Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, Turgutreis’te günlerdir tartışılan bu inşaat meselesine artık müdahale etmek zorunda. Çünkü ortada sıradan bir inşaat değil, yıllara dayanan bir fiili durumun, komşuluk hakkının ve şehircilik anlayışının iç içe geçtiği ciddi bir sorun duruyor.

Yıllarca Sessiz Kalan Arsa, Bir Anda Projeye Dönüşüyor

Şikâyetçi olan iki komşu, Hafize Abdalah ve Güliz Doğan…
Yıllardır oturdukları evlerde güneş alan, hava alan pencerelerle yaşamlarını sürdürdüler. Bu pencereler açılırken arsa sahibinden tek bir uyarı bile yapılmadı. Ne bir itiraz, ne bir müdahale…

Arsa ise yıllarca adeta sahipsiz gibiydi. Komşuların ifadesiyle 25 yıl boyunca ortalıkta yoktu. Bugün ise aynı arsa üzerinde çekme mesafesi bırakılmadan, neredeyse pencerelerin dibine kadar dayanan bir inşaat başlatılmış durumda.

Bu Pencereler Açılırken Kimse Neredeydi?

Bu tablo ister istemez önemli sorular doğuruyor:

– Bu pencereler açılırken arsa sahibi neredeydi?
– Neden yıllarca sesini çıkarmadı?
– Eğer arsa bu kadar hassassa, neden 25 yıl boyunca hiçbir sahiplenme olmadı?
– Fiili durum yıllarca neden kabul edildi?
– Bugün ortaya çıkan çekme mesafesiz proje nasıl gündeme geldi?
– Ruhsat nasıl yorumlandı, nasıl verildi?

Bu sorular cevapsız kalmaya devam ettikçe gerginlik büyüyor.

Komşuluk Hakkı Açıkça İhlal Ediliyor

Hem Hafize Abdalah hem de Güliz Doğan dilekçelerinde çok net bir şekilde belirtiyor:

“Güneşimiz kesiliyor, hava akımımız engelleniyor, yaşam alanımız karanlığa gömülüyor.”

Bu ifadeler, Türk Medeni Kanunu’nun 737. maddesinde tanımlanan komşuluk hakkının doğrudan ihlali anlamına geliyor.

Bir vatandaşın penceresinin dibine sıfırdan duvar örmek,
gün ışığını kesmek,
nefes almasını engellemek
“imar hakkı” değildir.

Bu durum, fiilen yaşam hakkını etkileyen bir müdahaledir.

Turgutreis’teki Şehircilik Anlayışı da Sorgulanıyor

Bu inşaat yalnızca iki komşunun meselesi değil.
Turgutreis’teki imar düzenlemelerinin nasıl yürüdüğünü,
geçmişte hangi kararların alındığını,
bugün hangi uygulamaların yapıldığını
gözler önüne seren bir örnek haline geldi.

25 yıl boyunca sessiz kalan bir arsa,
aynı süre boyunca kullanılan pencereler,
bugün aniden ortaya çıkan bir proje…

Bu tablo şehircilik açısından da birçok soru işareti çıkarıyor.

Belediyenin Devreye Girmesi Artık Kaçınılmaz

Bu nedenle Bodrum Belediyesi’nin bu inşaatı yeniden incelemesi şarttır.

– Ruhsatta hata varsa düzeltilmeli,
– Çekme mesafesi ihlali varsa durdurulmalı,
– Tarafların iddiaları netleştirilmeli,
– Turgutreis’in geleceğini etkileyecek bu sorun çözülmelidir.

Çünkü bu mesele, yalnızca komşuların değil;
Turgutreis’in hukuka, adalete ve şehircilik kurallarına güven meselesidir.

Hukuk Bu Kez Herkese Gerekiyor

Turgutreis’teki bu inşaat,
yalnızca bir bina meselesi değildir.

Yıllardır oluşmuş bir fiili durum,
gecikmiş itirazlar,
komşuluk hakkı ihlali
ve soru işaretleriyle dolu bir planlama sürecinin kesiştiği bir noktadır.

Bu sorunun çözümü de
ancak açık, net ve hukuka dayalı bir belediye müdahalesiyle mümkündür.

Hukuk, bu inşaatta herkese lazım olacak.