Türkiye'nin bir devlet projesi olarak uyguladığı, Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde, İnsan odaklı olarak uygulamaya çalıştığı, Türkiye Ekonomi Modeli, tarihimizin en büyük liderlerinden, devletimizin kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Karma Ekonomi Modeli ve Prof.Dr.Necmettin Erbakan'ın Adil Ekonomik Düzen Modellerinin mirasını taşıyor.

Bu model, kaynakların daha adil bir şekilde dağıtılmasını sağlayarak, insanı merkeze koyan bir anlayışla hareket ediyor. Bu yaklaşım, sadece ekonomik bir tercih değil, aynı zamanda geçmiş köklü tarihimizin bir medeniyet seçimi olarak karşımıza çıkıyor.

Dünya’da hakim çökmekte olan Kapitalist ekonomi modelin, adaletsiz, haksız ve İnsanı ezen sömüren yapısı karşısında, insan odaklı Türkiye Ekonomi Modelin uygulanmasının ekonomik zorlukları ve sıkıntılarını da ülke olarak her alanda günümüzde birlikte yaşamaktayız.

Son dönemde yaşadığımız, Dünya ekonomi paylaşım savaşında, Enerji, su ve ticaret yolların paylaşımında, gelecekte yaşanacak savaşlarda, Dünya liderlerini ve ülkelerini doğrudan her alanda bu hızlı değişim ilgilendirmektedir.

Güç merkezlerin, sömürücü kapitalist sistemin devamını isteyenler, ülkemizi bölmeyi hedefleyen pkk ve fetö gibi örgütlerle iş birliği yaptıkları günümüzde ortadadır.

Güç merkezlerin, iç siyasetimizde Abd ve Batılı ülkeler tarafından desteklenmesi, bu ittifakın arkasındaki küresel çıkarları net bir şekilde gözler önüne seriyor.

Normalde bir araya gelmesi mümkün olmayan bu farklı çevrelerin geçmişte iç siyasette altı masa etrafında toplanması, emperyalist güçlerin kendi çıkarları için nasıl ittifaklar kurabileceğinin en somut kanıtıdır.

Diğer yandan, Türkiye Ekonomi Modeli ile Adil yapıyı kurmayı hedefleyen ve insanı yücelten siyasi iktidar Cumhur İttifakı ile her alanda yoğun çalışmaktadır. Türkiye'yi her alanda bir dünya lideri yapma vizyonu ile hareket eden bu ittifakın, son 20 yılda savunma sanayi başta olmak üzere birçok alanda elde ettiği başarılar hep birlikte görmekteyiz.

Türkiye, insanlık onurunun yüceltilmesi için büyük bir gayret göstermektedir. Yüzyıllardır süren bu hak ve batıl savaşında, kapitalist emperyalist sistemin prangalarını kırmak ve insanlık onurunu korumak için yoğun mücadele vermektedir. Türkiye Yüzyılı ile insan merkezli bir hakikatin, kazanması için atılacak tarihi bir adımdır.

Türkiye'nin bu yükselişi, küresel güç merkezlerini elbette rahatsız ediyor. ABD ve İngiltere gibi batılı ülkeler, ülkemizi sürekli bir kuşatma altına almaya çalışıyorlar.

Yunanistan ve Bulgaristan'da kurulan üsler, Suriye'de PYD'nin silahlandırılması, hepsi Türkiye'yi bir ateş çemberine alma çabasının parçalarıdır. Küresel güç merkezleri, içeride de boş durmayarak, çeşitli senaryolarla istikrarımızı sürekli bozmaya çalışıyorlar.

Geçtiğimiz yıllarda yaşanan deprem felaketi, otorite boşluğu yaratmak ve ülkemizi savunmasız hale getirmek için kullanılmaya çalıştılar. Ekonomik alanda gıda ve kira fiyatlarına yapılan manipülatif fiyat artışı zamlarla "ekonomi batıyor" algısı oluşturulmaya çalıştılar.

Düşünce kuruluşları aracılığıyla çeşitli haritalar ve senaryolar yayınlanarak Türk milleti üzerinde bölücülük propagandaları yapılıyor. Hatta sosyal medyada zayıf noktalarımız tespit edilerek her alanda saldırı planları yapıldığına dair raporlar ortaya çıkıyor.

Türk milletin, Türkiye Yüzyılı devlet projesi, dünya insanlığının kaderini belirleyecek bir dönüm noktasıdır. Türkiye, mazlumlar ve güçsüzler için yeniden doğan bir güneştir.

Türkiye Yüzyılı vizyonumuz ile Milli ve Manevi değerlerimizi yücelterek, ecdadımızdan miras aldığımız özümüz Ahilik sistemi ile Türk töremize örf adetlerimize her alanda sahip çıkarak, Yüce Türk Milleti olarak, tekrar Dirilişe geçerek, İslam’ın sancaktarlığına döneceğiz.

Ne yaparlarsa yapsınlar, Alperen ruhu ve Kızılelma ülküsü ile hareket eden Yüce Türk milleti bu emperyalist sömürü oyunu, her yerde ve alanda bozacaktır. Bugüne kadar, bizi her alanda sömüren güç merkezlerin, kapitalist sistemini elinin tersiyle itecek ve üzerimizdeki her türlü zincirleri kıracağız.

Türkiye, Türkiye Yüzyılı devlet projesi vizyonu ile İnsan odaklı yapısı ile İnsanlığın yeni umududur.

Sevgi, Muhabbet ve Dua ile kalın İnşallah
NurHan Keleş