Düşünün bir hafta sonu günlerden cumartesi sabah kalkıyorsunuz, tatilin, hafta sonunun keyfiyle ailecek planlarınız var.

Aaaa oda ne bir anda elektriğiniz kesiliyor. Genel kesintidir diye düşünüyorsunuz. Bir süre sonra bakıyorsunuz ki sadece siz de yok. Neyse hava şartları nedeniyle şalter atmıştır diye düşünüyorsunuz. Ama hayır!!!  Sizin elektriğiniz kesilmiş hem de hafta sonu sabah saatlerinde…

Sabah sabah bütün motiveniz düşmüş, hafta sonunuz linç edilmiş olarak yollara düşüyorsunuz. Önce AYDEM’e (ADM)  gidip elektriğinizin neden kesildiğini anlamaya çalışıyorsunuz. Ama kurumun güvenlik görevlisi bile şaşırıyor. “hanımefendi hafta sonu kesme olmaz “diyor.  Ve görevli arkadaşlara yönlendiriyor. Bayan arkadaşlara “hafta sonu açma-kesme işlemi oluyor mu?” sorusuna karşılık cevap aynen şu “normalde olmuyor ama ay sonu olduğu için bu hafta yapıldı. Bizim elimizde olan bir şey değil” der.

Evet ben bu cevaptan şunu anlarım; Ay sonu olduğu için kurumun paraya ihtiyacı var, müşterinin, abonenin ne yaşadığı, hafta sonu psikolojisi ya da yaşayabileceği mağduriyetinin ne önemi var? Bizim işimiz tahsilat…

Neyse oradan çıkıp ödeme için vezneye geçiyorsunuz. Bakıyorsunuz ki  sıra var. Sizin gibi hafta sonu mağdurları sırada… Faturanızı ödüyorsunuz, görevli arkadaşa soruyorsunuz neden hafta sonu?

Cevap ;” hafta sonu kesilmez, Cuma gününden kesilmiştir” diyor. Ona da halimizi izah ediyoruz. Sanki potansiyel suçluyuz  yaaa savunma veriyoruz.

Öğleden sonra oluyor hala elektriğimiz açılmıyor. Saat 16 gibi çağrı merkezine arıyoruz oraya da derdimizi anlatıyoruz. Çağrı merkezinde ki görevli arkadaştan günün bomba sorusu geliyor” ödeme yaptıktan sonra bizi arayıp bilgi verdiniz mi? “  her şeyi gören sistem benim parayı ödediğimi görmemiş mi?. Bir de bilgi verip talepte bulunmam mı gerek? Siz benim bir aylık 100 TL bile olmayan fatura borcumdan kesmek için bilgilendirildim mi?

Şimdi yetkililer der ki; faturanızın altında 7 puntodan büyük olmayan yazıyla bilgi var. Bu tebliğ sayılır.

* Ben  de size derim ki; Peki tebliği  de bulunmanın şartlarını tam yerine getirdiniz mi? Borçluyu mu tebliğ ettiniz yoksa adreste bulunamadığı için muhtara mı bıraktınız?

Şimdi dersiniz ki; faturalarınızı kontrol etmek sizin göreviniz. Otomatik ödeme talimatınız varsa bankanızı sorgulayın. Neden takip etmiyorsunuz?

*Ben de size derim ki;  sayaçlar okununca nereye bırakıyorsunuz? Daire kapısına mı? Sayaç üzerine mi? Ben söyleyeyim faturalar toplu bir şekilde apartmanın boş bir köşesine bırakılıyor. Kaybolmadan görürseniz şanslısınız. Hizmet anlayışı bu mu?

Kesme ihbarnamesi/tebliğ ne demek? İhbarın, tebliğin, faturanın aboneye  ulaşması sizin için ne kadar önemli? Her türlü kalemin yansıtıldığı fatura dönemlerinde aboneyle ilişkiniz böyle mi olmalı?

Abone, bir faturasını ödeyememişte olabilir.  Gerek vatandaş olarak gerekse ülke olarak büyük ekonomik zorluklar yaşadığımız bu dönemde meskenin bir dönemlik borcu için müşterilerinizi mağdur etmeye değer mi?

Bana göre bir meskenin elektriğini, suyunu kesmeden önce o mesken sahibiyle görüşülmesi gerekiyor

Bir insan yaşamak için;  barınmaya, suya ve enerjiye hakkı vardır. Ve vatandaşın yaşama hakkını kısıtlamaya hakkınız yok.

***             ***             ***

Sayın dağıtım şirketi, sayın AYDEM/ADM görevlileri yetkilileri yetkiniz yoksa vicdanınız da mı yok? Vicdanın olmadığı yerde adalet mi olur? Belki o gün / o ay/ o hafta param yoktu. Belki hastam vardı.

Belki insanlık hali unuttum. Hafta sonu  elektriği kesmeye gelen arkadaşım bir kat yukarı çıkıp bilgi vermesi bu kadar mı zor?

Evet  yetkin, görevin olmayabilir ama vicdanın nerede?

***             ***             ***