BEKA MI, BELA MI?

31 Mart 2019 tarihinde yapılacak mahalli idareler seçime az bir süre kala, meydanlarda, ekranlarda, beka konusu tartışılmaya devam ediyor. Cumhur İttifakı tarafında yüksek sesle dile getirilen beka meselesi, rakip cenahta yok sayılmakta, zaman zaman da mizah konusu yapılmaktadır.

Malumunuz 31 Mart’ta sandığa gidecek, mahallemizde, beldemizde, şehrimizde bizlere muhtarlık ve belediye hizmetlerini yapacak, bizlere hizmet edecek muhtar, il genel meclis üyelerini, belediye başkanı ve belediye üyelerini seçeceğiz.

Öncelikle seçimin ülkemize, milletimize hayırlara vesile olmasını, huzura ve barışa katkı sağlamasını temenni ederim.

Bu seçim sonuçları aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildikten sonra yapılan ilk şeçim olması hasebi ile ayrı bir önem arzetmektedir.

Elbette demokrasi ile yönetilen ülkelerde, halk yöneticilerini kendi hür iradesi ile tayin ve tespit edecek, bütün paydaşlarda halkın bu kararına saygı gösterecektir.

31 Mart Pazar günü sandığa gittiğimizde, mahalli hizmetlerimizi yani suyumuzu getirecek, çöplerimizi alacak, yollarımızı yapacak, park ve bahçelerimizi tanzim edecek, bizlere sağlıklı bir çevre de yaşama imkanı sağlayacak yöneticilerimizi seçeceğiz. Büyükşehir olan beldelerde, bu hizmetlerin bir bölümü ilçe belediyesi tarafından, bir bölümü ise büyükşehir belediyesi tarafından yürütülen, yerine getirilen hizmetlerdir. Büyükşehir belediyesi tarafından yerine getirilmesi gereken metro, atık toplama ve arıtma gibi büyük alt yapı yatırımları merkezi yönetim katkısı ile yapılacak hizmetler ve yatırımlardır.

Bu hizmetlerin yerine getirilmesinde, ilçe belediyelerinin,  büyükşehir belediyesi ile büyükşehir belediyesinin  merkezi yönetimle arasındaki işbirliği ve uyumun önemi ve katkısı gözardı edilemez.

31 Mart Seçim sonuçları nasıl tecelli ederse etsin, ülkeyi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN ve onun tarafından atanmış bakanlardan kurulu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Kabinesi yönetecektir. 31 Mart seçimlerinden sonra yaklaşık 4,5 yıl ülkemizde herhangi bir seçim gözükmemektedir.

Ülkemizin içeride gündemi mahalli idareler seçimi olsa da, sınırlarımızın içinde ve dışında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için terörle yoğun bir mücadele devam etmektedir. Askerimiz, polisimiz sınırların içinde ve dışında canları pahasına bu mücadeleyi vermektedir.

Bugün devletimizin sınırlarımız dışında Afrin, El Bab gibi sınır ötesi beldeleri, buralarda mülki idare amirleri ile güvenlik kuvvetleri görev yapmaktadır.

Bunun yanında sınırlarımızın dibinde, Fırat’ın her iki yakasında, devletimizin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne tehdit oluşturan, emperyalizm tarafından silahlandırılan,  Suriye PKK’sı denen, YPG-PYD terör grupları, örgütleri meselesi vardır.

Cumhurbaşkanımızın nezdinde, devletimiz tarafından sınırlarımızın dibinden başlayan Suriye ve Irak topraklarında yuvalanmış yılan ve çıyanlara karşı tabir-i caizse yedi düvele karşı bir mücadele verilmektedir.

Bu mücadelenin daha güçlü ve kesintisiz devam edebilmesi, elbette 31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakının arkasındaki halk desteğinin devam etmesi ile mümkün olacaktır.

Allah muhafaza 31 Mart seçimlerinden çıkan sonuçlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini tartışmaya yol açarsa, yedi düvele karşı verilen beka mücadelesi zayıflar, bu mücadeleyi veren başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bütün kahramanlarımızın moral ve şevki olumsuz etkilenir.

31 Martta sandığa giderken milli menfaatleri, mahalle ve belde hizmetleri ile birlikte değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum.

Amacımız beka olsun, bela ülkemizden ve milletimizden uzak olsun.