiniz?
  9. İmar Planları hayati önemi haiz ise; bundan, kurulduğu günden bu yana Muğla Büyükşehir Belediyesi yönetiminin Muğla’nın hayati bir eksikliğine neden olduğu mu anlaşılmaktadır? Kamu yatırımlarının dahi buna bağlı olduğunu kabul ettiğiniz koşulda, Muğla’nın plansız yatırımlara boğulduğu, geçerli bir Nazım İmar Planı yürürlüğe girene kadar da kamu hizmet ve yatırımlarından yoksun kalacağı gerçeği karşısında, Partiniz ve şahsınız adına Muğla Halkı’na karşı sorumlu değil misiniz?
  10. Bodrum ilçemizde karşılaştığımız; başında olduğu bakanlığından kendisine teşvik çıkartan turizmcinin kıyıyı ele geçiren projesi, el değmemiş kıyılarımızın ve stratejik alanların özelleştirilmesi, medeniyet mirası kalıntıların otel temelleri altına gömülmesi, kıyıların eşitlikle tüm halkın değil sistem tarafından korunan ve paraya hükmedenin zilyetliğinde olması, Muğla’mızın kıyılarını betonlaştıran uygulama imar planları ve ruhsatların varlığı siz de bir rahatsızlık doğurmamış mıdır, bu yüzden mi halka Bodrum’u koruyacak önderliği yapamadınız, ya da hukukun gücü yerine gücün hukukuna mı boyun eğdiniz? Muğla’nın geleceğine, Bodrum’u referans gösteriyor musunuz?" diye konuştu.

Emre Aykın, sözlerini şöyle tamamladı; "Vatan Partisi olarak Muğla’yı Geleceğe, Halkı İktidara Taşıyacağız. Muğla’mızın mahkûm edildiği bu kurumsallık zaafları ve sancıları, ancak Vatan Partisi ile aşılacaktır. Çürüyen sistemin dayattığı rantı, talanı, liyakatsizliği, ilkesizliği, hukuksuzluğu, hizmet ve üretimdeki çözümsüzlüğü bertaraf edecek kamucu anlayış Vatan Partisi’nin programındadır. Kamusal varlığımızı ve aydınlanmamızı borçlu olduğumuz Türk Devrimi’nin karargâhı ve koruyucusu Vatan Partisi, Muğla’mızın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük çözümünün de öncüsüdür."

Bu haber toplam 230 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum