Bazen bir haber, aslında herkesin bildiği bir gerçeği yeniymiş gibi kamuoyuna sunulabiliyor. İşte yine böyle bir haber servis edilip okuyucuları şaşkınlığa uğrattı.

Muğla'nın Menteşe ilçesinde, bir apartmanın önündeki kaldırımda bulunan Emirbeyazıd Efendi’ye ait mezar gündem oldu. Oda TV’nin “Muğla’da Yıllardır Yatır Sanılıyordu: Sahipsiz Mezarın Gerçek Sahibi Belli Oldu” başlıklı haberi, muğlagazetesi.com.tr sitemizde de yer aldı ve onlarca yorum aldı.

Okuyucuların büyük kısmı yorumlarında, mezarın zaten bir yatır değil, Anadolu erenlerinden Emirbayezıd Efendi’ye ait olduğunu vurguladı. Zaten bunu bilmeyen neredeyse yok. Ancak haberin sunuluş şekli, olayın ilk kez ortaya çıkarıldığı izlenimi uyandırıyor. İşte burada durmak, düşünmek gerekiyor.

Haberin devamında, mezarın Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından koruma altına alındığı ve Başkan Ahmet Aras’ın talimatıyla çevresinin zincirlerle korunduğu belirtiliyor. Ancak hafızam beni yanıltmıyorsa, bu mezar dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün tarafından zaten yenilenmiş ve koruma altına alınmıştı. Hatta mezarın başına bilgilendirme yazısı bile o dönem konulmuştu.

Bu haberi giren editör arkadaşlarımız oda tv’yi kaynak göstererek girmişti. Bu paylaşımdaki amaç algı da seçicilikti belki de….

Yine yaklaşık beş yıl önce, gazetemizde birlikte çalıştığım gazeteci arkadaşım Sinem Korkmaz (Kaplan), “Muğla’nın Türbeleri” adlı projesinde bu mezara da yer vermiş detaylı bir şekilde anlatmıştı.

Evet yeni bir şey vardı; O da sadece mezarın etrafının demir zincirlerle çevrilmiş olmasıydı.

Peki neden bu haber yeniden ve “ilk kez keşfedilmiş” havasıyla servis edildi? Burada neden böyle bir algı oluşturulmak istendi? Merak ettim doğrusu …

Biz insanoğlu geçmişi o kadar çabuk unutuyoruz ki; algılımız bile kapanıyor.

Diyeceğim o ki ; Özcan (Özgür) abinin dediği gibi “Beni bi gülmek aldı….”