Gazeteci Lejyoner Olmaz!

90’lı yıllarda özel televizyon kanallarının hayatımızı girmesiyle yeni bir ivme kazanan Türk Pop müziğinin sevilerek dinlenen şarkılarından biriydi Ege’nin “Delice Bir Sevda” şarkısı. Nereden dilime takıldı sabah sabah bilmiyorum ama en çokta nakarat dolaşıyor dilimde.

“Beni bir arasan deli olurum deli

Her şeyim anlamsız göremezsem eğer seni

Yakıyor yoruyor bu tutunun ateşi

Bu aşkta nihayet daha başından belli”

***

Son dönemde meslek kuruluşlarımızdan sadece birinin başkanın yaptığı açıklama ile gündemde duran ancak diğer iki cemiyetten de ses çıkmayan malum konuda diğer cemiyetlerden ses çıkmamasını anlıyorum. Onlar Konfederasyona bağlı başka bir değişle kendi göbeklerini kesebilecek güç ve kudrete sahip değiller. Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut’u dik duruşu ve meslektaşlarının yanında aldığı tavır için kutluyorum. Akbulut Meslek hayatına önce radyo programcılığı ile başlamıştı ardından TV program yapımcılığı ve sonrasında gazetecilik mesleğini layığı ile yaptı. Bir görüntüyü izlediği zaman neresinde montaj yapılmış neresinde yapılmamış en az benim kadar anlar. Bu birikimle izlediği görüntülerin ardından açıklama yapmayı uygun bulduğunu düşünüyorum. Diğer iki cemiyet başkanının bu manada yeterli olmadıklarını söylemek istemiyorum sadece gözlerinden kaçırmışlardır diyerek kendimi avutuyorum.

***

Gazeteler ve gazeteciler kimsenin lejyonerleri değil. Her bir köşe, her bir haber satırı okuyuculara olayları tarafsız ve objektif yansıtmak için kullanılır. Tüm Sivil toplum kuruluşlarının da ilin yerel siyasetçileri kadar bu sayfalarda yer alması gayet normaldir. Ancak her isteyenin kendince kişiselleştirdiği konularda toplumu temel almayan açıklamalarının yer bulması pek de elzem değildir. Yapılan açıklamaların gazetelerde yer bulmamasının ardından çeşitli yöntemlerle gazetelere bunları yayınlatmaya çalışmanın açıklamanın içinin ne kadar boş ve kişisel olduğunun başka bir kanıtıdır.

***

Veteriner Hekim, Siyasetin her zaman bir noktasında mutlak bulunan çiçeği burnunda köşe yazarı Yusuf Kayacık bakın son yazısında neleri kaleme almış, “Geçtiğimiz günlerde benim de yazdığım, Muğla kıyılarımızı işletmeye talip olan İstanbul merkezli bir şirketin Yönetim Kurulunda AK Parti İl Başkanı Kadem Mete ile aynı soyadı taşıyan birinin olması ve bunun basın tarafından dile

getirilmesi ile başladı herşey…. Ardından Atatürk Kapalı Spor Salonunda yapılan İl Danışma Meclisinde yazılanlara yanıt veren İl Başkanı Mete, konuşması sırasında ‘BAZI KENDİNİ BİLMEZ BASIN MENSUPLARI…’ diye başlayan bir cümle kurunca olanlar oldu… “

***

Tarih her zaman doğruları yazar. Doğruları çarpıtarak kendilerine rant sağlamak isteyenlere de cevabı yine tarih verir. Merhum başbakan Necmettin Erbakan’ın cümleleri ile bitirelim bugün. “Bizim Davamızda kimse kendi için yaşamaz, herkes kardeşi için yaşar. Menfaati öldürmenin en kolay yolu budur. Biz seçimler için değil, gelecek nesiller için çalışıyoruz. Biz mantar zihniyetli değiliz, biz çınar ağacıyız.”  

Bu yazı toplam 7 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Telli Arşivi

Ortaya Karışık Sorular

09 Nisan 2019 Salı 08:27

Seçim Bitti Yorumlar Bitmedi

07 Nisan 2019 Pazar 11:26

Ne 5’i 11’de 11

05 Nisan 2019 Cuma 07:14

CHP’de Son Tango

18 Ocak 2019 Cuma 04:40

Lahana Gibi Seçim

14 Ocak 2019 Pazartesi 05:37

Oğluma Miras

10 Ocak 2019 Perşembe 06:16

Sorma Ver Parası!

02 Ocak 2019 Çarşamba 05:03

Hala Bir Umut Var!

31 Aralık 2018 Pazartesi 05:21

Şey Hani Şey

27 Aralık 2018 Perşembe 05:50

Muhayyer Adaylar

21 Aralık 2018 Cuma 05:45