Bodrum Belediyesi’nin düzenlediği kültür ve doğa yürüyüşleri sayesinde Bodrumlular bu kez plaj değil, geçmişin izlerini takip etti. Ama öyle böyle değil; bu yürüyüşte manzara kadar mezar da boldu. Myndos Kapısı ve Halikarnassos Surları arasında yapılan bu tarih yürüyüşü, bir yandan arkeolojik bilgileri zihinlere işlerken, öte yandan 2.500 yıllık taşlara basarak modern çağın “tarihe ilgisizliği”ne ince bir taş attı.
Bodrum’da Mezarlık Turu: Bu Sefer Instagram İçin Değil, İskender İçin!
Pazar günü 18.00’de başlayan yürüyüş, Arkeolog Serap Topoğlu’nun anlatımıyla adeta bir açık hava müzesine dönüştü. Mezarlar anlatıldı, gömme gelenekleri hatırlatıldı. Bazı katılımcılar “biz Bodrum’da yaşıyoruz, ama buraları ilk kez görüyoruz” diyerek tarihin ne kadar derin, bizimse ne kadar yüzeysel yaşadığımızı itiraf ettiler.
Savunma Hattı mı, Tarih Dersi mi, Akşam Sporu mu? Üçü Bir Arada.
Maussollos’un savunma amaçlı inşa ettirdiği surlar arasında dolanırken bir yandan İskender’in M.Ö. 334 yılında Bodrum’a yaptığı sefer anlatıldı, bir yandan da bugünün Bodrum’unda surların üzerine nasıl bina yapılmadığına içten içe şükredildi. 2.5 kilometrelik yürüyüş boyunca sur tekniklerinden kule merdivenlerine kadar her detay verildi, ama en çok alkışı günbatımında doğan dolunay aldı.
Dolunaylı Final: Kalori Yerine Kültür Aldık
Yürüyüşe katılanlar bu deneyimi “tarihsel, fiziksel ve görsel bir şölen” olarak özetledi. Bodrum Belediyesi ve özellikle Başkan Tamer Mandalinci’ye teşekkür eden katılımcılar, yeni rotaları merakla beklediklerini ifade etti. Sonuç mu? Bir pazar günü daha kumsalda geçirilmedi, aksine taşlara basılarak tarih içinde ilerlenip ay ışığı altında düşünmeye çıkıldı.
Kısacası: Bodrum yine yaptı yapacağını, ama bu kez göbeği değil, zihni besledi.
