Yıllardır Bodrum’da “Bir gün biri çıkar da şu harabelere el atar mı?” diye bakarken, biri çıktı.
Ama çıkarken yanında ne Kültür Bakanlığı’nın bütçesini ne de devlet hazinesini getirdi.
Sadece bir dosya, birkaç proje ve bolca kararlılıkla geldi:
Adı: Tamer Mandalinci.

Aya Nikola’nın Sessiz Çığlığı: Şapellerin Tozunu Almak

Aya Nikola Kilisesi…
Yıllarca Bodrum’un merkezinde, “ben buradayım” diye sessizce çığlık atan, ama kimsenin duymadığı o kadim yapı.

Yalnızlığına terk edilmişti.
Derme çatma briketlerle çevrilmiş, bir nevi “şehir içinde unutulmuş tarih parkı” haline gelmişti.
Ama artık çelik konstrüksiyonla ışıklandırılacak, müze olacak.
Yani: “Aya Nikola 2.0: Kültür Yükseliyor” dönemi başlıyor.

Gümbet’in Rüzgâr Değirmenleri: Döner mi Değirmenler Geriye?

Eskiden un öğütülürdü, şimdi utanç…
Gümbet’in tepelerinde çürümeye terk edilmiş o değirmenler var ya, artık “Beni restore et” tabelasına kavuşuyor.

Mandalinci, değirmenleri Bodrum’un kartpostallarına geri döndürmek istiyor.
Ve ilginçtir, bunun için ne müteahhit zengin etmeye çalışıyor ne de Bakanlıktan “ihale tatlısı” istiyor.
Sadece bir şey istiyor:
“Tahsis edin, biz Bodrumlular olarak sahip çıkalım.”

Bu kadar net.

Hipodromu da Gündeme Taşıyalım mı Sayın Başkan?

Hazır tarih demişken…
Sanayi içinde kıvranan o antik hipodromu da artık toprak altında saklamayalım mı?

Bodrum’un sadece Kalesi yok.
Hipodromu da var. Hem de 2000 yıl öncesinden kalan bir şehir mirası.
Hani şu:
“Turist gezerken üzerine araba tamir edilen arkeolojik alan!”
İşte o.

Bırakın Bodrum’un geçmişi sadece tarih kitaplarında kalmasın,
sahilde bira içen gencin de gözünde canlansın.

Bu Genci Hafife Almayın

Tamer Mandalinci genç, evet.
Ama Bodrum’un yaşlı tarihini omuzlamaya gönüllü biri.
Ve daha da önemlisi, bu tarihi geleceğe taşımaya kararlı.

O, “Çevre Bakanlığı bütçemiz yetersiz” bahanesine sığınmadan,
“Biz yaparız, yeter ki izin verin” diyerek yola çıkıyor.

Ve basının karşısına çıkıp bir çağrıda bulunuyor:
“Kamuoyu desteği lazım.”

Peki biz ne diyoruz?

Buradayız Sayın Başkan. Çünkü bu topraklar sustuğunda, taşlar konuşur.

Tarih Tesadüfleri Sevmez

Aya Nikola’nın duvarları tekrar yükselecekse,
Gümbet’in değirmenleri rüzgârla yeniden dönecekse,
Ve hipodrom gün yüzüne çıkacaksa…

Bu, bir vizyonun, bir cesaretin, ve evet, biraz da “inatçı Bodrumlu” ruhunun eseridir.

Haydi Tamer Mandalinci, yürüdüğün bu tarih yolunda biz seninle yürüyoruz.
Çünkü Bodrum’un geçmişine sahip çıkan, geleceği hak eder.