Olan Yine Çocuklarımıza Oldu

15 Haziran 2025… Milyonlarca öğrenci ve ailesi için ayların, hatta yılların emeklerinin sınandığı gün. Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavı, çocuklar için bir dönüm noktası. Ne yazık ki, bu yıl da sınavdan çok, sınav sonrasında yaşananlar konuşuldu.

Henüz sınavın mürekkebi kurumadan, sosyal medyada “sorular çalındı mı?”, “bazı adaylar önceden soruları gördü mü?”, “bazı öğrenciler olağandışı şekilde yüksek puanlar aldı” gibi iddialar gündemi sardı.

Bu iddialar hep tanıdık, hep alışıldık…

Nerdeyse her yıl aynı senaryo karşımıza çıkıyor. Şaibe iddiaları, yalanlamalar, sonra da soruşturmalar... Bu döngünün içinde ne yazık ki göz ardı edilen bir gerçek var: Çocuklarımız

Önce “hiçbir şaibe yok” dendi. Bakanımız da tane tane(!) açıkladı, iddiaları kesin bir dille yalanladı.

Ardından bir başka açıklamayla 29 kişi hakkında soruşturma başlatıldığını duyduk. Peki bu çelişkili açıklamalardan sonra ne oldu?

Olan yine çocuklarımıza oldu.

13-14 yaşındaki çocuklar, hayatlarının daha başında sırtına önce “geleceğini belirleyecek” bir sınavın ağırlığı yükleniyor. Sonra bu sınavın adil olup olmadığı bile tartışmalı hale geliyor.

Bir çocuğun emeği, sabah karanlığında kalkıp gittiği dershane, geç saatlere kadar süren deneme sınavlar; gerçekten emek veren çocuklara haksızlık değil mi?

Ve sonra da çıkıp gençleri yargılıyoruz:

“Gençler asi.”

“Gençler memnun olmuyor.”

“Gençler sisteme güvenmiyor.”

Peki hiç düşündük mü, bu güvensizliğin temelini kim attı?

Daha çocuk yaşta bir yarışın içine sokup, sonra bu yarışın kurallarını sürekli değiştiren bir sistemde yetişiyorlar.

Sorulara güven yok, açıklamalara güven yok, verilen sözlere güven yok...

Geçmişi çok çabuk unutuyoruz. Oysa bu güvensizlik hali, gençlerin kendi kendine geliştirdiği bir refleks değil. Biz büyüklerin onlara sunduğu çarpık düzenin bir sonucu.

Sınav sistemine, açıklamalara, kararlara, hatta bazen umutlara bile güvenmeyen bir kuşak yetişiyor.

Tutarlılık, şeffaflık ve hesap verebilirlik olmadan gençlerin zihninde “Ben hakkımla kazandım” duygusunun olması mümkün değildir. Çünkü adaletin tartışmalı olduğu bir yerde başarı da hep gölgeli kalır.

Ve biz bu döngüyü yıllardır kırmak yerine, sadece günü kurtaran açıklamalarla yetiniyoruz.

Sonra da unutuveriyoruz. Bir sonraki sınava kadar...

Ama çocuklar unutmuyor. Onların zihninde oluşan güven yaraları kolay kolay kapanmıyor.

Gençlerin sisteme, kuruma ve topluma olan inancını yeniden inşa etmek için cesur, şeffaf ve samimi adımlar atmak zorundayız.

Aksi halde, sadece bir sınavı değil, bir nesli kaybederiz.

Ve bu kaybın telafisi, hiç kolay olmaz.

Bu yazı toplam 6 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Güzide Kasım Arşivi

Haydi... Şimdi Sıra Sende Muğlaspor...

10 Ağustos 2025 Pazar 10:02

Artık Sıra Menteşe’de

09 Temmuz 2025 Çarşamba 10:17

Manisa’dan Bir Ferdi Başkan Geçti….

11 Haziran 2025 Çarşamba 10:56