CANAN BAYKIZ

CANAN BAYKIZ

KYK Günlüğü: Depremzedeler Sanatı Göreve Çağırıyor!

KYK Günlüğü: Depremzedeler Sanatı Göreve Çağırıyor!

6 Şubat tıpkı 17 Ağustos gibi aklımıza acıyla kazındı. Muğla’da KYK Yurtlarına ilk ziyaretimden notları sizlerle paylaştım. O ziyaretten sonra neredeyse haftada iki gün sürekli gittik arkadaşlarımla. Her gittiğimizde yeni bir insan, yeni bir öykü karşıladı bizi. Onların dertleriyle dertlendik, evlatlarımızın hiçbir şeyden habersiz gülüşlerinde yakaladık hayat ışığını. Sevinerek ve emeği geçen herkese teşekkür ederek geçtim bu kez kağıdın kalemin başına. Devletimizden de milletimizden de Allah razı olsun. 
Depremzedeler Muğla’da kaldıkları yerleri “evim” diye benimsemiş durumda. Gıda, kıyafet, barınma, hijyen, merkeze gidip ihtiyaçların karşılanması hususunda tüm kurumlar elini taşın altına koymuş. Güvenlik, sağlık, iletişim, hizmete ulaşım noktasında daha önce yerinde görüp yazdıklarımızın hepsi düzene oturmuş. 
Ancak, bunların hepsi bedenin ihtiyacı. Bir de ruhun ihtiyaçları var. Kaliteli müzik, yürüyüş, piknik, tiyatro, çocukların enerjilerini atabilecekleri etkinlikler, burada akrabalarının olduğunu hissettirecek hal hatır sormalar… Onlara, hayatta olduklarını, hayatın depremden ibaret olmadığını, yaşamın bir mücadele olduğunu ve bu mücadele için yürek destekçilerinin “biz” olduğumuzu hatırlatacak buluşmalar.
Bu kapsamda bir yazar, bir gazeteci olarak Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinin değerli akademisyenlerinin yaptığı etkinlikleri duyduğumda gurur duydum. Fakat biraz daha geniş yelpazede düşünebilir miyiz? diye sormadan duramadım. Mesela; depremzede olup üniversite sınavına hazırlanan gençlerimize yönelik meslek tanıtımları, hayatın anlamını birlikte bulmaya çalışacağımız felsefe söyleşileri, şehrimize davet ettiğimiz sanatçılarla depremzedeleri bir araya getirecek buluşmalar  ya da Muğla’da ikameti olan tanınmış kimselerle vakit geçirebilecekleri alanlar, Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin Konservatuarından depremzedeler için özel konserler, tiyatro ekiplerinden depremzedeler için sahneye çıkmaları rica edilebilir mi?
Hayal Hane oyuncuları örneğin her hafta bir gün doğaçlama gösterilerini onlarla birlikte gerçekleştirse.. KYK’nın fiziksel şartları buna elverişli, diyelim ki olmadı Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi kapılarını açmaz mı dersiniz?
Büyükşehir  ve İlçe belediyelerimiz haftada bir gün gezi otobüsleri kaldırsa yüksek sezon öncesi bunlar yapılamaz mı? Küçük Azmak Aplangeç’e gitseler bir gün, başka bir gün Ula Göleti, Akyaka, köy gezileri bile planlanabilir. Mevcutta Menteşe’de kaldığım için buraya göre örnekler veriyorum ancak her merkez kendine göre aksiyon planı yapabilir. Akıl akıldan üstündür, bilirim!
Değerli Büyüklerim; elinizde telefon deprem bölgesinde yakınlarınız, sürekli “şöyle sarsıldık, böyle eşyalarımızı kurtardık, yakınlarımızın cenazelerine bugün ulaştık “ sadece bunları konuştuğunuzu düşünün. Siz onlardan uzakta daha önce hiç görmediğiniz bir şehirde, ya burada da deprem olursa diye düşündüğünüzü, uyuyamadığınızı hayal edin…
Evet artık aç değilsiniz, çıplak değilsiniz ve  açıkta da değilsiniz ancak zihin hapishanesi sürekli depremde volta atıyor! Ben olsam altın kafes dinlemem  kafesi açıp uçmak isterim! Ya siz?
Muğlalıları yardımlaşmaya, sohbete, sanata, spora, aktif olmaya davet ediyorum. Depremzedelere yaşamın renklerini yeniden hatırlatabiliriz. Birlikte ağladık şimdi birlikte gülebiliriz. 
Dün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günüydü. Sosyal medyada gördük tüm eğlence mekanları doldu, taştı.
Ne olur masada bir tabakta onların olsa, o şarkıyı onlar da duysa? Dedem rahmetli “dünya dediğin yer cenaze ile düğünün kol kola gezdiği yer” derdi. 
Haydi hayatı eğlenceye çevirelim. Kendi hayatımıza kaldığımız yerden devam ederken depremzedeleri orada öylece bırakmayalım, onların da elinden tutalım. Bu yas çemberinden birlikte çıkalım.
Bize düşen ne varsa biz buradayız!
Haydi bu cümleyi birlikte kuralım…

Bu yazı toplam 1592 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
CANAN BAYKIZ Arşivi
SON YAZILAR