Hasan Telli

Hasan Telli

Menfaat Siyaseti

Menfaat Siyaseti

Bizler için en önemlisi yazdıklarımıza okuyucularımızın verdiği tepkilerdir. Çoğunlukla eleştirdiklerimizden tepkiler alsak da arada sırada tebrik ve teşekkür de alıyoruz. Toplumumuzun genel durumu aslında kimse sen çok iyisin sen başarılısın sen çok akıllısın diye bağırarak söylemez. Sen çok kötüsün, sen başarısızsın, sen çok aptalsın diye bağıranları çok görmüşsünüzdür. İyi bir şey olduğunda mutluluğunuzu ifade etmek için kısık sesle öven cümleleri kurarsınız. Bizde de durum böyle geçtiğimiz günlerden bir okuyucumuzdan gelen ileti de öyleydi.

***

Okuyucumuz iletisinde: “Yazılarınızı büyük bir merakla ve keyifle takip ediyorum. Bizlerin söyleyemediklerini sizler söylüyorsunuz. Son yazınızda Zübük Siyasetçileri anlatmışsınız. Emin olun sizin tahmininizden çok daha fazla zübük var Muğla siyasetinde. Görevim ve bulunduğum siyasi parti gereği tek tek isim veremiyorum. Ancak bu zübüklerin parti yada ideoloji gibi bir derdi yok. Neredeyse Bodrum’da tüm siyasi partilerde bulunan zübükler kendi aralarında farklı bir partinin üyesi. Ben onların partisi olarak Rant isini buldum. Parti sembolleri de dolar işareti.”

***

Tarih, “Bizim daimi (sabit) dostumuz, daimi düşmanımız yoktur; sadece daimi menfaatlerimiz vardır” sözünün İngiltere’de modern Muhafazakar Parti’nin kurucusu, Benjamin Disraeli’ye ait olduğunu yazıyor. Birçok başka özelliğinden söz edilebilir; ama Başbakan Disraeli’nin ilk belirtilmesi gereken tarafı, sanırım, Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme ve nihayet çökme sürecinde oynadığı tayin edici roldür. Sonra bu sözü Amerikalı siyaset bilimci, diplomat, siyasetçi ve devlet adamı Henry Kissinger’a da atfederler. Onun versiyonu şöyle: “Amerika’nın kalıcı dostları, düşmanları yoktur; sadece menfaatleri vardır.” Kissinger acaba neden “kalıcı menfaat” ifadesini bırakıp, sadece “menfaat” demiş olabilir? Menfaatlerin de zamanla değiştiği gerçeğine işaret ediyor olabilir mi?

Benzeri bir sözü, ünlü gazeteci-yazar Bedii Faik Akın, yine ünlü gazeteci-yazar Falih Rıfkı Atay’ın ağzından İsmet İnönü’ye atfediyor: “Benim adamlarım yoktur, işlerim vardır.”

***

Bir siyasetçi için sürekli söylenen “Şu onun adamı, bu onun adamı!” sözü olduğuna göre, siyasetçi, devlet adamı İnönü için “dost-düşman” kavramı yerini “adam” kavramına bırakmış olmalı. Bireysel menfaat kavramı da bir siyasetçiye çok yakışmayacağına göre, merhum İnönü, bunu “iş” olarak ifade ederek, memleket meselesi demiş olmaktadır, sanıyorum. Bu durumda merhum İnönü, Disraeli ve Kissinger ile aynı şeyi söylemiş oluyor.  Buna modern literatürde çok daha kısa bir ad veriliyor: Realpolitik. Kavram çok eski; ama bu kelimelerle ifade edilmesi Alman siyaset bilimcilerine ait. Gerçekçi politika, veya ideolojik örtülerden arınmış, sadece gerçeklerden hareket eden siyaset tercihleri anlamına geliyor. Kullananın kastına göre, “pragmatizm” (pratiklik) kavramından tutun, zorlayıcı, ahlak-dışı, Makyavelcilik (sinsi ve hilekar anlamına) diye uzayan bir çok anlamı ve karşılığı var. Bu kadar girişi tahmin edebileceğiniz gibi bir tarihî sözü hatırlatmak için yapmıyorum.

***

Şimdilerde Muğla siyaset hayatında da sürüsüne bereket Zübükzade var. Hangi makamlar altında neler yapılıyor? Kimler oturdukları koltuktan güç alarak vatandaşın sorunlarını çözmeden kendi ceplerini dolduruyor, gönüllerini eğliyor. Hangi sendikalarda büyük paralar nasıl dönüyor. Sendika çalışması adı altında yenilen yemeklerin, gezilen yerlerin ve hatta eğlendirilen gönüllerin faturasını kim ödüyor? Lafa gelimi mangalda kül bırakmayan en namuslu en dürüst siyasetçilerin koltukta oldukları sürelerde nerelerden nasıl ihale aldıklarını bu ihalelerden aldıkları paralar yetmiyormuş gibi iş takibi yaparak farklı firmalar ve iş adamlarından aldıkları paralarla servetlerini katladıkları halk arasında sürekli konuşuluyor. Son olarak Menteşe ilçesine bağlı bir köyde yaşayan vatandaş çocuğunu asgari ücretle bir işe yerleştirebilmek için ineğini satarak siyasilerin ceplerini doldurdu iddiaları da ortalıkta dolaşıyor. Sözüm ona hepsi dürüst, hepsi hak yemez… Merhum Başbakanlardan Erbakan’ın dediği gibi “Bir çiçekle bahar olmaz ama her bahar bir çiçekle başlar.”

Bu yazı toplam 1373 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Telli Arşivi
SON YAZILAR